Şimdi portföyler için önerilen 35 hisse

Analistler, bu hafta TCMB’nin beklenen patikayı teyit eden mesajlar vermesi halinde BIST- 100 endeksinde orta vadede 10.000 üzerine yönelimlerin görülebileceğini düşünüyor. Ancak Orta Doğu'da jeopolitik gerilimlerin artabileceği kaygısının pay piyasaları üzerinde baskı yaratmaya devam etmesinden endişe ediliyor.
17.06.2025 13:39 GÜNCELLEME : 19.06.2025 00:01

İDİL TARAKLI/ Küresel piyasalar geçen haftaya ABD'de tarım dışı istihdam verisinin, özel sektörde görülen daralmaya karşın beklentileri aşması ve ABD – Çin arasında müzakerelerin olumlu devam etmesine paralel pozitif başladı. Hafta boyunca ABD – Çin müzakerelerinin yanı sıra ABD Kaliforniya'da devam eden protesto eylemleri yakından takip edildi. Ancak her ne kadar hafta ortasında ABD ile Çin'in devam eden müzakerelerde bazı konularda anlaştıkları ve belli bir çerçeveye ulaştıkları açıklansa da piyasalar beklenen tepkiyi vermedi. Analistler müzakerelerin zaten bir süredir fiyatlanıyor olması ve Amerika'da artan protesto gösterilerinin baskı yarattığını ifade etti. Hafta sonuna doğru ise küresel piyasaların Ortadoğu'da artan risklere odaklanmaya başladığı görüldü. Amerika'nın bölgedeki askeri ve diplomatik bazı temsilcilerini ve ailelerini bölgeden geri çekmesi de ABD, İran ve İsrail arasında jeopolitik gerginliğin artacağı endişelerine neden oldu. Nitekim küresel piyasalar gelişmelere negatif yönde tepki vermeye başladı.

Haftanın son işlem gününde ise piyasalar İsrail'in, İran'da çok sayıda hedefi vurduğu haberleri ile güne başladı. İsrail'in İran'da 10'dan fazla şehri, askeri, sınai ve hatta akademik hedefleri vurması piyasaları olumsuz etkiledi. İlerleyen süreçte İran'ın nasıl cevap vereceği, İsrail'de hangi noktaların ve bölgedeki ABD üslerinin hedef alınıp alınmayacağı yakından takip edilecek.

Sadece borsalar değil kıymetli madenler, gıda ve emtia grubu da gelişmelerden olumsuz etkilenirken, petrol fiyatlarında da yüzde 10'lara yakın yükselişler yaşandı.

Öte yandan hafta başında Mayıs ayı TÜFE verisinin düşük kalması sonrasında PPK'dan faiz indirim beklentilerinin güçlenmesi ile Borsa İstanbul'da yatırımcı iştahı görüldü. Ancak ilerleyen günlerde Orta Doğu'dan gelen haber akışının etkisi ile risk iştahının azaldığı dikkat çekti. Haftanın son işlem günü ise Borsa İstanbul, Orta Doğu'da tansiyonun yükselmesinin ardından güne sert kayıplarla başladı. Borsa İstanbul -100 endeksi, güne yüzde 3.71 kayıpla 9.167 puandan başladı. Gün içerisinde bankacılık endeksinde kayıp yüzde 5'i aştı. Ulaştırma endeksi de yüzde 6 geriledi. Borsa haftayı 9.181.23 puandan kapadı.

Borsa uzmanları, Orta Doğu'dan gelen haberlerin yatırımcıların odağında olacağını, teknik açıdan BIST -100 endeksinde 9.100 ve 9.000 puanın destek, 9.200 ve 9.300 seviyelerinin direnç konumunda olduğunu söyledi.

