Trilyonluk potansiyel: Girişim sermayesi fonları

Türkiye’de sayıları iki yılda dört kat, yatırımcı sayısı ise 10 kat artan bir sektör var. Girişim Sermayesi Yatırım Fonları, sermaye piyasasının asıl işlevini yerine getirme konusunda en doğru örneklerden. Kısa vadede 500 milyar lirayı hedefleyen sektörün potansiyeli ise 1 trilyon lira gibi muazzam bir rakam.
24.05.2023 14:37 GÜNCELLEME : 25.05.2023 00:00

PARA FİNANS/ BARIŞ ERGİN Türkiye, dünya genelinde büyümesini sürdürebilen nadir ülkelerden. Genç nüfus ve girişimci ruhu da buna ekleyince büyümenin finansmanı daha da önemli hale geliyor. Özellikle bankacılık gibi konvansiyonel yöntemlerin biraz daha dışına çıkıp fonlamayı çeşitlendirmek önemli. Bu çeşitlilik içinde son yıllarda ışığı gittikçe daha çok parlayan bir alan var. Onlar Girişim Sermayesi Yatırım Fonları (GSYF)… Sadece iki senede sayıları dörde katlandı ve her alanda hızla büyüyorlar. Aynı dönemde yatırımcı sayısı, 393'ten 3 bin 758'e çıkarak 10 kat arttı.

Türkiye'de 15 trilyon liralık bir finans sektörü var. Bunun 13.5 trilyonluk bölümü bankacılık sektöründe ki, bu aslında dünyada çok da görülen bir yapı değil. Bankacılık sektörünün toplam finans içindeki payının çok yüksek olması, finansa erişimden finansal sistemin sağlığına kadar birçok konuyu etkiliyor. Türkiye bankacılık dışı finans kesiminin gelişimi açısından uzun yıllardır çeşitli politikalar uyguluyor ve bu alanda önemli gelişmeler de var. Teknolojinin de yardımıyla kitle fonlamasından girişim sermayesi fonlarına ve melek yatırımcılığa kadar birçok düzenleme son yıllarda yapıldı.

BES HIZLI BÜYÜMEYE KATKI SUNDU

Geriye kalan 1.5 trilyon liralık kısmından ise sermaye piyasaları pay alıyor. 2022 yılı sonu itibarıyla sermaye piyasaları pastasındaki girişim sermayesi fonlarının aldığı toplam büyüklük 66 milyar lira. Girişim sermayesi fonları, bu büyüklüğe özellikle son iki yıllık süreçte ulaştı ve bu alanı en çok büyüten enstrüman, bireysel emeklilik fonları oldu. Çünkü Bireysel Emeklilik Fonları'nın da temel amacı, biriken tasarrufu müşteri açısından en değerli ve getirisi yüksek şekilde yönetmek. Bu alanda yapılan eleştirileri aşmada GSYF'lerin oldukça önemli bir rolü olacak, demek doğru olur.

YÜZ KATINA ULAŞMAK MÜMKÜN

Letven Capital Genel Müdürü Kamil Kılıç, mevcut durumu şu sözlerle anlatıyor: "Girişim sermayesi fon adedi 2020 yılında 41 iken 2022 yılı sonu itibarıyla 162 adede yükseldi. Aynı dönemde yatırımcı sayısı 393'ten 3 bin 758'e, girişim adedi 96'tan 555'e çıktı. Girişim sermayesi fon büyüklüğünün en az 1 trilyon liraya gitmesi gerekiyor. Çok kısa zamanda 500 milyar liraya hızlı bir şekilde ulaşmak mümkün. Bunun için Türkiye'ye 3-4 milyar dolarlık uluslararası girişim sermayesi fon yatırımcısı çekmeliyiz. Girişim adedini, yatırımcı sayısını ve fon büyüklüğünü artırmamız gerekiyor. Türkiye, bugünkü rakamların yüz katına rahatlıkla ulaşabilir."

KÜRESEL YAVAŞLAMA YÜZDE 53

Dünyada şu anda yatırımlar ciddi rakamlara ulaşsa da geçtiğimiz yıla göre ciddi bir yavaşlama olduğu dikkat çekiyor. Crunchbase verilerine göre, özel şirketlerdeki girişim ve yatırımlar, 2023'ün ilk çeyreğinde yatırım hızlarını düşürmeye devam etti. İlk çeyrekte küresel finansman 76 milyar dolara ulaştı. Bu rakam 2022'nin ilk çeyreğinde 162 milyar dolar gibi yüksek bir rakamdı. Yüzde 53'e varan bu düşüş, girişim sermayelerinin yatırımlarını daha küçük nitelikteki firmalara yatırım yapmasından kaynaklanıyor. Küresel olarak durgunluk patikasına girilmesinin de bu hız düşüşünde etkisi büyük.

