BDDK kararları sonrası ön plana çıkacak 25 hisse (1)

Döviz varlıklarının TL karşılığı 15 milyon TL’yi aşan şirketler, banka kredisi kullanamayacak. BDDK’nın kararını değerlendiren analistler, ilk etapta 25 hissenin ön plana çıkacağını ve olumsuz etkilenmeyeceğini belirtiyor. (Birinci Bölüm)
13.07.2022 14:12 GÜNCELLEME : 13.07.2022 14:12

PARA BORSA/ İDİL TARAKLI Son dönem iş dünyasının en önemli gündemlerinden biri, kuşkusuz BDDK'nın makro ihtiyati adımlar kapsamında TL ticari kredi kullanımına yönelik açıkladığı yeni koşullardı. Buna göre, döviz varlıklarının TL karşılığı 15 milyon TL'yi aşan şirketler banka kredisi kullanamayacak. Varlıklarının TL karşılığı 15 milyon TL'yi aşmayarak kredi kullanan şirketlere de döviz varlıklarını 15 milyon TL üzerine çıkarmama şartı getirildi. (Birinci Bölüm)

Söz konusu karar, hafta boyunca borsada bir baskı oluşturdu. Analistler; halka açık şirketlerin tamamı nakit varlıklarının detayını vermediği için Borsa İstanbul'daki şirketlerin hepsi için net bir şey söylemenin mümkün olmadığına dikkat çekerek aynı şekilde, borsa dışında kalan ve karar kapsamına girebilecek sayıları 10 bine varan diğer işletmeler için de somut bir şey söylenemeyeceğini vurguladı.

Öte yandan uzmanlar, BDDK genelgesinin koşullarına bakıldığında, nakdi varlıklar hesabına yabancı para mevduat, altın, ters repo dahil iken Eurobond'un dahil olmaması nedeniyle bir miktar paranın Türk Eurobond'larına kayabileceğini düşünüyor. Hatta KKM'nin bellirli bir tutarının da yeniden çevrilebileceğini öngörüyor.

Söz konusu kararı yorumlayan analistler ise ilk etapta 25 hissenin BDDK kararları sonrası ön plana çıkacağını ve olumsuz etkilenmeyeceğini belirtiyor.

"SPEKÜLATİF TALEP ÖNLENMEK İSTENİYOR"

Kararın öncelikle spekülatif amaçlı döviz talebini önleme amacını taşıdığını belirten Gedik Yatırım Araştırma Müdürü Ali Kerim Akkoyunlu, "Karar şirketlerin ucuz maliyetli TL kredi kullanarak spekülatif amaçlı (dövizin yükseleceğini düşünerek) döviz talebinde bulunmasını önleme amaçlı olarak alınmış görünüyor. Ek olarak şirketlere TL nakit ihtiyaçlarını kredi kullanmadan önce döviz varlıklarını satarak karşılamaları mesajı veriliyor. Karar aynı zamanda daha önce alınan ve yurt dışı yerleşiklerle türev işlem (swap) gerçekleştiren finans dışı şirketlerin ticari kredileri için risk ağırlığının yüzde 500 olarak uygulanması kararını destekleyici olarak da düşünülebilir" diyor.

Akkoyunlu, kısa vadede kur üzerinde sınırlı aşağı yönlü baskı olabileceğini düşünüyor, ancak bunun kalıcı olmasını beklemiyor. Kısa vadede özellikle küçük ölçekli şirketler kaynaklı oluşabilecek döviz satışları nedeniyle kurda aşağı yönlü baskılanmanın sınırlı bir oranda devam edebileceğini öngörmekle beraber; şirketlerin daimi döviz ihtiyaçları dikkate alındığında ve de yüksek enflasyon ile cari açık kaynaklı makro riskleri de göz önünde bulundurduğunda, bu muhtemel baskılanmanın kalıcı olmasını beklemiyor.