Orta Doğu'daki gelişmelerin yanı sıra bu haftanın en önemli gündem maddesi Perşembe günü (19 Haziran) gerçekleşecek PPK toplantısı. Genel olarak piyasa aktörleri bu hafta Merkez Bankası'nın faiz indirim döngüsüne başlamasını beklemiyor. Ancak koridor üst bandının yüzde 49'dan yüzde 47.5'e çekilmesini öngörüyor. Borsa uzmanları Temmuz toplantısında ise politika faizinde indirim gelebileceğini düşünüyor. Bu beklentinin öncelikle bankacılık endeksi hisselerini, ardından da Borsa İstanbul genelini desteklemesi bekleniyor. Analistler, bu hafta TCMB'nin beklenen patikayı teyit eden mesajlar vermesi halinde BIST- 100 endeksinde orta vadede 10.000 üzerine yönelimler de görebileceğimizi düşünüyor. Ancak ABD ve Çin arasında varılan ticaret anlaşmasının kapsamına yönelik belirsizliklerin devamı ve Orta Doğu'da jeopolitik gerilimlerin artabileceği kaygısının pay piyasaları üzerinde baskı yaratmaya devam etmesinden endişe ediliyor.

Borsa uzmanları olası bir faiz indiriminin de desteği ile orta ve uzun vadede portföylere dahil edilmek üzere 35 hissenin takip edilebileceğini söylüyor.

"MASADA ÇOK FAZLA DEĞİŞKEN BULUNUYOR"

Veri akışı açısından küreselde ve lokalde oldukça yoğun bir haftanın bizleri beklediğini belirten Tera Yatırım Araştırma direktörü Mehmet Bilal Bircan, bu kapsamda öne çıkan ve piyasalarda fiyatlamaları en çok etkileyebilecek başlıkları ise içerde TCMB'nin faiz kararı ile Piyasa Katılımcıları anketi olacağını söylüyor. Diğer yandan küreselde ise Fed'in faiz kararı ile ABD ile Çin arasındaki ticaret görüşmelerinin seyrini takip etmeye devam edeceğimizin altını çiziyor.

Mart ayının ikinci yarısında yaşanan gelişmeler sonrasında TCMB'den takvim dışı ve takvim dahilinde gelen faiz artırım kararları ile küreselde Trump yönetiminin tarifeler noktasında attığı adımların piyasalar üzerindeki etkilerine de değinen Bircan, bu kapsamda küresel borsalarda yaşanan sert satışlara karşın Borsa İstanbul'da baskılanma gözlendiğini hatırlatıyor. Ancak Mayıs enflasyonunun beklentilerin altında gelmesi, TCMB'den Haziran toplantısında faiz indirim senaryolarını öne çıkartırken, borsada da iyimserliği arttırdığını kayden Bircan, "Aylık bazda enflasyonda düşüş eğiliminin sürmesi, jeopolitik risklerin azalması gibi etkenler orta ve uzun vadede endeksi destekleyebilecek faktörler arasında sıralanabilir. Buna bağlı olarak BİST-100 endeksine yönelik 12 aylık dönemdeki beklentimizi daha önceki 14.300 seviyesinden 13.300 seviyesine revize ettik. Ancak diğer yandan, önümüzdeki süreç için küreselde tarifeler, enflasyon ve resesyon endişeleri ile Fed'den gelecek adımlar, lokalde ise enflasyondaki seyir ve yüksek faize rağmen TCMB rezervlerinin artmaması durumu gibi çok fazla değişken masada durmaya devam ediyor. Dolayısıyla olası kötümser bir senaryoda BİST-100 endeksi için 9.000 seviyesinin altının yeniden test edilebileceği" yorumunu yapıyor.

