ÜRÜN DİRİER/ İş dünyasında neredeyse her alanda gerçekleşen hızlı değişim ve dönüşüm, yeni pozisyonların ortaya çıkmasına neden oluyor. Özellikle C-level seviyesinde daha önce adını bile duymadığımız yepyeni liderlik rolleri yeni normalimiz haline gelmeye başladı. Chief Digital Officer (CDO), Chief Experience Officer (CXO), Chief Sustainability Officer (CSO), Chief Remote Officer (CRO) gibi roller, şirketlerin geleceğe hazırlanma biçimini kökten değiştiriyor. Müşteri deneyiminin şirket stratejisinin odağı haline gelmesi, çalışanların esenlik beklentisi, sürdürülebilirlik hedefleri, robotlarla çalışma deneyimi, yapay zekanın yükselişi, uzaktan çalışma prensiplerinin standartlara bağlanması, verinin önemini artırması, siber saldırıların genişleyen yüzeyi ve lokasyon bağımsız global krizler gibi yeni dünyaya ait kavramlar, üst düzey yönetici rollerine yepyeni pozisyonlar üretiyor. İK profesyonelleri en yeni C-level yönetici ve bu birimlere neden ihtiyaç duyulduğunu anlattı.
Chief Well-being Officer gibi kademeler yaygınlaşacak
Levent DİCLE/ Eleman.net CEO'su
Son dönemde en çok dikkat çeken C-level rollerinden biri Chief Remote Officer (CRO) oldu. Uzaktan ve hibrit çalışma modellerinin yaygınlaşmasıyla, şirketlerin bu süreçleri daha verimli yönetmesi gerektiği ortaya çıktı. Çalışan deneyimini, üretkenliği ve şirket kültürünü uzaktan çalışmaya uyumlu hale getiren bu rol, iş dünyasında giderek daha fazla önem kazanıyor. Bir diğer dikkat çeken pozisyon ise Chief AI Officer (CAIO). Yapay zeka iş süreçlerine entegre edildikçe, bu teknolojinin verimli ve etik şekilde kullanılması büyük önem taşıyor. Yapay zekanın potansiyelini en iyi şekilde değerlendirmek ve işletmelerin stratejik kararlarını desteklemek için bu pozisyon giderek daha fazla şirketin yönetim kadrosuna dahil oluyor. Çalışan sağlığı ve refahı giderek daha fazla önem kazandığından, şirketlerin sürdürülebilir bir iş gücü yaratmasına odaklanan Chief Well-being Officer gibi rollerin yaygınlaşacağını düşünüyorum. Bununla birlikte, şirketlerin sadece finansal başarıya değil, sosyal ve çevresel etkilerine de odaklanmasını sağlayacak Chief Purpose Officer pozisyonu da giderek daha fazla gündeme gelebilir. Ayrıca, dijital dünyaların iş süreçlerine entegrasyonu arttıkça, Chief Metaverse Officer gibi pozisyonlar da gelecekte karşımıza çıkabilir. Bu yeni pozisyonlar, iş dünyasının giderek daha karmaşık hale geldiğini ve şirketlerin her alanda uzmanlaşmaya yöneldiğini ortaya koyuyor. Teknoloji, sürdürülebilirlik ve veri yönetimi gibi konular artık sadece departmanların sorumluluğunda olmaktan çıkıp, stratejik düzeyde yönetilmesi gereken alanlar haline geliyor. C-level pozisyonlarının artışı, iş dünyasının evrildiği noktayı ve şirketlerin daha dinamik, çevik ve uzmanlaşmış yönetim anlayışına geçtiğini gösteriyor.
