Tüketici güveni arttı

Ocak’ta merkezi yönetim bütçesi 139.3 milyar lira açık, faiz dışı denge ise 23.8 milyar lira fazla verdi. Ocak’ta aylık bazda yüzde 4.7 artan konut fiyat endeksi yıllık bazda reel olarak yüzde 7.2 geriledi. Tüketici güven endeksi ise Şubat’ta yüzde 1.4 arttı.
27.02.2025 11:59 GÜNCELLEME : 27.02.2025 12:00

HÜLYA GENÇ SERTKAYA/ Merkezi yönetim bütçesi, 2025 yılına "açık" ile başladı. Bütçe gelirlerinin yıllık yüzde 48.6 artışla 917 milyar 83 milyon lira, bütçe giderlerinin yüzde 37.6 artışla 1 trilyon 56.3 milyar lira düzeyinde gerçekleştiği 2025 yılı Ocak'ta, bütçe dengesi 139 milyar 259 milyon lira açık verdi. Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre faiz giderlerinin yıllık yüzde 34.6 artışla 163 milyar 18 milyon lira olduğu Ocak'ta, faiz hariç giderler yüzde 38.1 artışla 893 milyar 324 milyon lira düzeyinde gerçekleşti. Bütçe giderlerinin detaylarına bakıldığında, Ocak'ta personel giderleri yıllık yüzde 38 artışla 359.2 milyar lira, cari transferler yüzde 42 artışla 404.2 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. Ocak'ta faiz dışı denge 23 milyar 759 milyon lira fazla verdi. Ocak'ta vergi gelirleri yüzde 53.3 artışla 792 milyar 667 milyon lira oldu. Vergi gelirlerinin bütçe tahminine göre gerçekleşme oranı ise 2024'te yüzde 7 iken 2025'te yüzde 7.1 düzeyinde gerçekleşti. Vergi gelirleri tahsilatının detaylarına bakıldığında; Ocak'ta gelir vergisi tahsilatı yıllık yüzde 91.9 artışla 197.4 milyar lira, dahilde alınan katma değer vergisi yüzde 52.6 artışla 165.5 milyar lira, özel tüketim vergisi yüzde 38.2 artışla 135 milyar 59 milyon lira, ithalde alınan katma değer vergisi yüzde 24.4 artışla 113.4 milyar lira oldu.

Hatırlanacağı üzere 2024 yılında bütçe gelirleri yıllık yüzde 66.5 artışla 8 trilyon 670 milyar 863 milyon lira, bütçe giderleri yüzde 63.6 artışla 10 trilyon 777 milyar 9 milyon lira düzeyinde gerçekleşirken, bütçe 2.1 trilyon lira açık vermişti.

"TASARRUFLAR ÖNCELİKLENDİRİLMELİ"

Pamukkale Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Mali Hukuk Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ersan Öz, yılın ilk ayında bütçe giderlerinin yüksek seyrine devam ettiğine işaret etti. Bütçenin gider tarafında ağırlığı olan harcamaların alt kalemleri incelendiğinde Ocak'ta personel giderlerinin yıllık yüzde 38, cari transferlerin yıllık yüzde 43 artış gösterdiğini vurgulayan Öz, "Bütçe içindeki gelirin alt kalemlerini vergi türleri itibarıyla incelediğimizde en önemli gelirlerin gelir üzerinden alınan vergilerinden sağlandığı görüldü. Bunların çoğunluğu ise ücretli olarak çalışanlardan kaynağında vergilendirme yoluyla sağlanmakta. Diğer taraftan ÖTV ve KDV gibi dolaylı vergilerin payının bütçe içindeki ağırlığını koruduğu görülüyor. Bu arada Maliye, hem yaygın yoğun incelemelere devam ediyor hem de vergi tahsilatını artıracak her türlü çalışmayı yapıyor. 2024'te bütçe açığının enflasyon üzerindeki etkisinin sınırlı kaldığını gördük. Seçim ve deprem harcamaları gibi faktörler bütçede büyük bir yük oluştursa da bu harcamaların önümüzdeki dönemlerde bütçe içindeki ağırlığı giderek azalmaya devam edecektir. Bu nedenle 2025'te enflasyonla mücadelede para politikasının maliye politikasıyla tam bir eş güdüm içinde ilerlemesi ve bütçe disiplini yoluyla enflasyona düşüş yönünde pozitif katkı sağlaması önem arz ediyor. Özellikle 2025 yılının bütçe açığının Maastricht Kriterleri'ne yakınlaşması ülkemiz açısından olumlu bir gelişme olacaktır. Söz konusu veriler birlikte değerlendirildiğinde 2025'te bütçe tarafında tasarrufların önceliklendirilmesi gerektiğini işaret ediyor" dedi.

