PARA ANKARA/ HÜLYA GENÇ SERTKAYA Devlet Memurları Kanunu'nda değişikliğe gidiliyor. Kanun teklifine göre sekiz yıl herhangi bir disiplin cezası almayan memurlara verilen ilave bir kademe hakkı, teklifle 7433 sayılı Devlet Memurları Kanunu çerçevesinde sözleşmeli statüden memur kadrolarına geçenler için de düzenleniyor. Sözleşmelilerden kadroya atananların sözleşmeli statüde geçen sürelerinin kademe artışına sayılması öngörülüyor. Bu düzenleme, mevcut sözleşmelileri, belediyeler bünyesindeki sözleşmelileri ve süreçte yapılan düzenlemelerle kadroya geçirilen sözleşmelileri de kapsıyor. İlave bir kademe hakkının, daha önce söz konusu statü geçişini hükümde belirtilen kanunlar çerçevesinde yapanlara geçmişe dönük faydalandırılmaksızın uygulanması düzenleniyor. Yapılan etki analizi çalışmasına göre bu düzenlemeden 950 bin kamu çalışanının yararlanması bekleniyor. Düzenlemenin, kamuya toplamda 4.6 milyar lira maliyet oluşturacağı değerlendiriliyor.
AYLIKSIZ İZİN HAKKINDAN YARARLANMA
Devlet Memurları Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edildi. Teklif, Komisyon görüşmelerinde ihdas edilenlerle birlikte, yürürlük ve yürütme dahil 30 maddeden oluşuyor. Bu maddelerin 13'ü, Anayasa Mahkemesi'nin muhtelif tarihlerde kanun, kanun hükmünde kararname (KHK), Cumhurbaşkanlığı kararları, kararnamelerinin iptallerine ilişkin düzenlemeler içeriyor. Teklifin öne çıkan bazı maddelerini sizler için derledik.
Komisyonda kabul edilen teklife göre, yabancı ülkelerin resmi kurumları veya uluslararası kuruluşlarda kurumlarının muvafakati ile görev alacak memurlara yabancı memleketlerin resmi kurumlarında 10 yıla, uluslararası kuruluşlarda 21 yıla kadar verilen aylıksız izin hakkından, Cumhurbaşkanı tarafından belirlenen yurtdışındaki kuruluşlarda görev almak isteyen memurlar da yararlanabilecek.
Türkiye'nin üyesi olduğu uluslararası kuruluşlarda çalışanlar ile kamu sermayeli kurum ve kuruluşların yurtdışı birimlerinde çalışanların ya da bu kurum ve kuruluşlarda çalışanlardan altı aydan fazla yurtdışında görevlendirilenlerin memur olan eşlerine bu durumun her yıl kurumuna belgelendirilmesi kaydıyla 10 yılı aşmamak üzere aylıksız izin verilebilecek.
ÖZLÜK HAKLARI KORUNACAK
Teklifle, yöneticilik görevi sonrası bakanlık müşaviri, müşavir, danışman idari uzman ve araştırmacı kadrolarında atanmış olup özel sektöre geçmek isteyenlerin bu geçişlerini kolaylaştırmak amacıyla düzenleme yapılıyor. Teklife göre, yönetici görevinden alınıp veya bu görevleri son erip mezkur maddeler uyarınca ilgili kadrolara ataması yapılan ya da 375 sayılı KHK'nin geçici 33. maddesi uyarınca ilgili kadrolara ataması yapılan veya atanmış sayılan ve bilahare bu kadrolardayken bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihten sonra memurluktan kendi istekleriyle çekilenlerden tekrar memurluğa dönmek isteyenler, haklarında güvenlik soruşturması yapılması ve iki defadan fazla olmamak kaydıyla bu maddede yer alan diğer şartlar aranmaksızın ve başkaca bir işleme gerek kalmaksızın ayrıldıkları kadrolarına, ayrılmadan önceki özlük hakları korunarak başvurmalarını takiben en geç üç ay içinde atanabilecek.
Bu fıkraya göre atananların kadroları başka bir işleme gerek kalmaksızın ihdas edilmiş ve kurumların kadro cetvellerinin ilgili bölümlerine eklenmiş sayılacak. Bu şekilde ihdas edilen kadrolar, herhangi bir şekilde boşalması halinde başka bir işleme gerek kalmaksızın iptal edilmiş sayılacak.
Bu düzenleme TBMM Başkanlığı İdari Teşkilatı Kanunu'nda belirtilen bazı kadrolara atananlar veya atanmış sayılanlar ile TBMM Başkanlığı İdari Teşkilatında "müşavir" ünvanlı kadrolara atananlar hakkında da uygulanacak.