TEMİZ ENERJİYE YATIRIM İLK KEZ 1 TRİLYON DOLARI AŞTI

Küresel temiz enerji yatırımı, şimdiye kadar ilk kez 1 trilyon doları aştı. Tabii bunda girişim sermayesinin önemli bir payı var. Bu alan şu anda tüm Girişim Sermayesi Yatırım Fonları'nın yakından takip ettiği bir alan. Çünkü net sıfır karbon emisyonu, dünyadaki neredeyse tüm ülkelerin 2030 yılı hedefleri arasında. Düşük karbonlu enerji geçişine yönelik küresel yatırım, bir yılda yüzde 31 artışla 2022'de 1.11 trilyon dolarlık rekor seviyeye ulaştı. Daha da iyisi ilk kez, yenilenebilir enerji, elektrikli ulaşım ve enerji depolama gibi yeşil enerji teknolojilerine yapıldı. Temiz enerjiye yapılan rekor küresel yatırıma rağmen, bir Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) raporu, bir gerçeği gözler önüne serdi. O da küresel emisyonların 2022'de rekor seviyelere yükselmesi. Aslında bu gelişme de yenilebilir enerji alanında çok daha fazla yatırıma ihtiyaç duyulacağı anlamına geliyor.

UZMANLAŞMA EN KRİTİK KONULARDAN BİRİ

Uzmanlaşma da GSYF'ler için en hayati konulardan biri şu anda. Re-Pie Portföy Yönetim A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Ali Ergin, "Bizim yatırım yaptığımız alanlar şu ana kadar perakende, gaming, micro-mobility, telekom, yenilenebilir enerji, edutech, e-ticaret ve daha birçok farklı sektörden oldu. Etki girişimleri de özellikle tarım, sağlık, SaaS ve fintek dikeylerinde incelediğimiz ve önceliklendirdiğimiz konular arasında. Sektör agnostik yatırımlar yaparak birçok alanda uzmanlaşmış ve bilgi sahibi olarak yatırımcısı olduğumuz şirketleri geliştirmeye ve büyütmeye odaklıyız" diyerek uzmanlaşmanın altını çiziyor.

An itibarıyla 3.2 milyar liralık fon büyüklüğüyle girişim sermayesi fon pazarından yüzde 5'lik bir pazar payı aldıklarını belirten Letven Capital Genel Müdürü Kamil Kılıç'ın üzerinde durduğu ana konulardan biri bu. Kılıç, "Fon tarım gıda ve teknolojileri, robotik teknolojiler, otomasyon, savunma sanayi, insansız teknolojiler, gayrimenkul teknolojileri, finansal teknolojiler, mobilite, yenilenebilir enerji ve yenilenebilir enerji teknolojileri, endüstride verimlilik teknolojileri, eğitim teknolojilerine yatırım yapıyor. Toplamda tarım, gıda ve teknolojileri fonu TARS, mobilite, robotik ve otomasyon teknolojileri fonu MİLRES, finansal teknolojiler fonu CODE, endüstri de verimlilik ve yeşil teknolojiler fonu GENIUS, gayrimenkul teknolojileri fonu RETINA ve yenilebilir enerji ve teknolojileri fonu PREO olmak üzere 6 adet girişim sermayesi yatırım fonu ile doğrudan 23 şirkete, iştirakleri ile toplamda 31 şirkete yatırımlarımız var" değerlendirmesinde bulundu.

AVRUPA BİRLİĞİ FONLARI DA GELECEK

Bir diğer kritik ve stratejik konu da sektörün yurtdışı kabiliyeti. Çünkü Türkiye ekonomisinin en kırılgan olduğu noktalardan biri 'tasarruf miktarının' uzun yıllardır istenen seviyede olmaması. Letven Capital olarak 2025 yılında 25 milyar liralık bir fon büyüklüğüne ve 250 bin yatırımcıya ulaşmak istediklerinin altını çizen Kılıç, "Belçika'da 150 milyon euroluk bir fon kurmak için gerekli başvuruları yaptık. Bu ülkede Avrupa Birliği fonlarından yararlanabilmek için olacağız. Türkiye'nin üretim kası ile Avrupa'nın inovasyon kasını bir araya getirmek istiyoruz. Türkiye'nin üretim ekonomisini güçlendirecek işler yapacağız" dedi.