HAZİNE ALACAK STOKU 27.6 MİLYAR LİRA

Hazine alacak stoku 31 Ocak 2025 itibarıyla 27.6 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre, bu stok içerisinde en yüksek pay 10.1 milyar lira ile mahalli idarelere ait. Ocak ayı sonu itibarıyla Hazine alacaklarından toplam 183 milyon lira tahsilat gerçekleştirildi.

Merkezi yönetim brüt borç stoku 31 Ocak itibarıyla 9 trilyon 579.3 milyar lira olarak gerçekleşti. 2024 yılı sonuna göre 322.7 milyar lira artış gösterdi. Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre, 2025 Ocak'ta borç stokunun 4 trilyon 271.3 milyar lira tutarındaki kısmı Türk lirası cinsi, 5 trilyon 308.1 milyar lira tutarındaki kısmı ise döviz cinsi borçlardan oluştu.

Türkiye'nin kısa vadeli dış borç stoku bir önceki aya göre yüzde 0.4 artarak Aralık ayı itibarıyla 172.3 milyar dolar oldu. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre orijinal vadesine bakılmaksızın vadesine 1 yıl veya daha az kalmış borçları gösteren kalan vadeye göre kısa vadeli dış borç stoku 221.3 milyar dolar olarak gerçekleşti.

TCMB verilerine göre Aralık ayı itibarıyla (2024 yılı son çeyrekte) Türkiye'nin yurt dışı varlıkları bir önceki çeyreğe göre yüzde 1.2 artışla 366.2 milyar dolar, yükümlülükleri yüzde 1.3 azalışla 660.9 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Türkiye'nin net uluslararası yatırım pozisyonu 13.3 milyar dolar azalarak 294.7 milyar dolar açık verdi.

Bu arada TCMB toplam rezervleri 14 Şubat haftasında bir önceki haftaya göre 5 milyar 660 milyon dolar artışla 173 milyar 152 milyon dolara, swap hariç net rezerv 71 milyar 498 milyon dolara çıkarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. TCMB'nin haftalık para ve banka istatistiklerine göre altın rezervleri ise 14 Şubat haftasında bir önceki haftaya göre 1.9 milyar dolar artışla 72 milyar 475 milyon dolar oldu.

SON 20 AYIN EN YÜKSEK SEVİYESİ

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) işbirliği ile yürütülen tüketici eğilim anketi sonuçlarından hesaplanan tüketici güven endeksi, Şubat'ta bir önceki aya göre yüzde 1.4 artarak 82.1 oldu. Endeks Şubat'ta son 20 ayın en yüksek seviyesini görse de, iyimserlik sınırının altında kalmaya devam etti. Bilindiği üzere tüketici güven endeksinin 100'den küçük olması tüketici güveninde kötümser durumu gösteriyor.

Geçen hafta motorlu kara taşıtları verileri de açıklandı. TÜİK verilerine göre, Ocak'ta 165 bin 734 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı. Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı Ocak'ta aylık yüzde 30.7, yıllık yüzde 22.4 oranında azaldı. Trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı Ocak ayı sonu itibarıyla 31 milyon 463 bin 242 oldu. Ocak'ta 813 bin 93 adet taşıtın devri yapıldı.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB) açıkladığı kurulan ve kapanan şirket istatistiklerine göre 2025 Ocak'ta 11 bin 35 şirket kurulurken, bin 955 şirket kapandı. Ocak'ta kurulan şirket sayısı aylık yüzde 12.8 azaldı, yıllık yüzde 2.1 arttı, kapanan şirket sayısı aylık yüzde 74.1 azaldı, yıllık yüzde 16.2 arttı. 2025'te tüm illerde şirket kuruluşu gerçekleşti. Ocak 2025'te kurulan şirketlerin sermayelerinin toplamı, aylık yüzde 24.7 oranında azaldı.

TİCARİ GAYRİMENKUL FİYAT ENDEKSİ ARTIYOR

Türkiye ticari gayrimenkul piyasasındaki fiyat değişimlerinin takip edilmesine yönelik oluşturulan göstergeleri kapsayan ticari gayrimenkul fiyat endeksi (TGFE) 2024 yılı dördüncü çeyreğinde Türkiye genelinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 7.3 arttı. TCMB verilerine göre 2024 yılı son çeyrekte TGFE, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre nominal olarak yüzde 37.6 arttı, reel olarak ise yüzde 6.2 azaldı. Türkiye genelinde, 2024 yılı dördüncü çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 7.7 artan dükkan fiyat endeksi yıllık bazda nominal olarak yüzde 38.4 oranında arttı, reel olarak ise yüzde 5.6 oranında azaldı. Aynı çeyrekte, bir önceki çeyreğe göre yüzde 5 oranında artan ofis fiyat endeksi, yıllık bazda nominal olarak yüzde 33.6 arttı, reel olarak ise yüzde 8.9 oranında azaldı. Yılın son çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre üç büyük ildeki gelişmeler değerlendirildiğinde ticari gayrimenkul fiyat endeksleri, İstanbul'da yüzde 6.3, Ankara'da yüzde 4.5, İzmir'de yüzde 7.6 artış gösterdi. Yıllık bazda yapılan değerlendirmede ise İstanbul, Ankara ve İzmir'de sırasıyla yüzde 28.4, yüzde 41.7, yüzde 37.2 artış gösterdi.