ÜST KADEME KAMU YÖNETİCİLERİNİN ATANMA USULÜ
Anayasa Mahkemesi'nin kararı doğrultusunda yapılan değişiklikle, üst kademe kamu yöneticisi kadro, pozisyon ve görevlerine, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nde yer alan şartları taşımak kaydıyla Devlet Memurları Kanunu'nun atanma, sınavlar, kademe ilerlemesi ve derece yükselmesine ilişkin hükümleriyle bağlı olmaksızın atama yapılabilecek. Bakanlık müşaviri, müşavir, danışman, idari uzman ve araştırmacı kadro ve pozisyonlarına atananların öncelikle bulundukları kurumda veya ihtiyaç duyan kamu kurum ve kuruluşları ile kanunla kurulan dernek ve vakıflarda yürüteceği izleme, değerlendirme, araştırma, rehberlik, proje ve eğitim gibi görev ve hizmetler ile buna dair uygulamanın izlenmesine ve yönlendirilmesine dair usul ve esaslar Cumhurbaşkanlığınca belirlenecek.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı İdari Teşkilat Kanunu kapsamında ilgili kadrolara atananlar veya atanmış sayılanlar ile 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin ilgili hükümleri kapsamında TBMM İdari teşkilatında müşavir ünvanlı kadrolara atananların, bulundukları kurumda veya ihtiyaç duyan kamu kurum ve kuruluşları ile kanunla kurulan dernek ve vakıflarda yürüteceği görev ve hizmetlerde, talepleri üzerine görevlendirilmelerine imkan tanınacak. Buna yönelik usul ve esasları belirlemeye TBMM Başkanlık Divanı yetkili olacak.
YETERLİK SINAVI EN GEÇ ALTI AY İÇİNDE YAPILACAK
Teklifle, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararları doğrultusunda, teklifle uzman yardımcılarının yeterlilik sınavının sonuçlandırılmasına ilişkin mevcut yasa maddesindeki belirsizlik gideriliyor. Anayasa Mahkemesi'nin ilgili iptal kararı doğrultusunda, uzman yardımcılarının yeterlik sınavının sonuçlandırılmasına ilişkin azami süre sınırı getiriliyor. Teklife göre, uzman yardımcılığına atananlar, en az üç yıl çalışmak ve istihdam edildikleri birimlerce belirlenecek konularda hazırlayacakları uzmanlık tezi, oluşturulacak tez jürisi tarafından kabul edilmek kaydıyla yeterlik sınavına girmeye hak kazanacaklar. Yeterlik sınavına girmeye hak kazananların sınavı en geç altı ay içinde yapılacak. Halihazırda yeterlik sınavına girmeye hak kazanıp, kurumlarınca ilk yeterlik sınavı yapılmayanlar için altı aylık süre bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren başlayacak.
GÖREVDEN UZAKLAŞTIRMA
Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı uyarınca Devlet Denetleme Kurulu'nun daha önce Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenlenen görevleri, kanunla düzenleniyor. Kanun teklifi ile Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı doğrultusunda, "Devlet Denetleme Kurulu Başkan ve Üyelerine İlişkin Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun'un" adı "Devlet Denetleme Kuruluna İlişkin Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun" şeklinde değiştiriliyor. Kanun'a "vakıf, kooperatif ve birliklere ilişkin görevler" başlıklı düzenleme ekleniyor. Teklife göre Kurul, vakıflarda, kooperatiflerde, birliklerde ve bu kurum ve kuruluşların her türlü ortaklık ve iştiraklerinde her türlü idari soruşturma, inceleme, araştırma ve denetleme yapabilecek.
Teklifle, 5 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde Kurul'a verilen yetkiler arasında yer alan görevden uzaklaştırma tedbiri hakkında memurlar ve diğer kamu görevlilerini kapsayacak şekilde Anayasa Mahkemesi kararının iptal gerekçesine uygun olarak düzenlemeye gidiliyor.
