İhracatta yeşil dönüşüme destek

Ticaret Bakanlığı “Yeşil Mutabakat Uyum Projesi Desteği” ile şirketlerin sürdürülebilirlik yolunda alacakları danışmanlık hizmeti ile diğer sürdürülebilirlik giderlerini, beş yıl süresince yüzde 50 oranında ve toplamda 13 milyon 645 bin liraya kadar destekliyor. Pazar Giriş Belgesi Desteği, Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi UR-GE Proje Desteği de bunların arasında…
05.05.2025 10:47 GÜNCELLEME : 05.05.2025 10:47

HÜLYA GENÇ SERTKAYA / Dış ticaretin kuralları "sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm" olarak yeniden yazılıyor. Gümrük Birliği Anlaşması ve Türkiye'nin toplam ihracatı içinde yüzde 40'ın üzerinde pay alan Avrupa Birliği ile gelecek dönemde ihracatının olumsuz etkilenmemesi için Avrupa Yeşil Mutabakata uyum sürecinin hızlandırılması gerekiyor. Yeşil dönüşüm sürecinden en hızlı ve en fazla etkilenen sektörlerin ise, AB tarafından Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması (SKDM) kapsamında belirlenen demir-çelik, çimento, alüminyum, gübre, elektrik ve hidrojen ile tekstil ve hazır giyim olması öngörülüyor. Türkiye'nin ihracatının dönüşüm sürecinden olumsuz etkilenmemesi ve ihraç pazarlarını kaybetmemesi noktasında yeşil dönüşüm destekleri önem taşıyor. Ticaret Bakanlığı'nın Responsible® Programı adı altında uyguladığı "Yeşil Mutabakat Uyum Projesi Desteği" ile ihracatçı firmaların Avrupa Yeşim Mutabakatı kapsamında kurumsal sürdürülebilirlik odaklı dönümlerinin sağlanabilmesi için farkındalık oluşturulması, mevcut durumun iyileştirilmesine yönelik yol haritasının belirlenmesi, şirketlerin ulusal ve uluslararası fonlara erişimlerinin kolaylaştırılması hedefleniyor. Ticaret Bakanlığı'nın verdiği destekler arasında Pazar Giriş Belgesi desteği, Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi UR-GE Proje Desteği gibi yeşil dönüşüm hedeflerine ulaşılmasına yönelik başka destekler de bulunuyor. Yeşil Mutabakat Eylem Planı'nın koordinasyonunu yürüten Ticaret Bakanlığı, geçtiğimiz günlerde tüm yeşil dönüşüm desteklerinin tek platformda görüldüğü "Yeşil Dönüşüme Yönelik Hedeflere Erişimde Kullanılabilecek Finansman İmkanı" belgesini güncelledi. Şimdi de yeşil dönüşüm kapsamında özel sektöre yönelik uluslararası finansman imkanlarına ilişkin bir belge hazırlıyor…PARA Dergisi'ne açıklamalarda bulunan Ticaret Bakanı Ömer Bolat, başta yeşil dönüşüm olmak üzere ihracat desteklerini anlattı.

DESTEK MİKTARI 25.5 MİLYAR LİRA

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Bakanlık olarak, sürdürülebilir ihracat hedefi doğrultusunda katma değerli, inovatif, teknoloji yoğun ürünlerin ihracatını artırarak ürün ve pazar çeşitliliğini sağlamak için ihracatçı firmaları, fuar desteklerinden tasarıma, TURQUALITY'den Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi (Ur-Ge) projeleri ve e-ihracata, Küresel Tedarik Zinciri Yetkinlik Projesi Desteği (KTZ) projelerinden sektörel ve genel nitelikli ticaret heyetlerine kadar geniş yelpazede desteklediklerini söyledi. 2023 yılında ihracatçılara sundukları 9.2 milyar liralık destek tutarını, 2024 yılında 16.2 milyar liraya, 2025 yılında 25.5 milyar liraya çıkarttıklarını kaydetti.

YEŞİL İHRACAT DESTEKLERİ

Bakan Bolat, Ticaret Bakanlığı olarak ihracatçı firmalarla Yeşil Mutabakata uyum sürecinde birlikte yürümek, onlara dönüşüm sürecinde nasıl ilerleyecekleri konusunda kılavuzluk ve yoldaşlık etmek istediklerinin altını çizdi. Bu kapsamda tüm ihracatçı firmaların kaynak, süreç ve enerji verimliliği, dijitalleşme gibi konularda ihtiyaç duyabilecekleri farkındalık, yol haritası, ihtiyaç analizi ile yöntem ve hedeflerin belirlenmesi amacıyla yaptıkları çalışmalar neticesinde kapsamlı bir danışmanlık destek paketi sunan "Yeşil Mutabakata Uyum Projesi Desteğini" hayata geçirdiklerini dile getirdi.

Bolat, Responsible® Programı adı altında uygulanacak olan Yeşil Mutabakata Uyum Projesi Desteği ile şirketlerin kurumsal sürdürülebilirlik odaklı dönüşümü sağlayabilmesi için farkındalığın sağlanması, mevcut durum analizinin yapılması, yeşil dönüşümlerine yönelik yol haritasının oluşturulması ve çeşitli finansal kaynaklara erişimin kolaylaştırılmasının hedeflendiğini söyledi. Bu programın sadece büyük ölçekli firmaları değil, özellikle KOBİ'leri ve büyük şirketlerin tedarikçileri olan küçük ve orta ölçekli işletmeleri de hedeflediğini vurgulayan Bolat, amaçlarının tüm ihracatçı firmaları yeşil dönüşüm sürecine dahil etmek ve onların Avrupa Yeşil Mutabakatı'na uyum sağlayarak sürdürülebilir bir ekonomik yapıya geçişlerini desteklemek olduğunu söyledi.