KONUT FİYAT ENDEKSİ'NDE REEL OLARAK GERİLEME VAR

Türkiye'de konutların kalite etkisinden arındırılmış fiyat değişimlerini izlemek amacıyla hesaplanan konut fiyat endeksi (KFE), Ocak'ta bir önceki aya göre yüzde 4.7 oranında artarak 165.9 seviyesinde gerçekleşti. TCMB verilerine göre; KFE 2025 Ocak'ta yıllık bazda nominal olarak yüzde 31.9 arttı, reel olarak ise yüzde 7.2 oranında azaldı. Üç büyük ilin konut fiyat endekslerindeki gelişmeler değerlendirildiğinde, 2025 yılı Ocak'ta bir önceki aya göre KFE İstanbul'da yüzde 3, Ankara'da yüzde 5.7, İzmir'de yüzde 4.9 arttı. Endeks değerleri yıllık bazda ise İstanbul, Ankara ve İzmir'de sırasıyla yüzde 29.6, yüzde 36.6 ve yüzde 29.6 artış gösterdi.

Geçen hafta yapı izin istatistikleri de açıklandı. Buna göre 2024 yılı dördüncü çeyreğinde belediyeler tarafından yapı ruhsatı verilen binaların yüzölçümü yüzde 16.5 azalışla 52.4 milyon metrekare, bina sayısı yüzde 16.7 artışla 40 bin 956 oldu. TÜİK verilerine göre toplam yüzölçümün yüzde 54.2'si konut alanı olarak gerçekleşti. 2024'ün son çeyreğinde belediyeler tarafından yapı kullanma izin belgesi verilen binaların yüzölçümü yüzde 13.3 artışla 42.4 milyon metrekare, bina sayısı yüzde 10.5 artışla 31 bin 824 oldu. Toplam yüzölçümün yüzde 55.5'i konut alanı olarak gerçekleşti.

TARIM ÜFE AYLIK YÜZDE 2.74 ARTTI

Belirli bir dönemde ülke içerisinde üretimi yapılıp üreticiler tarafından yurt dışına ihraç edilen ürünlerin üretici fiyat değişimlerini ölçmeyi amaçlayan yurt dışı üretici fiyat endeksi (YD-ÜFE) Ocak'ta aylık yüzde 2.01, yıllık yüzde 20.47 arttı. Sanayinin iki sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 21.66, imalatta yüzde 20.45 arttı. TÜİK verilerine göre, aylık değişim ise madencilik ve taş ocakçılığı ile imalatta sırasıyla yüzde 2.63 ve yüzde 1.99 artış olarak gerçekleşti.

Geçen hafta açıklanan verilerden bir diğeri de tarım ürünleri üretici fiyat endeksiydi (Tarım-ÜFE). TÜİK verilerine göre, Tarım-ÜFE Ocak'ta aylık yüzde 2.74 artarken, yıllık enflasyonu 1.37 puan azalışla yüzde 35.54 oldu.

TÜİK verilerine göre; tarımsal girdi fiyat endeksi 2024 yılı Aralık'ta aylık yüzde 2.15 artarken, yıllık bazda yüzde 32.49 artış gösterdi. Ana gruplarda aylık bazda, tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksinde yüzde 1.90 artış, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksinde yüzde 3.46 artış gerçekleşti.