SÖZLEŞMELİ PERSONEL ÇALIŞTIRILABİLECEK
Teklifle Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı uyarınca Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı'nda personel istihdamına yönelik düzenlemeler yapılıyor. Teklife göre, hakim ve savcı sınıfından olanların terfileri mümtazen başka bir işleme gerek kalmaksızın süresinde yapılacak. Kadrolu personelden hizmetine ihtiyaç kalmayanlar, diğer kamu kurum ve kuruluşlarının durumlarına uygun kadrolarına atanacaklar. Uygun boş kadro bulunmaması halinde atama işlemiyle birlikte söz konusu kadrolar herhangi bir işleme gerek olmaksızın kendiliğinden ihdas edilmiş sayılacak. Bu kadroların herhangi bir nedenle boşalması halinde herhangi bir işleme gerek olmaksızın söz konusu kadrolar kendiliğinden iptal edilecek. Süreli olarak görevlendirilen personelden hizmetine gerek kalmayanlar, süresinin bitiminden önce de kurumlarına geri gönderilebilecek veya görevlerine son verilebilecek. Süreli olarak görevlendirilen personelden isteyenler, süreleri bitmeden kurumlarına dönebilecek veya görevlerini bırakabilecek. Bunlardan üç yıllık görev süresini tamamlayanlar, haklarında yeni bir işlem yapılıncaya kadar görevlerine devam edecek. Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı'nda, sözleşmeli personel çalıştırılabilecek. Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Raportörü ve Cumhurbaşkanlığı Raportör Yardımcısı ünvanlı kadrolarda, Devlet Memurları Kanunu'nun ilgili hükmünde yer alan usul ve esaslar çerçevesinde personel istihdam edilebilecek. Teklifle, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı'nda, kariyer meslek olarak düzenlenen Cumhurbaşkanlığı raportörü kadrolarına halihazırda anılan Başkanlıkta görev yapanların geçişine ilişkin usul ve esaslar belirleniyor.
KADROLAR ARASINDAKİ FARK GİDERİLİYOR
Teklifle, ek göstergeleri tespit edilen Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı ve TBMM Başkanlığı İdari Teşkilatına ait bazı devlet memuru kadroları arasında herhangi bir farklılık olmamasını teminen düzenlemeye gidiliyor.
Buna ilişkin kanun teklifinin 17 ve 20. maddelerinin, 15 Ocak 2023 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girmesi düzenleniyor.
Teklifle Anayasa Mahkemesi kararı ile Cumhurbaşkanının üst kademe yöneticilerini atama yetkisinin başka bir makamın teklifine bağlı tutulamayacağı gerekçesiyle iptal kararı doğrultusunda ek 35. maddenin beşinci fıkrasında yer alan "Cumhurbaşkanı onayı" ibaresi yürürlükten kaldırılıyor ve bu çerçevede, esasta bir değişiklik yapılmadan fıkra metni revize ediliyor.
TÜİK'in gelirleri kanunla düzenleniyor
Teklifle, özel bütçeli bir idare olan Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) gelirlerinin Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı gereğince kanunla düzenleniyor. Bu doğrultuda, 5429 sayılı Türkiye İstatistik Kanunu'na yeni bir madde ekleniyor.
Teklifle, Anayasa Mahkemesi'nin iptal Kararı uyarınca Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü'nün döner sermayesini düzenleyen hüküm kanunla yeniden düzenleniyor. Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü'nün görevlerini yerine getirmesi amacıyla 150 milyon lira döner sermaye tahsis ediliyor. Gerektiğinde sermaye tutarı Cumhurbaşkanınca beş katına kadar artırılması düzenleniyor.
Anayasa Mahkemesi'nin diğer bir iptal kararları doğrultusunda 635 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'deki değişiklik yapılarak, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın görev ve yetkileri düzenleniyor, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Döner Sermayesine ilişkin maddenin yasal altyapısı oluşturuluyor.