"FAİZ İNDİRİM DÖNGÜSÜ TEMMUZ'DA BAŞLAYABİLİR"

Bu hafta gerçekleşecek Merkez Bankası toplantısının piyasaların seyri açısından önemine de değinen Bircan, konuya yönelik "Mayıs ayında aylık tüketici enflasyonu yüzde 2.1 olan piyasa beklentisinin altında yüzde 1.5 olarak gerçekleşti. Bu kapsamda, talepte devam eden normalleşme, kurun görece kontrol altında kalması ve enerji fiyatlarının ılımlı seyri yıllık enflasyonda kademeli gerilemeyi destekliyor. Ancak enflasyondaki bu geri çekilme, TL'de daha önce yaşanan değer kaybı ve beklenti/fiyatlama davranışlarındaki bozulma nedeniyle beklenenden daha yavaş gerçekleşebilir. Dolayısıyla, TCMB'nin bu haftaki toplantısında piyasa aktörlerinin önemli bir bölümünün aksine politika faizini sabit tutmasını bekliyoruz; nitekim gecelik piyasa faizleri, yüzde 46 olan politika faizine kıyasla, yüzde 49 seviyesine yakın seyretmeye devam ediyor. Diğer yandan, TCMB'nin Temmuz ayında 250 baz puanlık bir indirimle faiz indirim döngüsüne başlayacağını düşünüyoruz" değerlemesini yapıyor.

"YABANCI YATIRIMCI İÇİN TEŞVİK EDİCİ"

Mevcut ortam dikkate alındığında TCMB'den bir faiz artışı beklenmediğini dolayısıyla bu hafta gerçekleşecek toplantıda faizlerin sabit bırakılması ve indirime gidilmesi olmak üzere iki ana senaryonun söz konusu olduğunu da belirten Bircan, faizlerin sabit bırakıldığı bir senaryoda, TCMB'nin, enflasyonla mücadelede kararlı duruşunu sürdürdüğü algısı öne çıkarken, bu durumun, borsa üzerindeki ağırlıklı etkisinin nötr olacağını düşünüyor. Ancak faiz kararına paralel PPK metninde, eğer güvercin tonda mesajlar/ifadeler görülürse, Temmuz toplantısında faiz indirim beklentisinin güçlenmesi ile borsa için sınırlı da olsa iyimserliği artırabileceğini ifade eden Bircan, "TCMB'nin indirime gittiği diğer senaryoda ise borçlanma maliyetlerinin azalması, finansman giderlerini azaltırken, diğer yandan faizlerde düşüşün devam edeceği beklentisinin güçlenmesi yabancı yatırımcı için teşvik edici olabilir. Böyle bir durumda ise Borsa İstanbul'da yukarı yönlü hareketlerin hız kazandığı görülebilir" diyor.

"DAYANIKLI TÜKETİMİ POZİTİF ETKİLER"

Hızı ve miktarı ne olursa olsun, düşük faiz ortamının şirketlerin yatırım için ihtiyaç duydukları finansmana daha ucuz erişimlerine olanak tanıyacağından, TCMB'nin faiz indirimlerine başlamasının birçok makro ekonomik göstergenin yanı sıra piyasalar üzerinde de olumlu etkiler göstereceğini kaydeden Bircan, buna bağlı olarak, faiz indirimleriyle birlikte birçok sektör ve şirket bundan pozitif etkilenirken, bazı sektör ve şirketlerin ise negatif etkilenmesinin de söz konusu olduğunu hatırlatıyor. Faizlerin düşmeye başlamasının, bankalar için kredi maliyetlerinin düşmesi ve kredi talebinin artması anlamına geldiğini ifade eden Bircan, "Buna bağlı olarak faiz indirimlerinden bankaların pozitif etkilenebilecek öncü sektörlerden biri olduğunu söylemek mümkün. Faizlerin düşmeye başlamasının, bireylerin krediye dayalı tüketim harcamalarını teşvik ettiği göz önüne alındığında otomotiv ile beyaz eşya, televizyon ve telefon gibi dayanıklı tüketimi de pozitif etkilenebilecek sektörler arasında sayabiliriz. Ayrıca faiz oranlarının düşmesi konut kredilerinin maliyetlerini aşağıya çekerken, bireyleri konut alımı ve gayrimenkul şirketlerini ise yeni projeler için teşvik eder. Böyle bir durumda çimento, inşaat ve gayrimenkul sektöründe büyüme görülürken, talebin artmasına bağlı olarak gayrimenkul fiyatlarının artması sektördeki şirketlerin karlılığını da pozitif etkileyebilir" değerlemesini yapıyor.