EN ÖNEMLİ SORUN HAYAT PAHALILIĞI

Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre, mutlu olduğunu beyan eden 18 ve üzeri yaştaki bireylerin oranı, 2023'te yüzde 52.7 iken 2024'te 3.1 puan azalarak yüzde 49.6 oldu. Mutsuz olduğunu beyan eden bireylerin oranı ise 2023'te yüzde 13.7 iken 2024'te 0.8 puan artarak yüzde 14.5 olarak gerçekleşti. Mutlu olduğunu beyan eden erkeklerin oranı, 2023'te yüzde 50.3 iken 2024'te yüzde 46.9 oldu. Kadınlarda ise bu oran, 2023'te yüzde 55.1 iken 2024'te yüzde 52.3 oldu. Yaş gruplarına göre mutluluk düzeyi incelendiğinde 25-34 yaş grubunda 2023'te yüzde 50.7 iken 2024'te 0.3 puan artış ile yüzde 51 oldu. Mutluluk oranı 25-34 yaş grubu haricinde diğer tüm gruplarda azaldı. Kendi geleceklerinden umutlu olduğunu beyan eden bireylerin oranı, 2023'te yüzde 67.1 düzeyindeyken, 2024'te yüzde 64.3 oldu. 2024'te geleceklerinden umutlu olma oranı erkeklerde yüzde 63.6, kadınlarda yüzde 64.9 oldu. Kamu hizmetlerinden memnuniyet düzeyleri incelendiğinde; 2024'te asayiş hizmetlerinden memnun olduğunu beyan edenlerin oranı yüzde 72.1 olurken bunu sırasıyla yüzde 67.4 ile ulaştırma, yüzde 63.2 ile sağlık, yüzde 58.8 ile Sosyal Güvenlik Kurumu, yüzde 55.9 ile adli ve yüzde 53.5 ile eğitim hizmetlerinden memnuniyet takip etti. Ülkenin en önemli sorunu incelendiğinde; 2024'te hayat pahalılığı yüzde 29.2 ile ilk sırada yer alırken yüzde 15.7 ile eğitim ikinci sırada ve yoksulluk yüzde 14 ile üçüncü sırada yer aldı.

Prof. Dr. Ersan ÖZ / Pamukkale Üniversitesi İİBF Mali Hukuk Ana Bilim Dalı Başkanı

"Konut fiyatlarında artış beklentisi var"

Konut kredilerinde yüksek seyrin devam etmesi ve kredilerde belirgin bir değişim görülmemesine rağmen son dönemde ipotekli satışların yıllık bazda yükselme eğiliminde olduğu görülüyor. Bu durum reel olarak gerileyen konut fiyatlarında önümüzdeki dönemde artış yaşanacağı beklentisinin olduğunu gösteriyor. Önümüzdeki dönemde TCMB'nin faiz indirimlerine devam edeceği yönündeki beklentiler de reel olarak gerileyen konut fiyatlarında canlanma eğiliminin görüleceğine işaret ediyor. Dolayısıyla her ne kadar konut fiyatları talebe bağlı olarak şekillenecek olsa da mevut dönemde konut talebinin artış eğiliminde olduğunu ifade edebiliriz. Gerek konut ve inşaat, gerekse diğer sektörlerin hareketlenmesinde finansman maliyetleri büyük önem taşıyor. Ocak ayı enflasyonu her ne kadar beklentiler üzerinde gelse de Şubat ayı enflasyonunun o ölçüde gerçekleşmeyeceği hepimizin normal beklentisi. Enflasyona paralel yön verilen politika faizinde 6 Mart Para Politikaları Kurulu toplantısında 100-200 baz puan bandında indirim de normal karşılanır, bu toplantıyı pas geçip bir sonraki toplantıda indirimlere devam etmesi de normal karşılanır. Bu arada Merkez Bankası, enflasyondaki yıllık bazda düşüş kadar kredi limitlerini genişletme eğiliminde olacak diye tahmin ediyoruz. Bu da piyasalara olumlu yansıyacaktır.

Dr. Cahit SÖNMEZ / TOBB ETÜ Öğretim Görevlisi

"Güven endeksi, büyümenin momentum kazanacağını gösteriyor"

Ocak ayında bütçe 140 milyar TL'nin biraz altında açık verdi ama faiz giderlerini arındırdığımızda fazla faiz dışı denge fazlası söz konusu. Maliye tarafının uzunca süredir nominal çıpası da zaten faiz dışı fazla. 12 aylık kümülatif bütçe açığını dikkate alırsak yatay bir seyrin olduğunu gözlemliyoruz. Gelir tarafında ise Ocak verilerine göre yıllık bazda yüzde 48 civarında bir artış gerçekleşmiş ki bu da enflasyonun üzerinde bir değer yani reel olarak da bütçe geliri yükselmiş. Büyük olasılıkla geçen seneye göre bütçe açığının milli gelire oranı gerilemeye devam edecek. TCMB'nin ticari gayrimenkul fiyat endeksi ve konut fiyat endeksi verileri açıklandı.

Ocak 2025'te konut fiyat endeksi bir önceki aya göre yüzde 4.7 artmış reel olarak yüzde 7.2'lik bir düşüş söz konusu. Ticari gayrimenkul fiyat endeksi de aynı şekilde konuta paralel şekilde nominal olarak artmış reel olarak da gerilemiş. Her iki endeksteki trendin uygulanan sıkılaştırıcı yöndeki politikaların sonucu olduğunu söyleyebiliriz. Tüketici güven endeksi Şubat ayında yüzde 1.4 oranında artarak yükselişini sürdürmüş. Büyümenin öncü göstergelerinden birisi olan güven endeksi önümüzdeki dönemde büyümenin biraz momentum kazanacağını gösteriyor.

BİZE ULAŞIN