EÜAŞ'ın görev ve yükümlülüklerine yeni düzenleme
Teklifle, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı çerçevesinde Elektrik Üretim A.Ş.'nin (EÜAŞ) görev ve yükümlülükleri yeniden düzenleniyor. Anayasa Mahkemesi, daha önce KHK ile Elektrik Piyasası Kanunu'nun "EÜAŞ'ın hak ve yükümlülükleri" başlıklı 26. maddesine eklenen 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13 ve 14. fıkralarını iptal etmiş, Kararın Resmi Gazete'de yayınlanmasından başlayarak 12 ay sonra (4 Haziran 2025) yürürlüğe girmesini hüküm altına almıştı. Bu bilgiyi verdikten sonra, kanunla düzenlenmesi öngörülen iptal edilmiş bu düzenlemelerden öne çıkanlara bir göz atalım. Teklife göre, EÜAŞ, mülga Türkiye Elektrik Ticaret ve Taahhüt A.Ş.'nin (TETAŞ) taraf olduğu mevcut sözleşmeler kapsamında imzalanmış olan enerji alış ve satış anlaşmalarını yürütecek. EÜAŞ, görevli tedarik şirketlerine tarifesi düzenlemeye tabi olan tüketiciler için toptan satış tarifesinden elektrik enerjisi satacak. Kurul tarafından son kaynak tedarikçisi olarak yetkilendirilen tedarikçiler, son kaynak tedarikçisi kapsamındaki müşteriler için temin ettiği elektrik enerjisinin Kurul tarafından belirlenecek oranı kadarını EÜAŞ'tan temin etmekle yükümlü olacak. Dağıtım şirketleri, genel aydınlatma ile teknik ve teknik olmayan kayıplarından dolayı enerji ihtiyaçlarını EÜAŞ'tan temin edecek. EÜAŞ; bu yükümlülükleri çerçevesinde, elektrik enerjisi miktarını mevcut sözleşmeler kapsamında karşılayamaması durumunda yerli kömür yakıtlı elektrik üretim santrallerini işleten şirketlerden temin edecek. Söz konusu teminle ilgili miktar, süre ve fiyat belirleme dahil diğer usul ve esaslar Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nca belirlenecek. Bakanlık ve Kurum, EÜAŞ'ın alım yükümlülüklerini tam olarak karşılayabilmesi ve bu yükümlülüklerden kaynaklanan herhangi bir mali yükün ortaya çıkmamasını teminen, enerji piyasasında faaliyet gösteren diğer kamu iktisadi teşebbüslerinin mali yapılarını olumsuz etkilemeyecek şekilde, ilgili bakanlık ve kamu kurumlarının görüşlerini almak suretiyle her türlü önlemi almaya yetkili ve yükümlü olacak.
Komisyonda dört madde ihdas edildi
Kanun teklifine, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda önergelerle dört madde ihdası yapıldı. Bunlardan ilki, Vergi Usul Kanunu'nun "Mücbir sebeplerde gecikme" hükmünde yapılan değişiklik. Teklife göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı, mücbir sebep sayılan haller nedeniyle; bölgeler veya afete maruz kalanlar itibarıyla; mükellefiyet ve vergi türü, vergilendirme ve defter tutma usulü, faaliyet konusu, iş yerleri, sektörler, aktif toplamı, öz sermaye toplamı, satış hasılatı, çalıştırılan hizmet erbabı sayısını birlikte veya ayrı ayrı dikkate alarak mücbir sebep hali ilan etmeye; bu sürede vergi ödevlerinden yerine getirilemeyecek olanları; vergi türü ve vergilendirme dönemi itibarıyla belirlenen kriterler ile faaliyete devam edilip edilmediğini birlikte veya ayrı ayrı dikkate alarak belirlemeye yetkili olacak. Mücbir sebep hali ilan edilen yerlerde mücbir sebep, bu durumun vukua geldiği tarihin rastladığı ayı izleyen üçüncü ayın son günü itibarıyla bitmiş sayılacak. Bakanlık; bu süreyi mücbir sebep halinin vukua geldiği tarihin rastladığı ayı izleyen 18. ayın sonunu geçmemek kaydıyla uzatabilecek. Bu yetkisini, vergi türleri ve işyerleri itibarıyla; beyannamelerin toplulaştırılması, yeni beyanname verme süreleri belirlenmesi ve beyanname verme zorunluluğunun kaldırılması şeklinde de kullanabilecek.
İhdas edilen diğer maddeye göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı 6 Şubat'ta Kahramanmaraş'ta meydana gelen depremler nedeniyle mücbir sebep hali ilan edilen Kahramanmaraş, Malatya, Adıyaman, Hatay illeri ile Gaziantep'in İslahiye ve Nurdağı ilçelerinde, deprem tarihi itibarıyla mükellefiyet kaydı bulunan ve 30 Kasım 2024'te mücbir sebep hali sona eren mükelleflerin mücbir sebep halini, 1 Aralık 2024'ten itibaren her defasında altı ayı geçmeyen süreler halinde bir yıla kadar uzatmaya yetkili olacak.
Teklife ihdas edilen başka bir maddeyle Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nda, malul ve engellilerin araç alımlarındaki istisnaya ilişkin değişiklik yapılıyor. Buna göre, Cumhurbaşkanı, bu istisnanın uygulanmasında, istisna kapsamına girecek araçları, yerli katkı oranı, motor silindir hacmi, emisyon türü ve değerine göre topluca veya ayrı ayrı belirlemeye yetkili olacak. İhdas edilen bir diğer maddeye göre, 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin ek 38. maddesi kapsamındaki ödemelere hak kazanılmasında ve bu ödemelerin yapılmasında aylıklara ilişkin hükümler uygulanacak.