"BANKALARA EK MALİYET"

Kararın yarattığı belirsizlikler nedeniyle Borsa İstanbul'da da kısa vadede yüksek volatilite ve sınırlı bir satış baskısı olmasına muhtemel gözüyle bakan Akkoyunlu, "Bankaların TL ticari kredi büyümesi ivme kaybedip, operasyonel yükleri artabilir. Bu düzenlemenin TL cinsi ticari kredilerde olası bir ivme kaybına yol açabileceğini dikkate aldığımızda, bankalar üzerinde sınırlı olumsuz etkisi olabileceğini düşünüyoruz. Ayrıca düzenlemelerin takibi konusunda sorumluluk bankalara verildiğinden, bu durum bankalar için ek operasyonel yüklere ve ek maliyetlere yol açabilir" yorumunu yapıyor.

Akkoyunlu BDDK kararları sonrası ilk etapta Anadolu Efes, Akçansa, Aksa Enerji, BİM, Coca Cola İçecek, Akiş GYO, Çimsa, Enka İnşaat, Enerjisa, Emlak GYO, Good Year, İş GYO, Logo Yazılım, Kordsa, Koza Altın, Lokman Hekim, Medikal Park, Mavi Giyim, Migros, Otokar, Şok Marketler, Tofaş Oto, Türk Traktör, Tüpraş ve Ülker Bisküvi hisselerinin ön plana çıkacağını ve olumsuz etkilenmeyeceğini belirterek portföylere dahil edilmek üzere takip edilmesini öneriyor.

Düzenlemeye göre, şirketlerin ticari kredi başvurusu yapacakları tarihten bir önceki ay itibariyle döviz varlıklarının dikkate alınacağını hatırlatan Akkoyunlu, yukardaki listeye ise şirketlerin Mart 2022 itibariyle açıkladığı finansal tablo rakamlarını baz alarak ulaştıklarını; şirketlerin düzenleme sonrasında stok alımı, menkul kıymet alımı veya benzeri kararlar alarak belirlenen limitin altında kalabileceklerine de dikkat çekiyor.

"NAKİT DÖVİZ VARLIĞINA SAHİP"

Konuya ilişkin olarak bir çalışma yapan TEB Yatırım araştırma bölümü, hisseleri Borsa İstanbul'da işlem gören 400'ü aşkın firmanın 58'inin, Mart 2022 itibarıyla son bir yıllık cirosunun yüzde 10'unun üzerinde nakit döviz varlığına sahip olduğunu, fazla yabancı paranın 31 Mart itibarıyla 5,6 milyar dolara (91,5 milyar TL) denk olduğuna dikkat çekti. Enka İnşaat, Turkcell, Ülker, Ford Otosan ve Kardemir'in BDDK'nın belirlediği sınırın üzerinde yabancı para varlıklarıyla ön plana çıktığını aktaran TEB Yatırım; döviz fazlası yurt dışında olabilecek Enka İnşaat hariç bırakıldığında toplam fazla rakamın 2,3 milyar dolara düşebileceğini öngördü.

TEB Yatırım, ayrıca sınırlamayı aşıp TL kredi almak için şirketlerin söz konusu fazla döviz nakitleriyle ithalat yapmak, yabancı para cinsi finansal varlık yatırımı yapma, kur korumalı mevduata geçme ya da TL'ye dönüş yapma seçenekleri olduğunun da altını çizdi.

"BANKALARIN KREDİ BÜYÜMESİNİ DÜŞÜRÜR"

Yapı Kredi Yatırım ise özellikle ithal girdiye bağlı, net işletme sermayesi ihtiyacı yüksek, likit oranı düşük sektör ve şirketlerin karardan en çok etkilenecek gruplar olmasını bekliyor. Öte yandan ilgili kararın, şirketlerin yakın vadeli bilançolarında kur korumalı mevduat veya Eurobond yatırımlarının artmasına yol açabileceğini düşünüyor.

Banka dışı 35 şirketin en son açıklanan 31 Mart 2022 konsolide finansal tablolarını inceleyen Yapı Kredi Yatırım araştırma departmanı, bunların 28'inin BDDK kararı sonrası TL kredi kullanımında doğrudan bir sıkıntı yaşamasını beklemiyor. Aksa Akrilik, Ford Otosan, Kardemir, Logo Yazılım, Petkim, Turkcell ve Türk Telekom'un mart sonu finansalları ışığında, yeni TL kredi kullanımında sıkıntı yaşayabilecek şirketler olduğuna işaret ederek "Ancak bu şirketler arasında halihazırda faaliyetleri gereği TL kredi kullanımı ihmal edilebilir düzeyde olan Aksa, Ford Otosan, Logo, Kardemir ve Petkim açısından yeni düzenleme en azından yakın dönemde önemli bir aksiyon almayı gerektirmeyebilir. Öte yandan, mevcut TL borçlanmaları dikkate alındığında Anadolu Efes, Coco Cola İçecek, Koza Altın, Mavi Giyim ve Tofaş Oto diledikleri takdirde ilave TL borçlanabilmek için en çok manevra alanına sahip şirketler olarak göze batıyor. Bankacılık sektörü açısından değerlendirdiğimizde ise TL kredi büyümesini düşürecek bu adımları bankaların kârlılıkları için olumsuz olarak değerlendiriyoruz" yorumunu yapıyor.