"BORÇ YAPISI, NAKİT AKIŞI VE FAİZ DUYARLILIĞI ÖNEMLİ"

2025 yılı ilk çeyreğinde küreseldeki tarife belirsizliğinin yanı sıra görece yüksek kalmaya devam eden faiz oranlarının şirket finansallarını olumsuz etkilediğinin de altını çizen Bircan, güçlü döviz geliri, düşük borçluluk oranı ve operasyonel verimlilik gibi faktörler, şirketlerin ciro ve kârlılıklarını olumlu yönde etkilerken, enflasyon muhasebesinin ise finansallar üzerindeki etkisinin bu çeyrekte de devam ettiğini hatırlatıyor.

2025 yılı ilk çeyreğinin enflasyonist baskılar, yüksek faiz ortamı ve küresel talep dalgalanması gibi etkenlerle birlikte, sektörel ayrışmanın daha da belirginleştiği bir periyot olduğunu dile getiren Bircan, kur etkisi ve yüksek faiz ortamının, finansallar üzerinde bu çeyrekte de önemli bir belirleyici olduğunu söylüyor. Diğer yandan yüksek maliyetlerin, iç talebe dayalı sektörlerde marjları baskıladığını hatırlatan Bircan, şu değerlendirmeleri yapıyor: "Bu kapsamda değerlendirdiğimizde, faizlerin düşmesi, finansman maliyetlerini aşağıya çekeceğinden borçluluğu ve işletme sermayesi ihtiyacı görece yüksek olan şirketleri pozitif etkileyebilir. Bu durumdaki şirketlerde, faiz indirimleriyle birlikte, karlılık ve marjlarında iyileşme görülebilir. Bu tarz şirketler arasında seçim yapılırken ise mali tablolarında özellikle borç yapısı, nakit akışı ve faiz duyarlılığı öne çıkan kritik faktörler arasında yer alıyor. Faiz indirimi ortamında yüksek borçlu ama nakit akışı güçlü, döviz riski düşük şirketlere odaklanılmalı. Bankacılık sektöründe ise kredi büyümesi ve net faiz marjının trendi takip edilmeli. Ek olarak, enflasyon-faiz dengesi makro bazda mutlaka izlenmeli."

Bircan, olası bir faiz indiriminin de desteği ile orta ve uzun vadede portföylere dahil edilmek üzere Ahlatcı Doğalgaz, Akbank, Aksa Enerji, Anadolu Grubu Holding, Aselsan, Astor Enerji, Bim Mağazalar, Coca Cola İçecek, Cw Enerji, Çelebi, Çimsa, Enerjisa Enerji, Enerya Enerji, Enka İnşaat, Garanti BBVA, Girişim Elektrik Sanayi, Göltaş Çimento, Gübre Fabrikaları, Karsan Otomotiv, Kontrolmatik Teknoloji, Limak Doğu Anadolu, Migros Ticaret, MLP Sağlık, Oba Makarnacılık, Oyak Çimento, Pegasus, TAB Gıda, TAV Havalimanları, Tofaş Oto Fabrikaları, Turkcell, Türk Telekom, Türkiye Sigorta, TSKB, Ülker Bisküvi ve Yeo Teknoloji Enerji hisselerinin takip edilebileceğini söylüyor.

