Otomotiv 150 milyar barajını yıktı

Otomotivde çip krizi ve artan fiyatlar kredileri uçurdu. 150 milyar TL barajını da yıkan sektörde başta kamu bankaları olmak üzere bankacılık sektörünün payı artıyor. Faiz oranları da yüzde 1.6 düzeyinde seyrediyor.
27.07.2022 23:11 GÜNCELLEME : 28.07.2022 00:00

PARA FİNANS/ BARIŞ ERGİN Bir yanda Covid-19 pandemisinin yarattığı tedarik zinciri ve çip krizi, diğer yandan artan fiyatlar otomotiv sektöründeki kredi hacmini zirvelere taşıdı. Kredi hacmi mayıs 2022 itibarıyla 149 milyar lirayı aştı ve 150 milyar barajını da iki ay içinde yıktı. Otomotiv kredileri stoku yüzde 50'nin üzerinde artış gösterdi.

2022 Mayıs ayı itibarıyla bir önceki yıl mayıs ayına göre taşıt kredisi hacmi toplamda 66 milyar TL arttı. Bankalar tüketici ve ticari taşıt kredi hacmi 53.9 milyar TL, finansman şirketleri taşıt kredi hacmi de 12 milyar TL arttı. Özellikle nisan ayında 15 milyar liralık bir hacim yakalandı. 2021 yılında ise bireysel otomobil kredileri stoku 24 milyar TL, ticari otomobil kredileri stoku ise 80 milyar TL düzeyindeydi. Yani toplam kredi hacmi, 104 milyar 688 milyon TL olarak gerçekleşti.

FİNANSMAN ŞİRKETLERİNİN PAYI GERİLİYOR

Toplam otomotiv kredileri stokunun yüzde 36'lık dilimi finansman şirketleri tarafından sağlandı. Finansman şirketlerinin toplamdan aldığı pay erime eğiliminde. Geçen yılın aynı döneminde bu oran yüzde 46.5 düzeyindeydi. Yani her iki TL'lik kredinin biri finansman şirketleri tarafında veriliyordu.

Otomotivde son üç-altı aylık döneme bakıldığında alımların yüzde 70'i, bir süre sonra satmayı düşünen, yatırım amaçlı alanlar. Geriye kalan yüzde 30'luk bölüm ise ihtiyaçtan dolayı otomobil alıyor. Aynı zamanda yüzde 30'luk kısım ihtiyaç olarak otomobil alırken bir yandan da bunu bir yatırım aracı olarak da görüyor. Sıfır araçlarda yaşanan stok problemi ikinci elin hızlanmasına yol açarken ilk altı ayda, geçen yıla göre yaklaşık yüzde 30 büyüme var. Yılın ilk altı ayında sıfır araç pazarı, geçen yıla kıyasla yüzde 10 daralırken hem sıfır hem de ikinci el pazarında bayram öncesi hareketlenme başladı.

KAMU BANKALARI ÖN PLANDA

Bankacılık sektöründe kamu bankalarının vermiş oldukları faizlerin özel bankalara göre daha düşük seviyede olduğunu belirten Vdf Grubu CEO'su Bülent Önder, "Kamu bankalarında aylık 1.60-1.75 aralığında faizler mevcut, özel bankalarda ise bu oranlar aylık 1.95-2.45 aralığına kadar çıkabiliyor. Tabela oranlarındaki düşük fiyatlamaların yanı sıra kredi kullanımı süreçlerindeki zorlayıcı aşamalar ve farklı kredi koşulları nedeniyle bankalardan kredi kullanımının sınırlı olduğunu piyasadan takip ediyoruz. Bankacılık dışı oranlara baktığımızda, Vdf olarak bizim de parçası olduğumuz finansal kurumlarda aylık faiz oranları 2.60-3.50 aralığında bulunuyor. Geçen aylara göre faizlerin yukarı geldiğini söyleyebiliriz ancak tedarik zincirinde yaşanan sıkıntıdan dolayı araç talebi güçlü olduğu için, hala bu faiz seviyelerinden talep olduğunu görüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

SORUNLU KREDİLER AZALIYOR

Sene başından bu yana ticari ve bireysel sorunlu kredilerin toplam kredilere oranında azalış eğilimi de var. 2021'in Mayıs ayında bireysel tarafta yüzde 1.15 olan sorunlu kredi oranı, 2022 Mayıs itibarıyla yüzde 0.6'ya gerilemiş durumda. Benzer bir şekilde ticari krediler tarafında 2021 Mayıs ayında yüzde 2.37 olan oran, bu yılın mayısında yüzde 0.96'ya gerilemiş durumda.

"2023'TE BÜYÜME ORTAMINA DÖNERİZ"

Bülent ÖNDER / Vdf Grubu CEO'su

Otomobil almak isteyen kişi ve kurumlara sağlanabilecek finansman imkanlarında da mevcut para piyasalarındaki dalgalanmalar ve yetersizlikler nedeniyle önemli ölçüde daralma söz konusu… Bunun temel sebebi, mevcut para piyasalarında otomotiv finansmanına uygun vadelerde Türk lirası cinsinden kaynak oluşturabilme konusunda yaşanan sıkıntılar. Basit bir değişle bir-üç aya kadar fonlama imkanı bulabildiğiniz bir piyasada otomotiv finansmanı arayan kişi ve kurumlara 48 aya kadar finansman sağlamanın getireceği vade uyumsuzluğu ile ilintili riskler. Finansman şirketleri bu riski fiyatlara yansıtmak veya uzun vadede finansman imkanları sunamama durumu ile karşı karşıya. Otomobillerde kur veya enflasyon kaynaklı oluşan fiyat artışları ve regülasyonlar ile kısıtlanan finansman limitlerinin yanı sıra uzun vade fonlayabilme yetersizliklerinin bugün ve kısa vadede finansman şirketlerinin büyüme beklentilerini negatif etkileyeceği düşüncesindeyim. Her hâlükârda 2023'ün ikinci yarısında bu olumsuzlukların nispeten ortadan kalkacağı ve tekrar büyüme ortamına döneceğimizi öngörmekteyiz.

"TAKAS YAPARKEN DAHA ÇOK KULLANILIYOR"

Serdar AKMAN / Honda Türkiye Satış ve Kurumsal İlişkiler Müdürü

Bizim tarafta konuşacak olursam yüzde 15-20'lerde gidiyor. Bunun sebeplerinden biri, uzaklaşan müşteri adedi de bu kadar. Genellikle aracını değiştirme ve yeni modeli alma yoluna gidildiğini söylemek mümkün. Sıfır araç bulmak çok kolay değil. Aracını bayiden bulabilecek olanlar 2019 veya 2020 model aracını yenisi ile takas ediyor ve geri kalan kısım 150 bin civarında bir rakam olduğu için bir kısmı peşin alıyor bir kısmı da kredi alıyor. Enflasyon ile karşılaştırıldığında TL kredi almak yoluna gitmek daha mantıklı geliyor. Otomotiv kredisi açısından limitler düştüğü için müşterinin bir kısmı tüketici kredisine de gidiyor. Doğrudan sıfırdan kredili alım yapma seçeneğinde aylık ödemeler de yüksek olduğu için bu çok tercih edilmiyor. Direkt otomobil kredisi olarak gözükmüyor de rakamlar. Tüketicinin kredi skoruna göre ihtiyaç kredisi alanların da çok olduğunu söyleyebiliriz. Kamu bankalarının nispeten daha iyi avantajlı fiyatlar sunduğunu görüyoruz.

BİZE ULAŞIN