Svalbard, artık Türklere de açık
ALEV RİGEL/ Türkiye'nin, Svalbard Takımadaları'nın Arktika bölgesindeki statüsünü belirleyen Svalbard Anlaşması'na taraf olmasıyla birlikte, Türk vatandaşları ve şirketleri, takımadalarda denizcilik ve madencilik faaliyetlerinde bulunabilecek. Daily Sabah internet sitesine göre, 7 Mart 2025 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan kararla, anlaşma Türkiye açısından yürürlüğe girdi.
Türkiye'nin anlaşmaya katılmasıyla birlikte, Türk vatandaşları ve şirketleri Svalbard Adaları'nda mülk edinme ve ikamet etme, adaların karasularında balıkçılık yapma, denizcilik ve madencilik alanlarında ticari faaliyetlerde bulunma hakkına sahip oldu. Ayrıca, Türk bilim insanları, Türk Bilim İstasyonu'nda araştırma yapabilecek ve Türk öğrenciler Svalbard Üniversite Merkezi'nde eğitime erişebilecek. Türkiye bu adımla Arktika bölgesinin canlı ve cansız doğal kaynaklarından yararlanmayı ve bölgedeki bilimsel ve ekonomik faaliyetlerini güçlendirmeyi hedefliyor.
Svalbard, herkesin bildiği adalar değil. Bazı atlaslarda gözükmüyor bile. Adını hiç duymamış olabilirsiniz. Fakat dünyamız için hayati öneme sahip. Çünkü geniş kapsamlı bir savaş sonrası insanlığın devam edebilmesi için burada bir tohum deposu bulunuyor.
Svalbard Küresel Tohum Kasası, bir dağın yamacına ve eski bir madenin içine inşa edilmiş güvenli bir tesis. Küresel bir kriz durumunda dünya bitkilerinin tohumlarını korumak için tasarlandı. Yer, kasadaki soğutma sistemlerinin arızalanması durumunda tohumların korunmasına yardımcı olacak soğuk koşulları nedeniyle seçildi. İnşaat Haziran 2006'da başladı ve kasa, 26 Şubat 2008'de törenle açıldı. Yüzden fazla ülke tarafından onaylanan Küresel Tohum Kasası, gıda ürünlerinin genetik çeşitliliğini koruyabilecek ve kaynakları güvence altına alabilecek kapsamlı bir depolama tesisi.
Kasa, tohumları kontrollü bir ortamda saklıyor. 4.5 milyon tohum örneğini barındırma potansiyeline sahip. Ülkeler ve tohum bankaları, genellikle bu kuruluşlar tarafından halen kullanılan veya depolanan tohumların kopyaları olmak üzere saklanacak tohum örneklerini sağlıyor. Kasada tohumları saklamak ücretsiz.
Eylül 2015'te Suriye İç Savaşı, kasadan ilk tohumların çekilmesine neden oldu. Uluslararası Kurak Alanlarda Tarımsal Araştırma Merkezi (ICARDA), kuraklığa ve sıcağa dayanıklı buğday ve diğer mahsullerin tohumlarını, Fas ve Lübnan'da yeni bölgesel tohum bankaları kurmak için talep etmişti.
Svalbard, Kuzey Kutbu'ndan sadece bin 300 km uzaklıkta. Bu adalarda yaşayanların çoğu Norveçli. Ancak yaklaşık 50 kadar ülkeden gelen sakinleri var. Toplamda, 2 bin 100 kişi burayı "ev" olarak adlandırıyor.
Svalbard'da bir kutup ayısına, her an düşündüğünüzden çok daha yakın olabileceğinizi bilerek yaşıyorsunuz. Yerleşim yerlerinin dışına çıkarken sakinler kutup ayılarına karşı koruma olarak bir ateşli silah taşımak zorunda. Burası, sırtlarında tüfekle bebek arabası süren anneleri görmenin, olağan dışı olmadığı dünyadaki birkaç yerden biri.
Svalbard sakinleri, bu adalara çeşitli nedenlerle gittiler. Bazıları maceracılar, bazıları büyüleyici jeolojiyi ve diğer konuları incelemek için gelen araştırmacılar, bazıları da sıradan olmayan bir yerde sıradan bir hayat yaşamaktan hoşlanan sıradışı aileler.
"Svalbardi" kelimesi tam anlamıyla "soğuk kıyılara sahip topraklar" anlamına geliyor. Adı, 1194 tarihli geleneksel İzlanda kayıtlarında görülmüş.