Yapay zeka yeni pozisyonlar ortaya çıkardı
Jilda BAL/ Gilda&Partners Kurucusu
Son yıllarda, yapay zeka ve veri analitiği gibi alanların ön plana çıkmasıyla birlikte, "Chief Artificial Intelligence Officer" (CAIO) ve "Chief Data Officer" (CDO) gibi yeni C-seviyesi pozisyonlar oluştu. CAIO, organizasyonların yapay zeka stratejilerini belirlemek ve uygulamakla sorumlu. Bu rol, yapay zekanın iş süreçlerine entegrasyonunu ve yönetimini içeriyor. CDO ise, verilerin toplanması, analizi ve stratejik kullanımı konusunda liderlik ediyor. Veri odaklı karar alma süreçlerinin artan önemiyle birlikte, bu pozisyonun önemi de arttı. Bu pozisyonlar, organizasyonların dijital dönüşüm süreçlerinde kritik bir rol oynuyorlar. Teknoloji adaptasyonunun başarı için bu kadar kritik olduğu bir dönemde, bu alanların ön plana çıkması dikkat çekiyor. Dijitalleşme ve veri odaklı yönetim anlayışları, organizasyonların esnek, verimli ve rekabetçi olabilmesi için büyük önem taşıyor. Bu pozisyonların varlığı, yapay zeka ve verinin sadece teknoloji değil, aynı zamanda organizasyonların stratejik kararlarını şekillendiren en temel araçlar haline geldiğini de bize gösteriyor. Bunun yanı sıra, "Chief Growth Officer" (CGO) pozisyonu da dikkatimizi çekiyor. CGO, şirketin büyüme stratejilerinin geliştirilmesi ve uygulanması konusunda liderlik eder. Bu pozisyon, şirketlerin pazarlama, satış, ürün geliştirme ve müşteri deneyimi gibi farklı alanlarını birleştirerek sürdürülebilir büyümeyi hedefler. Özellikle hızla değişen sektör koşullarında, CGO'lar organizasyonların yeni fırsatlar yaratmalarına ve mevcut pazar paylarını artırmalarına yardımcı olur. Bu pozisyonun önem kazanması, organizasyonların sadece dijitalleşme ve teknolojiye değil, aynı zamanda stratejik büyüme fırsatlarını da aktif bir şekilde yönetmeleri gerektiğini göstermektedir.Yeni C-seviyesi pozisyonlarının ortaya çıkması, iş yapış şekillerinin ve yönetim anlayışlarının değiştiğini gösteriyor. Veri odaklı yönetim ve dijitalleşme süreçleri, organizasyonların daha esnek ve yenilikçi olmalarını gerektiriyor. C-seviyesi yöneticilerin yapay zeka ile entegrasyonu, organizasyonların daha verimli ve rekabetçi olmalarını sağlıyor.
İnsan-makine etkileşimini yönetecek liderlere ihtiyaç var
Feyza NARLI/ ManpowerGroup Türkiye Genel Müdürü
Geleneksel iş yapış modelleri, teknolojinin etkisiyle hızla dönüşüyor. Bu değişim, veri yönetimi, siber güvenlik, müşteri deneyimi ve sürdürülebilirlik gibi alanlarda yeni liderlik rollerinin ortaya çıkmasını sağladı. Özellikle veri ve dijital stratejilerin kritik hale gelmesiyle Chief Digital Officer (CDO), Chief Data Officer (CDO) ve Chief Product Officer (CPO) gibi rollerin yükselişine tanıklık ediyoruz. Dijital çağın en önemli konularından biri olan siber güvenlik, Chief Information Security Officer (CISO) rolünü ön plana çıkarıyor. Öte yandan, müşteri deneyimi artık sadece bir pazarlama konusu olmaktan çıktı ve doğrudan iş stratejisinin merkezine yerleşti. Bu alandaki liderlik rolü olan Chief Experience Officer (CXO) da giderek daha fazla önem kazanıyor. Son olarak, sürdürülebilirlik iş dünyasında yalnızca bir trend olmaktan çıkıp şirketlerin geleceğe yönelik en önemli stratejik hedeflerinden biri haline geldi. Bu bağlamda Chief Sustainability Officer (CSO) pozisyonu, çevresel sorumluluk ve sürdürülebilirlik stratejilerinin liderliğini üstleniyor. Teknolojinin gelişimi ve iş dünyasının evrimi, yepyeni liderlik rollerinin doğmasına neden olacak. Bunlardan biri Chief AI Officer (CAIO). Yapay zekanın iş süreçlerinde daha fazla yer almasıyla, bu rolün şirketlerde stratejik bir konum kazanacağını düşünüyorum. Amazon, Google, Tesla gibi teknoloji devlerinde gördüğümüz bu pozisyon, finans, sağlık ve üretim gibi sektörlerde de yaygınlaşacak. Robotların iş gücündeki rolü arttıkça, insanlar ve makineler arasındaki etkileşimi yönetecek bir lidere de ihtiyaç duyulacak. Chief Human–Robot Officer (CHRO), iş gücünün dönüşümünü yöneterek insan ve robotların entegre bir biçimde çalışmasını sağlayacak. Çalışan bağlılığı, çeşitlilik, esenlik ve refah kavramlarının iş dünyasındaki önemi giderek artıyor. Bu doğrultuda Chief Well-being Officer (CWO) ve Chief DEI (Diversity, Equity, Inclusion) Officer gibi rollerin önümüzdeki dönemde yaygınlaşmasını bekliyorum. Ayrıca, değişen iş dinamiklerine uyum sağlamak ve şirketlerin uzun vadeli vizyonlarını yönlendirmek amacıyla Chief Future Officer (CFO) ve Chief Visionary Officer (CVO) gibi rollerin de ortaya çıkması muhtemel. İş dünyası artık her zamankinden daha karmaşık. Şirketlerin sadece kârlılığa odaklanması yeterli değil; sürdürülebilirlik, verimlilik, teknoloji, insan kaynakları, etik değerler ve çevresel sorumluluk gibi birçok alanı da stratejik olarak yönetmeleri gerekiyor. Ayrıca, küreselleşme ile birlikte rekabet artık yerel değil, global ölçekte yaşanıyor. Bu da şirketlerin daha fazla uzmanlaşmasını ve çok daha disiplinli yönetim anlayışlarını benimsemelerini gerektiriyor. Bu noktada, her bir stratejik alanın yönetiminde uzmanlaşmış C-Level yöneticilerin çeşitlenmesi kaçınılmaz hale geliyor.