"ARÇELİK'TE HEDEF FİYATIMIZI 180 TL'YE YÜKSELTTİK"

Gedik Yatırım, Arçelik için hedef fiyatını 180 TL'ye yükseltti. Tavsiyesini de 'endekse paralel getiri' den 'endeks üstü getiri' ye çekti. Arçelik için hedef fiyatını 158.42 TL'den 180 TL'ye yükselten Gedik Yatırım hisseye yönelik ise şu değerlemeyi yaptı: "Arçelik'in son bir yılda BIST- 100'e göre yüzde 30 daha zayıf performans göstermesi ve global rakiplerine göre ciddi iskontolu işlem görmesi (2026T FD/FAVÖK yüzde 49, F/K yüzde 42) önemli rol oynadı. 2025 yılının ilk çeyreğinde Arçelik'in net satışları yıllık yüzde 9 artışla 109.1 milyar TL'ye ulaştı. Ancak yurt içi satışlarda yüzde 12, Asya-Pasifik satışlarında ise yüzde 15'lik düşüş dikkat çekti. Buna karşın, Whirlpool ile birleşmenin katkısıyla Avrupa satışları yüzde 49 arttı ve toplam satışlar içindeki payı yüzde 47'ye çıktı. FAVÖK yılın ilk çeyreğinde yıllık bazda yüzde 27 düşüşle 5.7 milyar TL'ye gerilerken, net zarar 1.6 milyar TL oldu. Personel giderlerinin artması ve kapasite kullanımının düşük kalması marjlar üzerinde baskı yarattı. Net borç da yıl sonuna göre yüzde 20 artışla 115 milyar TL'ye ulaştı. Gedik Yatırım olarak özellikle 2025'in ikinci yarısında marjlarda toparlanma öngörüyoruz. 1Ç25'te FAVÖK marjı çeyreklik bazda 82 baz puan artarak yüzde 5.,3 seviyesine yükseldi. Bu artışın maliyet düşürücü adımlar, euro/dolar paritesindeki iyileşme ve hammadde fiyatlarındaki düşüş ile devam etmesini öngörüyoruz. Şirket hisselerinde FAVÖK marj beklentilerimiz ise 2025'de yüzde 6.2, 2026'da yüzde 7.5 ve 2027'de ise yüzde 8.3"

"THY'DE 'AL' TAVSİYEMİZİ VE HEDEF FİYATIMIZI KORUYORUZ"

Türk Hava Yolları'nın yıllık bazda hem yolcu hem kargo taşımacılığında artış kaydedilirken, Tacirler Yatırım, şirket hissesi için 'al' tavsiyesini ve 428 TL hedef fiyatını koruduğunu açıkladı.

Verilere göre şirketin, mayıs ayında 7.6 milyon yolcu taşıdığını ve bu rakamın geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5.1 oranında artış anlamına geldiğini belirten Tacirler Yatırım, hisseye yönelik şu değerlendirmeyi yaptı: "Yurt içi yolcu sayısı yüzde 1.8'lik sınırlı bir artış gösterirken, yurt dışı yolcularda yüzde 7'lik yükseliş yaşandı. Mayıs 2025 döneminde yolcu doluluk oranı yüzde 81.1 olarak gerçekleşti. Bu oran, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla 1.3 puanlık artış gösterdi. Aynı dönemde taşınan kargo ve posta miktarı yüzde 5.1 artışla 183.4 bin ton oldu. 2025'in ilk beş ayında ise bu rakam 836.2 bin tona ulaştı. Bu da yıllık bazda yüzde 2.7'lik bir artışı ifade ediyor. Mayıs sonu itibarıyla THY filosundaki uçak sayısı 484 adet olarak açıklandı. Bu sayı, 2024 yıl sonunda 492 olarak kaydedilmişti. Yayımlanan verileri olumlu değerlendiriyor THY için 12 aylık hisse başına hedef fiyatını 428.00 TL seviyesinde sabit tutuyoruz. 'Al' tavsiyesini sürdürüyoruz."