Takımada, dokuz ana adadan oluşuyor. İlk keşfi, 1596'da Hollandalı kaşif Willem Barentsz'in liderlik ettiği ve adanın batı tarafındaki dağlardan dolayı en büyük adaya Spitsbergen (Felemenkçe'de "Sivri Dağlar") adını verdiği bir geziydi. O zamandan beri Svalbard; avcılık, tuzak kurma, madencilik ve inanılmaz keşif gezileri hakkında efsanevi hikayelere konu oldu. Svalbard'ın tarihi, öncelikle balina avcılığını (1600-1800) içeriyordu.
Balina avcılığının 1800'den itibaren azalmasıyla adaların önemi, kömürün varlığına odaklandı. 20'nci yüzyılın başına kadar yataklar incelenmedi ve maden hakları, hiçbir ülke tarafından talep edilmedi. Adaların egemenliği sorusu, 9 Şubat 1920'de Norveç'e mülkiyet ve çeşitli Avrupa ve diğer ülkelere eşit maden hakları veren bir antlaşmayla çözülebildi. Bugün sadece Rusya ve Norveç, adalardaki madenlerden kömür çıkarmaya ve ihraç etmeye devam ediyor.
Svalbard Antlaşması 9 Şubat 1920'de imzalandı ve 14 Ağustos 1925'te yürürlüğe girdi. Antlaşma; Hollanda, Birleşik Krallık, Danimarka, ABD, İtalya, Fransa, İsveç, Norveç ve Japonya tarafından onaylandı. Daha sonra Sovyetler Birliği (Rusya) ve Kanada dahil olmak üzere birçok ülke tarafından benimsendi. 1920 Svalbard Antlaşması Norveç egemenliğini tanıyor. 1925 Norveç Svalbard Yasası Svalbard'ı, Norveç Krallığı'nın tam bir parçası haline getirdi. Svalbard Antlaşması Svalbard'ı serbest ekonomik bölge olarak kurdu ve takımadaların askeri kullanımını kısıtladı.
Şu anda antlaşmaya taraf olan 46 ülke var. Svalbard Antlaşması, Svalbard üzerindeki Norveç egemenliğini ve takımadalar içinde Norveç yasalarının geçerli olduğunu kabul ediyor. Antlaşma ayrıca, diğer imzacılara vatandaşlarının takımadalarda ikamet edebilmeleri ve ticari faaliyetlerde bulunabilmeleri, avlanma ve balık tutma gibi belirli haklar da sağlıyor. Antlaşma takımadaların silahsızlandırılmasını da düzenliyor. Kaleler, deniz üsleri ve askeri personel konuşlandırılmasına izin verilmiyor.
--------------
Keşiflerin başlangıç noktası
* Svalbard'ın, 2'nci yüzyıl gibi erken bir tarihte keşfedildiği tahmin ediliyor. Adalar, resmi olarak Norveç Krallığı'na ait olsa da takımadalardaki iki yerleşim yerinde çoğunlukla Ruslar ve Ukraynalılar yaşıyor.
* Svalbard o kadar kuzeydedir ki, Meksika Körfezi'nden gelen "Körfez Akıntısı" (Gulf Stream) olmasaydı tamamen buzlarla kaplı olurdu.
* 19 Nisan'dan 23 Ağustos'a kadar güneş hiç batmaz. Kışın ise Svalbard'da bir gece üç buçuk ay sürer (26 Ekim - 15 Şubat arası).
* Svalbard, Kuzey Işıkları'nın (Aurora Borealis) en iyi görüleceği harika bir yerdir. Bu ışıklar, atmosferin yüzlerce kilometre yükseğinde meydana gelir. Güneşten gelen elektrikli parçacıkların, kutuplardaki manyetik alanla çarpışmasından oluşur.
* Ulaşımda en çok köpekler kullanılır. Kızak köpekleri, çoğunlukla kar üzerinde kızak çeken eğitilmiş köpeklerdir. Gecenin kör karanlığında gitseniz bile yollarını bulurlar. Kızak köpekleri en az sekiz bin yıldır Arktika'da kullanılıyor. Köpekleri bakımsız bırakmak büyük suçtur.
* Adada sadece 40 km yol vardır. Motorlu araç sayısı o kadar azdır ki, trafik sıkışıklığı yaşamazsınız.
* Svalbard'da yedi adet milli park bulunmaktadır. Takımadalarda 15 kuş koruma alanı ve altı doğa rezervi vardır. Svalbard, Norveç'in UNESCO Dünya Mirası Alanı olarak aday gösterilmesi için geçici listesinde yer alıyor.