"YEŞİL EKONOMİ ODAKLI BÜYÜMEK İSTİYORUZ"

Kamil KILIÇ / Letven Capital Genel Müdürü

Üç ana sektörü içine alan bir ekosistem ve değer zincirine odaklanıyoruz. Tarım, gıda ve teknolojileri, yenilebilir enerji ile robotik ve otomasyon. Fon bu sektörleri finansal teknolojiler, gayrimenkul teknolojileri, mobilite ve endüstri de verimlilik teknolojileri ile destekliyor. Pazarlanabilir ve değer yaratan bir ekosistem yatırım modeli inşa ediyor. Yatırım yaparken de bu sektörleri destekleyecek girişimleri tercih ediyor. Bu sektörlerin dışına çıkmayı planlamıyor. Yatırımlarınızın katma değer oluşturması için Yeşil Ekonomi içinde bulunmak gerekiyor. Yeşil enerji kavramı genişletilmeli. Zira yeşil ekonomi denilince akla büyük ölçüde yenilenebilir enerji geliyor. Üç yıl sonra borsadaki şirketinin değerli olmasını ya da katma değer oluşturmasını istiyorsanız Yeşil Ekonomi içerisinde olmanız gerekiyor. Yeşil Ekonomi dediğimizde insanların aklına genellikle enerji geliyor. Bunu genişletmeliyiz.

"FONLARDA UZMANLAŞMA DAHA DA ARTACAK"

Mehmet Ali ERGİN / Re-Pie Portföy Yönetim A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi

Re-Pie'in 2023 1. çeyrek itibarıyla yönettiği girişim sermayesi yatırım fonlarının büyüklüğü yaklaşık olarak 11 milyar TL değerinde. Girişim sermayesi fonlarımız ile yatırım stratejimize göre globalde büyüme potansiyeli yüksek olan girişimlere yatırım yapmaktadır. 2018 yılında daha erken aşamada yatırım yaptığımız Getir'in şu anda Avrupa marketini domine eden bir Decacorn seviyesine ulaştığını görüyoruz. Girişimlere çok erken aşamada yatırım yapmıyoruz, finansal kaynaklarımızı doğru kullanmak ve risk faktörünü en aza indirgeyebilmek için belli bir seviyeye gelmiş olmasına dikkat ediyoruz. Türkiye'de ürününü ve hizmetini kanıtlamış, verimliliği çözümün odağına alan ve globalde ölçeklenmeye hazır olan girişimlere yatırım yapıyoruz. 2023 yılının ilk çeyreği itibarıyla girişim sermayesi yatırım fonlarımızda yaklaşık 11 milyar TL varlık yöneterek Türkiye'deki girişim sermayesi yatırım fonları arasında ilk sıradayız. Özellikle Kurumsal Girişim Sermayesi Yatırım fonlarının bulundukları pazarda bilgi sahibi oldukları ve aynı zamanda kullanıcısı ve yatırımcısı olabilecekleri girişimlere yatırım yaptıklarını görüyoruz. Portföy Yönetim Şirketleri de gittikçe belli temalar çerçevesinde özel fonlar kurmaya başladı. Fonlarda uzmanlaşmanın daha da artacağını öngörüyoruz.

'GİRİŞİM SERMAYESİ PAZARI' OLUŞTURULDU

Büyüme potansiyeli olan şirketlerin finansman ihtiyacının karşılanması için Borsa İstanbul'da 'Girişim Sermayesi Pazarı' oluşturuldu. Henüz halka arza hazır olmayan ama ileride halka arz yapmak isteyen şirketlere yönelik olan bu pazar ile şirketler, büyüme için ihtiyaç duydukları finansmanı, sadece sermaye artırımı yoluyla nitelikli ve kurumsal yatırımcılara pay senedi ihraç ederek elde edebilecek. Borsa İstanbul'dan yapılan açıklamaya göre; şirket, hazırlayacağı izahname Sermaye Piyasası Kurulu tarafından onaylandıktan sonra ihraç edeceği paylarını nitelikli ve kurumsal yatırımcılara satacak. Bu paylar Girişim Sermayesi Pazarında sadece nitelikli ve kurumsal yatırımcılar arasında işlem görecek. Açıklama, şöyle devam ediyor:

"Şirket, bu pazarda işlem görmeye başladığında halka açık hale gelecek, Sermaye Piyasası ve Borsa mevzuatına tâbi olacaktır. Böylece bu pazarda işlem görmek, kurumsal yatırımcıların da desteğiyle şirketlerin kurumsallaşmasına katkı sağlayacaktır. Gerekli kurumsallaşma adımlarını tamamlayan ve yatırımlarını gerçekleştirerek büyüyen şirketler, halka arza hazır hale gelerek, paylarını bu kez halka arz etmek için başvuru yapabileceklerdir. Bu pazar sayesinde şirketler daha erken finansman imkânı bulmuş, büyümelerini ve kurumsallaşmalarını daha sağlıklı bir biçimde gerçekleştirmiş olacaklardır."

BİZE ULAŞIN