Mehmet Bilal BİRCAN/Tera Yatırım Araştırma Direktörü

"Tofaş Oto'da hedef fiyatımız endeks üstü getiriye işaret ediyor"

TOFAŞ OTO FABRİKALARI: Tofaş yılın ilk çeyreğinde 140 milyon TL net zarar açıklamış olsa da, FAVÖK beklentilerin oldukça üzerinde gerçekleşti. Yine de Tofaş oto Fabrikaları için vergi öncesi kâr marjı daha anlamlı bir gösterge olmaya devam ediyor. Bu bağlamda TL bazında parasal kayıpların iki katından fazla artmasıyla birlikte, bu marj ilk çeyrekte tahminlerin altında kaldı. İlk çeyrek finansalları sonrasında yapılan web yayınında, şirket 2027 yılına kadar tam kapasiteye ulaşma hedeflediğini duyurdu. Bu hedef, 3Ç26'da başlaması beklenen ve yıllık 150 bin adetlik üretim kapasitesi artışına ek olarak, üretim hattına yeni bir model daha ekleme motivasyonuna işaret ediyor. Tofaş için mevcut hedef fiyatımızı, 2027 yılı için araç başına 12.000 euro değerlemeye dayalı bir senaryo analizine göre belirliyoruz. Kullanım oranı varsayımımızda yaklaşık 20 puanlık bir artış (yaklaşık yüzde 70'ten yüzde 90'a) öngörümüzü yüzde 27 oranında yukarı çekiyor (birim kapasite başına 1.700 euro'luk ek yatırım varsayımıyla). Bu kapsamda Tofaş Oto Fabrikaları hisselerinde 12 aylık dönemde hedef fiyatımız 274.90 TL şeklinde olup endeks üstü getiriye işaret ediyor.

AKBANK: Akbank, 1Ç25'te 12.913 milyon TL konsensüs ve 12.882 milyon TL tahminlerimize paralel, 13.727 milyon TL konsolide olmayan net kar açıklamıştı. Akbank'ın net karı 1Ç25'te düşük baz etkisiyle çeyreklik bazda yüzde 49, yıllık bazda ise yüzde 4 artarken yüzde 23 özsermaye kârlılığına tekabül etti. Banka, 2025 yılına ilişkin beklentilerinde net faiz marjı ve YP kredi büyümesi üzerinde aşağı yönlü risklerin altını çizmişti. Bununla birlikte, komisyon ve ticari gelirlerdeki yukarı yönlü riskler ile ilk çeyrek performansının bütçenin hafif üzerinde gerçekleşmesi sayesinde, şimdilik yüzde 30'un üzerindeki özsermaye karlılığı hedefi korunuyor. Bu kapsamda hisse başına 83.36 TL olan 12 aylık hedef fiyatımızla Akbank için tavsiyemizi 'endeks üstü getiri' olarak koruyoruz.

ASTOR ENERJİ: Astor Enerji'nin pozitif büyüme görünümünü şu faktörler nedeniyle beğeniyoruz: i) Hem Türkiye içinde hem de uluslararası alanda yenilenebilir enerji kapasitesinde beklenen genişleme, ii) Türkiye ve yurt dışında şebeke sistemi modernizasyonuna devam eden ihtiyaç, iii) Ukrayna ve potansiyel olarak gelecekte Suriye dahil olmak üzere komşu bölgelerde enerji altyapısı için önemli yeniden yapılanma fırsatları. Astor'un 2025'in ikinci çeyreğinde kapasite arttırımını tamamlayarak ardından 2025'in 4. çeyreğinde invertör, bakır ve alüminyum yatırımlarını tamamlayıp toplamda 200 milyon dolar yatırımı yapacağı öngörülüyor. Kapasite artışının önümüzdeki iki yıl içinde yüzde 27 ciro büyümesini desteklemesi beklenirken, kablo üretimi için temel hammadde şirket içinde üretileceğinden bakır ve alüminyum yatırımlarının da marjları iyileştirmesi bekleniyor. Bu kapsamda Astor Enerji hisselerinde 12 aylık dönemde 'endeks üstü getiri' ile hedef fiyatımız 179.54 TL şeklinde.