"EMLAK GYO'DA HEDEF FİYAT 5.2 TL'YE YÜKSELDİ"

Öte yandan Yatırım Finansman araştırma departmanı yüzde 106 yukarı potansiyelle Emlak Konut GYO hisselerinde hedef fiyatını 5,2 TL'ye yükselttiğini açıkladı. Kurum değerlemesinde GPM ile anahtar teslim projeleri için İNA ve binalar ile arsalar için de satmanın veya ihaleye çıkarmanın zaman alacağını düşündüğü için son ekspertiz değerlerine sırasıyla yüzde 30-50 iskonto uygulayarak bölümlerin toplamı yöntemini kullandığını belirtti. Aynı zamanda düşük riskli 10,6 milyar TL'lik bilanço dışı alacağı da yüzde 50 iskonto ile değerlemesine dahil ettiğini ifade ederek "Böylelikle hedef fiyatımızı yüzde 106 yukarı potansiyelle 5,2 TL'ye arttırırken endeks üzeri getiri tavsiyemizi sürdürüyoruz. Ayrıca 2022'de yüzde 30 temettü dağıtılmasını öngörüyoruz" dedi.

2022'de 25 milyar TL toplam ön satış gelir beklentisi 2021'deki güçlü ön satış rakamlarının ardından, şirketin ön satışlarının 1Ç22'de metre kare başına 33,8 bin TL (yıllık +%241) ile 6,4 milyar TL'ye ulaştığını da hatırlatan araştırma departmanı hisse ile ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: "Güçlü gelirlerle şirket net borcu 1,1 milyar TL'den 141 milyon TL'ye gerilerken net borcun sermayeye oranı yüzde 1 seviyelerine geriledi (4Ç21: %7). 2022'de toplam ön satış gelirlerinin 25 milyar TL'ye ulaşmasını öngörürken 1,7 milyar TL net kar açıklanmasını bekliyoruz. Yüzde 66 NAD iskontosuyla cazip değerleme şirket için hesapladığımız güncel NAD olan 28,4 milyar TL yüzde 66 iskontoya işaret ederken sektör ortalaması yüzde 1 iskontoyla işlem görüyor. Son 12 aylık dönemde, hisse XMGYO'ya göre yüzde 28 ve XU100'e göre de yüzde 22 geride kalmış. Böylece, cazip değerlemesinin hisse için giriş fırsatı sunduğunu düşünüyoruz. Bunun yanında yüzde 30'a yükseltilen şirket temettü dağıtım politikasının hisse için diğer bir katalist olacağını düşünüyoruz."

"ENFLASYONUN ÜZERİNDE GETİRİ AMAÇLANMALI"

Mevcut konjonktürdeki risk priminin yüksekliği göz önünde bulundurulduğunda planlanan yatırım zaman aralığında reel, yani enflasyonun üzerinde bir getiri amaçlamanın şart olduğunu belirten Gedik Yatırım Araştırma Müdürü Ali Kerim Akkoyunlu, yatırımcılara şu önerilerde bulunuyor:

*Bu amacı gözeterek şirketlerin karlılık trendlerini yaratan faktörler yakından takip edilmeli.

*Faaliyet karı yüksek seyredecek şirketlere yatırım yapılmalı.

*Net döviz açık pozisyonu olan şirketler tercih edilmeli.

*Nakit akışı pozitif olacak şirketler takibe alınmalı.

*Tabii değerlemeler de göz ardı edilmemeli.

*En önemlisi de bu konularla ilgili güvenilen profesyonellere danışılmalı.

BİZE ULAŞIN