* Küresel ısınma, Svalbard'da gözle görülür iklim değişikliklerine yol açtı. 1970 ile 2020 yılları arasında adalardaki ortalama sıcaklık 4 santigrat derece, kış aylarında ise 7 santigrad derece arttı.
* Svalbard'ın gelir vergisi anakara Norveç'ten daha düşüktür ve katma değer vergisi yoktur. Burada çalışanlar, Norveç'teki meslektaşlarından yüzde 25 oranında daha fazla maaş alır.
* 2011 yılında bir İngiliz okul çocuğu, bir kutup ayısı tarafından öldürüldü ve dört kişi de yaralandı. Ağustos 2020'de bir Hollandalı, Longyearbyen'deki bir kamp alanında bir kutup ayısı tarafından öldürüldü.
* Adalarda hemen hiç suç işlenmez. Bildirilen suçların çoğu, bar kavgalarıdır.
* Adalarda, yerleşim yerleri dışında silah "taşımamak" yasaktır. Herkesin silah taşıması yasal bir gerekliliktir. Ama ayı öldürmek suçtur. Silahınızı havaya doğru ateşleyip ayıyı korkutarak sizden uzaklaştırabilirsiniz.
* Svalbard'da doğmuş biriyle tanışmanız mümkün değildir. Çünkü kadınların orada doğum yapmalarına izin verilmez. Kadınlar, doğum için birkaç hafta öncesinden Norveç'e gitmek zorundadır.
* Aslında bu adalar, Norveç'ten oldukça uzaktır. Daha çok Rusya'ya ait Franz Josef Toprakları'na (adalarına) yakındır.
* Adalarda ölürseniz, gömülemezsiniz. Nedeni donmuş topraklardır. 1918'de oraya gömülen grip kurbanları, bugün hala bozulmamış olarak durmaktadır. Mezarı açmaya cesaretiniz varsa.
* Binaların içinde ayakkabı çıkarmak adettendir. Sadece eve girerken değil, otele girerken de ayakkabınızı çıkarmalısınız.
* İki bin 100'den fazla buzul vardır. Topraklarının yüzde 60'ı buzla kaplıdır. Buzullar devasa iklim arşivi olarak işlev görür. Bir buzulda silindirik delme işlemi yapılırken, buz çekirdekleri bir zaman çizelgesi oluşturur ve bu sayede alt kısım en eski, üst kısım en genç olur. Araştırmacılar buzdaki hava kabarcıklarını ve parçacıkları analiz ederek, buzulun ömrü boyunca iklimin nasıl değiştiğini inceleyebilirler.
* Svalbard, Afrika'daki Büyük Sahra kadar kurudur.
* Svalbard, Kuzey Kutbu kaşiflerinin başlangıç noktasıydı. Norveçli kaşif Roald Amundsen, İtalyan pilot Umberto Nobile, buradan yola çıktılar. Fakat 1928'de İtalyan kâşif Umberto Nobile ve "Italia" adlı hava gemisinin mürettebatı, Foyn Adası kıyılarındaki buz kütlesine düştü.
* Petrol test sondajı, 1963'te başladı ve 1984'e kadar devam etti. Ancak ticari olarak uygulanabilir hiçbir alan bulunamadı.
* Norveç'in 1977'de 200 deniz mili ekonomik bölge ilan etmesi, Sovyetler Birliği ile bir anlaşmazlığa yol açtı. Sorun, iki ülkenin Barents Denizi'nde bir sınır üzerinde anlaşmaya varmasıyla 2010 yılında çözüldü.
* Adalarda ağaç yoktur. Bitkiler, nadiren on santimden daha uzun olur. Gelişimleri son derece yavaştır. Buna rağmen adada 164 bitki türü tespit edilmiştir. Norveç, Svalbard'daki bitki örtüsünü ve faunayı korumak için Şubat 2024'te bir gemide en fazla 200 kişi olmak üzere turizmle ilgili yeni düzenlemeler duyurdu.
* Dünyanın en kuzeydeki pizzacısı, gurme restoranı, gece kulübü ve suşi barı bu adadadır.
* Adalarda 2 bin 700 kişi yaşar, buna karşılık 3 bin ayı vardır.
* Adalara kedi sokmak yasaktır. Bu yasağın nedeni, hassas kuş popülasyonunu korumaktır.
* Narval'lar bu adanın çevresinde yaşayan bir deniz memelisidir. Başlarından uzanan tek diş, on milyona kadar sinir ucuna sahiptir.
* Svalbard'da hiçbir şey çürümez. Her şey tarihi kalıntı sayılır ve yasayla korunur. Kırık bir tencere veya bir mermi parçasını bile adadan çıkaramazsınız.