HSBC, dört hisseye 'al' tavsiyesi verdi

Uluslararası yatırım bankası HSBC, geçen hafta Borsa İstanbul'da işlem gören beş şirketin hissesine yönelik hedef fiyat ve tavsiyelerini yeniledi. Bu kapsamda Mavi Giyim, Coca-Cola İçecek, AG Anadolu Grubu Holding A.Ş ve Migros hisselerine 'al' tavsiyesi verdi. Anadolu Efes için ise 'tut' önerisini korudu.

Buna göre uluslararası yatırım bankası HSBC, Mavi Giyim Sanayi ve Ticaret A.Ş için yüzde 50 oranında potansiyel getiri öngörerek 48 TL hedef fiyat belirledi ve 'Al' tavsiyesi verdi.

Coca-Cola İçecek A.Ş'de yüzde 41.24 potansiyel getiri beklentisiyle hedef fiyatını önceki 80 TL seviyesinden 75 TL'ye düşürerek, 'Al' önerisini yineledi.

AG Anadolu Grubu Holding A.Ş' yi rapora yeni dahil ederek HSBC, 373 TL hedef fiyatla 'al' tavsiyesi verdi. Getiri potansiyelini yüzde 40.09 olarak belirledi.

Migros hissesi için daha önce belirlediği 665 TL hedef fiyatı ve 'al' tavsiyesini değiştirmedi. Potansiyel getiriyi yüzde 34.68 olarak açıkladı.

Anadolu Efes'de hedef fiyatını 178 TL'den 160 TL'ye düşüren HSBC

hisse için 'tut' önerisini sürdürdü.

BORSA ŞİRKETLERİNDE NELER OLDU?

BERA HOLDİNG: Bera Holding, Konya ilinde yer alan araziye 999 kWe gücünde GES kurulumu için SYS Enerji San. ve Tic. A.Ş. ile 572 milyon dolar tutarında, yine Konya ilinde yer alan bir başka araziye 400 kWe gücünde GES kurulumu için aynı şirket ile 209 milyon dolar tutarında kurulum anlaşmaları yapıldığını açıkladı. Projelerin 2025 Eylül ayı içinde tamamlanarak üretime geçmesi hedefleniyor.

EUROPOWER ENERJİ: Şirket, Yeşilırmak EDAŞ'ın Hücre ve Kesici Alımı ihalesini 1.67 milyon dolar (yaklaşık 65.6 milyon TL) bedelle kazanarak sözleşme daveti aldığını açıkladı.

FORMET METAL VE CAM: Şirket, sermayesini yüzde100 bedelli olarak 538 milyon TL'den 1.1 milyar TL'ye çıkarma kararı aldığını açıkladı.

LİLA KAĞIT: Lila Kağıt, Öğücü Ailesi bireylerinin, 140 milyon adet payın borsada işlem gören niteliğe dönüştürülmesi amacıyla başvuru yaptığını açıkladı.

PEGASUS: Mayıs ayı yolcu sayısı yıllık yüzde15 artışla 3.62 milyon kişiye ulaştı. İç hat yolcu trafiği yüzde 10, dış hat trafiği ise yüzde 17 artış gösterdi.

RAY SİGORTA: Şirket, 2025 yılı Ocak-Mayıs dönemine ilişkin denetimden geçmemiş tahmini prim üretimini 17.2 milyar TL olarak açıkladı. Bu rakam, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 51.21 artışa işaret ediyor.