Polikriz ortamında CWO yükselişte
Melis ABACIOĞLU/ Wellbees CEO'su
Son yıllarda C-Level pozisyonlarının çeşitlenmesi, şirketlerin stratejik önceliklerinin nasıl evrildiğini net bir şekilde gösteriyor. Özellikle Chief Wellbeing Officer (CWO) gibi çalışan esenliğine odaklanan roller, yalnızca bireysel sağlık değil, aynı zamanda işveren markası, verimlilik ve çalışan bağlılığı açısından da kritik hale geldi. Bunun temel sebeplerinden biri, içinde bulunduğumuz belirsizlik çağı. Dünya Ekonomik Forumu'nda tarih profesörü Adam Tooze'un vurguladığı gibi, son 10 yılda son 100 yılda yaşanan krizlerden daha fazla krizle karşılaştık. Bu "polikriz" ortamında araştırmalar günlük stres seviyelerinin sürekli arttığını gösteriyor. Gallup'a göre, bir önceki gün büyük bir strese maruz kaldığını belirtenlerin oranı son 15 yılda yüzde 30'lardan 50'lere yükselmiş. Future of Jobs araştırması ise önümüzdeki beş yılda işverenlerin en önemli odak noktasının wellbeing ve sağlık olduğunu gösteriyor. Belirsizlik artık tek net olan şeyse bu belirsizliği yönetebilmek için önce iyi olmamız lazım. Bu yüzden Chief Wellbeing Officer pozisyonu çok kıymetli. Farklı yönlere koşan liderler yerine, iş birliği içinde çalışan bir üst yönetim modeline ihtiyaç var. Tam da bu nedenle önümüzdeki yıllarda Chief Workplace Officer (CWO), Chief Remote Work Officer (CRWO) gibi yeni rollerin yükselişine tanık olabiliriz. CWO, insan kaynakları ile el ele, ofis içi çalışma alanlarını daha verimli, sağlıklı ve çalışan dostu hale getirmek için stratejiler geliştirirken CRWO ise uzaktan çalışan ekiplerin şirket kültüründen kopmadan iş birliğini sürdürebilmeleri için çözümler üretecek. Chief AI Ethics Officer (CAIEO) gibi pozisyonlar ise, yapay zekânın etik kullanımı, karar alma süreçlerine entegrasyonu ve insan üzerindeki etkileri gibi konular nedeniyle oldukça önemli. Buna ek olarak, çevresel sürdürülebilirlik konusu da yönetim seviyesinde daha fazla sahipleniliyor. Chief Climate Officer (CCO) gibi sürdürülebilirlik odaklı pozisyonların da giderecek artacağını düşünüyorum.
İnsan yönetimi ile ilgili farklı pozisyonlarla karşılaşabiliriz
Murat ÖZTÜRK/ Transearch Türkiye Yönetici Ortağı
Teknoloji ve sürdürülebilirlik rollerinde yeni C-Seviye roller hayatimiza girdi. Teknoloji'nin robotik sistemlere evrilmesi, Teknolojiden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı pozisyonlarına paralel olarak Chief AI Officer ve Chief Robotics Systems Officer pozisyonlarını iş dünyamıza soktu. Yine kurumların faaliyet gösterdiği ekosistemlere uyumlu olmalarını sağlayan, geleceğe dönük olarak, çevre ve uyum konularında gerekli vizyoner çalışmalara liderlik eden Sürdürülebilirlik Genel Müdür Yardımcılıkları da dikkat çekiyor. Üretim yapan şirketlerde birkaç yıl öncesinden oluşturulmaya başlayan bu koltuklar için, hizmet ve finans sektörlerinde de son dönemde yapılan atamaları gözlemledik. Teknoloji ile ilgili birçok yeni rol hayatımıza girebilir. Orta vadede, insan yönetimi ile ilgili farklı pozisyonlarla karşılaşabiliriz. İnsan Kaynakları fonksiyonuna bağlı olarak çalışan kültür yönetimini içeren pozisyonlar, ayrı bir C-Seviye koltuk olarak hayatımıza girebilir. Tüm kurumlar, bu rekabetçi ortamda güçlü bir kültür inşa edebilmiş yapıların hayatta kalabildiğini ve istikrarlı bir şekilde büyümeye devam ettiğini deneyimledi. İleriye dönük olarak, Chief People Officer pozisyonlarının paralelinde, Chief Culture Officer koltukları oluşturulabilir. Bir iç danışmanlık merkezi gibi konumlanan, kültürü ölçümleyen, denetleyen ve gelişimi için projeler kuran yeni liderlik rolleri ile karşılaşmamız olası. Tüm C-Seviye pozisyonlar, ekipleri ile birlikte tek bir hedef için koşarlar: Finansal Sonuçlar. Ancak bunun tek başına yeterli ya da sürdürülebilir olmadığını özellikle pandemi sonrası dönemde izledik. Yeni açılan rollerdeki en önemli hedef ise, başarılı finansal sonuçları sürdürülebilir ve istikrarlı kılmak için olacaktır.
EN YENİ C-LEVEL POZİSYONLAR
Yönetim Danışmanı Canan Duman, Yeni C-level pozisyonların, şirketlerin dinamik piyasa koşullarına uyum sağlaması ve uzun vadeli başarı getirmesi açısından kritik öneme sahip olduğunu belirterek, "Bu yeni liderlik rolleri, şirketlerin yenilikçi ve stratejik bir yaklaşımı benimsemelerini gerektirir" diyor. Bu pozisyonların, teknolojik ilerlemeler, uzaktan çalışma trendleri ve müşteri odaklı yaklaşımlar gibi dinamik değişen iş dünyasında önemli rol oynayacağına işaret eden Duman, "Bu kadar çok yeni C-level pozisyonunun ortaya çıkması, iş dünyasında çeşitli faktörlerin değişim ve evrim geçirdiğine işaret ediyor. C-level pozisyonlarının artması, şirketlerin bu değişikliklere ayak uydurmak için yeni liderlik rollerine ihtiyaç duyduğunu gösteriyor" diye konuşuyor.
Duman dikkat çeken ve gelecekte sıkça göreceğimiz yeni C-level pozisyonları ise şöyle sıralıyor:
Chief Innovation Officer (CINO): Bu pozisyon, şirketlerin yenilikçi yaklaşımlarını ve stratejik inovasyon projelerini yönetir. Teknolojik ilerlemeler ve rekabet avantajı sağlamak için kritik bir rol oynar.
Chief Technology Officer (CTO): Teknoloji stratejilerini ve uygulamalarını yönetir. Teknolojik dönüşüm ve veri analitiği konularında liderlik sağlar.
Chief Information Officer (CIO): Bilgi teknolojilerini ve sistemlerini yönetir. Veri stratejilerini ve yapay zeka uygulamalarını etkin bir şekilde kullanabilmek için önemlidir.
Chief Data Officer (CDO): Veri yönetimi ve analitiği konusunda sorumludur. Veri tabanlı karar alma süreçlerini optimize eder ve şirketin veri stratejilerini koordine eder.
Chief Sustainability Officer (CSO): Sürdürülebilirlik ve çevre politikalarını yönetir. Şirketin sosyal sorumluluğunu ve çevre dostu uygulamalarını geliştirir.
Chief Information Security Officer (CISO): Bilgi güvenliği ve siber güvenlik konularında sorumludur. Şirketin verilerini ve sistemlerini tehditlere karşı korur.
Chief Digital Transformation Officer (CDTO): Teknolojik dönüşüm stratejilerini ve uygulamalarını yönetir. Şirketin dijitalleşme sürecini koordine eder ve yenilikçi çözümler geliştirir.