EREĞLİ DEMİR ÇELİK: Ereğli Demir Çelik, bağlı ortaklığı Ermaden'in Sivas ili Kangal ilçesi yakınlarındaki maden sahasında yürütülen sondaj çalışmalarında altın madenine rastlandığını duyurmuş, olası rezervin belirlenmesi amacıyla UMREK standartlarında çalışmaların başlatıldığını bildirmişti. 5.800 hektarı aşkın ruhsat sahasının 14 hektarlık bölümünde aylık ortalama 7.000 metre seviyesinde sürdürülen sondaj faaliyetleri kapsamında olumlu bulgular elde edildiği belirtildi. Bu bulguların UMREK standartlarına uygun kaynak raporuyla teyit edilmesine yönelik çalışmaların devam ettiği, sürecin sağlıklı şekilde tamamlanabilmesi amacıyla Avustralya merkezli Westech International firmasının görevlendirildiği ve sondaj faaliyetlerinin alan genişletilerek sürdürüldüğü açıklandı.

ÖZATA DENİZCİLİK: Özata Denizcilik, şirket ile ASFAT A.Ş. arasında yüzer havuzların tamir, bakım ve onarımı kapsamında toplam 13.5 milyon euro tutarında sözleşme imzalandığını açıkladı.

MAVİ GİYİM: Mavi, 1Ç25 finansal sonuçlarında piyasa beklentisinin hafif üzerinde 837 milyon TL net kar açıkladı. Şirket geçen yılın aynı döneminde 1.3 milyar TL, bir önceki çeyrekte ise 95 milyon TL kar bildirmişti. Aynı dönemde satış gelirleri yüksek baz nedeniyle yıllık yüzde14 daralırken, çeyreklik bazda yüzde 7 artarak beklentiler dahilinde 9.8 milyar TL oldu. 2025 ilk çeyreğinde toplam perakende mağaza sayısı 350 oldu, dört mağazada metrekare genişlemesi yapıldı. Satış alanı 189 bin metre kareye ulaştı; ortalama mağaza büyüklüğü 539 metre kare oldu. Net nakit pozisyonu 6.1 milyar TL'ye ulaştı. Şirket 2025 beklentilerini korurken, azami 1 milyar TL tutarında geri alım programı açıkladı. Şirket, Mayıs ayında Türkiye perakende satışları yüzde 46 (LFL:%41), Türkiye online satışların da yüzde 35 (mavi.com: %42) büyüdüğünü açıkladı

EBEBEK: Ebebek, Mayıs ayında yurt içinde mağazalar ve e-ticaret kanalından satılan toplam ürün adedinin yıllık yüzde 26 artışla 8.9 milyon olarak gerçekleştiğini açıkladı.

LOKMAN HEKİM: Lokman Hekim, 30.04.2025 tarihinde yapmış olduğu özel durum açıklamasında sağlık sektöründe faaliyet gösteren bir şirketle ilgili olarak satın almaya yönelik bağlayıcı olmayan görüşmelere geçildiği bildirilmişti. Satın almaya yönelik yapılan müzakereler neticesinde sürecin olumsuz sonuçlandığını açıkladı.

TAV HAVALİMANLARI: TAV Havalimanları, mayıs ayı yolcu istatistiklerini yayınladı. Buna göre, şirket, Mayıs 2025 yolcu istatistiklerini yayımladı. Toplam yolcu sayısı yıllık yüzde 3 artışla 10.2 milyon kişiye ulaştı; dış hat yolcu sayısı yüzde 3, iç hat yolcu sayısı ise yüzde 4 oranında arttı. Ocak-Mayıs döneminde ise toplam yolcu sayısı yıllık yüzde 5 artışla 36.1 milyon oldu. Yatırımlar tarafında, Antalya Havalimanı dış hat terminali 12 Nisan 2025'te hizmete açılırken, Ankara Esenboğa Havalimanı yatırımları da tamamlandı. Resmi açılışın Temmuz 2025'te yapılması planlanıyor.

MLP SAĞLIK: MLP Sağlık, Özel Gaziosmanpaşa Hastanesi'nin bağlı olduğu Bileşim Turizm İnşaat hisselerinin tamamını devralmak üzere bir protokol imzaladığını açıkladı. Sürecin en geç iki ay içinde tamamlanması öngörülüyor.

BİZE ULAŞIN