Chief Remote Work Officer (CRWO): Uzaktan çalışma politikalarını ve uygulamalarını yönetir. Çalışanların verimliliğini ve iş tatminini artırmak için stratejiler geliştirir.
Chief Customer Experience Officer (CCXO): Müşteri deneyimini optimize eder ve müşteri memnuniyetini artırır. Müşteri geri bildirimlerini analiz eder ve müşteri odaklı stratejiler geliştirir.
Chief Sustainability and Social Responsibility Officer (CSSRO): Sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk politikalarını yönetir. Şirketin çevre dostu ve sosyal sorumluluk projelerini koordine eder.
Chief Innovation and R&D Officer (CIRDO): Araştırma ve geliştirme (R&D) faaliyetlerini yönetir. Yenilikçi projeler ve ürünler geliştirir ve şirketin yenilikçi potansiyelini artırır.
Chief Cybersecurity Officer (CCSO): Siber güvenlik stratejilerini ve uygulamalarını yönetir. Şirketin verilerini ve sistemlerini tehditlere karşı korur.
"Şirketlerin yönetim paradigması değişiyor"
Ali TUNCEL/ T4 People Analytics Bilgi Teknolojileri CEO'su
Şirketlerin yönetim paradigması değişiyor. Artık şirketler yalnızca finansal performans ve operasyonel verimlilik değil, çalışan deneyimi, sürdürülebilirlik, yapay zekâ ve veri odaklı stratejilere göre yönetiliyor. Dikey uzmanlaşmanın arttığını görüyoruz. Genel yöneticilik anlayışının yerini, belirli alanlarda derin uzmanlaşma alıyor. Geleneksel CEO, CFO ve CHRO gibi rollerin yanında, her fonksiyon için daha fazla uzmanlaşmış C-Level pozisyonları ortaya çıkıyor. Rekabet avantajı artık farklı dinamiklere dayanıyor: Geçmişte finansal yönetim ve operasyonel verimlilik ön plandayken, günümüzde kültür, teknoloji, veri ve çalışan bağlılığı gibi faktörler şirketlerin başarısını belirliyor. Bu yüzden yönetim seviyesinde de çeşitlilik artıyor. Yeni C-level poziyonlar içinde en çok dikkatimi çekenler şunlar:
Chief AI Officer (CAIO- Yapay Zeka Başkanı): Yapay zekanın karar alma süreçlerinde kritik bir rol üstlenmesiyle birlikte şirketlerin bu alanı üst düzeyde sahiplenmesi kaçınılmaz hale geldi. AI stratejisinin yönlendirilmesi, etik kullanım ilkeleri ve organizasyon genelinde entegrasyonu için CAIO pozisyonu giderek yaygınlaşıyor.
Chief People & Culture Officer (CPCO- İnsan ve Kültür Başkanı): Geleneksel CHRO rolünün ötesine geçerek çalışan deneyimi, kültürel dönüşüm ve esenlik odaklı yeni nesil İK yönetimini şekillendiren bir rol haline geldi. İş dünyasında yetenek çekme ve tutundurma yarışında, kültürel uyum ve bağlılık en kritik unsurlar haline geldiği için bu rol önem kazanıyor.
Chief Data & Analytics Officer (CDAO- Veri ve Analitik Başkanı): Veri odaklı karar alma, yapay zeka destekli içgörülerin stratejik kullanımını artırıyor. Şirketlerin yalnızca veri toplamaktan öte, bunu rekabet avantajına dönüştürebilmesi için bu rol kritik hale geldi.
Chief Automation Officer (CAO- Otomasyon Başkanı): İş süreçlerinde otomasyonun artmasıyla, robotik süreç otomasyonu (RPA) ve AI destekli operasyonları yöneten C-Level bir rolün yaygınlaşması muhtemel.
Chief Well-being Officer (CWO- Esenlik Başkanı): Çalışan bağlılığı ve verimliliğin sürdürülebilmesi için iş-yaşam dengesi, mental sağlık ve genel refah artık üst yönetim seviyesinde ele alınacak.
Chief Purpose Officer (CPO- Amaç ve Sürdürülebilirlik Başkanı): Şirketlerin sadece kârlılığı değil, sosyal etki ve sürdürülebilirliği de yönettiği bir dönemde, markaların toplumsal misyonlarını yönetmek için böyle bir pozisyonun öne çıkması beklenebilir.