13 MİLYON 645 BİN LİRAYA KADAR DESTEK

Şirketlerin destekten faydalanabilmesi için üretici ve ihracatçı firma olmaları ve son üç yılda toplam 300 bin dolar tutarında ihracat yapması gerekiyor. Programa kabul edilen şirketlerin sürdürülebilirlik yolunda alacakları danışmanlık hizmeti ile kapsama alınacak diğer sürdürülebilirlik giderleri, beş yıl süresince yüzde 50 oranında ve toplamda 13 milyon 645 bin liraya kadar destekleniyor.

Responsible® Programı kapsamında Ticaret Bakanlığı'nca akredite edilmiş danışman firmalar, halen yararlanıcı firmalar nezdinde vizyon, çevre, sosyal ve yönetişim kriterleri temelinde mevcut durum analizi çalışmalarını yürütüyor. Çalışmanın tamamlanmasıyla, firmaların yeşil dönüşüm yolunda güçlü olduğu alanlar ile geliştirilmesi gereken alanlar tespit edilecek ve bu alanların iyileştirilmesine yönelik projelerden sürdürülebilirlik yol haritası oluşturulacak.

Bu arada, özel sektöre yönelik destekler "Yeşil Dönüşüme Yönelik Hedeflere Erişimde Kullanılabilecek Finansman İmkanları" belgesi, Yeşil Mutabakat Eylem Planı'nın koordinasyonunu yürüten Ticaret Bakanlığı'nın internet sayfasında yayımlanıyor. Belge, her üç ayda bir güncellenmekte olup, yeni versiyonunun Şubat ayı içinde yayımlandı.

Bolat'ın açıklamalarına göre danışmanlık hizmeti sonucunda oluşturulacak dönüşüm projeleri için ilgili finansman mekanizmalarına "Responsible" web sayfası üzerinden yönlendirme yapılıyor. Ayrıca, Yeşil Mutabakat sürecine ilişkin her türlü bilginin yer aldığı, şirketlerin merak ettikleri konularda Bakanlığın uzmanlarına danışabilecekleri ve destek kapsamındaki şirketlerin tüm danışmanlık süreçlerini yürütebilecekleri portal "responsible.gov.tr" adresinden erişime açıldı.

ÖZELLİKLİ KREDİLER PROGRAMLARI

Türk Eximbank'ın yeşil finansman çerçevesinde özellikli krediler programları bulunuyor. Bu çerçevede, Dünya Bankası (IBRD) Yeşil İhracat Destek Projesi, Asya Altyapı Yatırım Bankası (AIIB) Yeşil Altyapı Destek Kredisi, Avrupa Konseyi Kalkınma Bankası (CEB) Kredisi, Asya Altyapı Yatırım Bankası (AIIB) Deprem Destek Kredisi, İslam Kalkınma Bankası (İKB) Fonu aktif olarak kullanılan krediler.

Yeşim Mutabakata Yönelik Finansman İmkanları Belgesi'ne göre; IBRD Yeşil İhracat Destek Projesi'nde başvuru yapacak kredi kullanıcısının ana faaliyetinin SKDM sektörleri arasında olması veya çevresel ürün üreticisi olması gerekiyor. AIIB Yeşil Altyapı Destek Kredisi'nden ihracat odaklı firmalar, CEB Kredisi'nden, sadece KOBİ'ler faydalanabiliyor. AIIB Deprem Destek Kredisi'nden 6 Şubat 2023 depreminden etkilenen 11 ilde üretim tesisi bulunan ihracatçı firmalar yararlanabiliyor.

İKB Fonu ise kaynak kapsamında yeşil yatırım harcamaları veya deprem bölgesi firmalarının yatırım harcamalarını finanse ediyor. Firmalar bağlı bulundukları Türk Eximbank Şubesi veya İhracat Destek Hizmetleri Merkezi aracılığı ile başvurularını iletebiliyor.

ULUSLARARASI FON KURULUŞLARI YENİ KAYNAKLAR AYIRIYOR

Ticaret Bakanı Bolat, Türk Eximbank'ın, AB Yeşil Mutabakat uyumu kapsamında 2026'da başlayacak olan sınırda karbon vergisi uygulamasına ihracatçıları hazırlamak amacıyla "sürdürülebilirliği" stratejisinin merkezine aldığını vurguladı. Türkiye'nin yeşil dönüşüm ve iklim değişikliğiyle mücadeledeki kararlılığı, bu alanlarda yapılacak çalışmaların rekabetçiliği artırması ve güvenli bir yatırım ortamı sağlamasının, uluslararası fon kuruluşlarının Türkiye'ye yeni kaynaklar ayırmaya başlamasını sağladığını belirten Bolat, şunları kaydetti:

"Türk Eximbank ihracatçıların yeşil dönüşümünü uygun finansman koşulları ile desteklemek üzere başarılı yurt dışı borçlanma işlemleri gerçekleştirdi. İhracatçılara sunulan yurt dışı kaynaklı fonlar ekonomimize olan güvenin en önemli göstergelerinden."

İSLAM KALKINMA BANKASI'NDAN KAYNAK TEMİN EDİLECEK

2024 yılında özellikle Asya Altyapı Yatırım Bankası ve Dünya Bankası'nın garantileri, Hazine ve Maliye Bakanlığı karşı-garantisi altında 10 yıl vadeli toplam 1.4 milyar dolar tutarında kaynak sağlandığına dikkat çeken Bolat, bu kaynaklar ile ihracatçıların yenilenebilir enerji üretimi ve enerji tasarrufuna yönelik yatırımları desteklenerek karbon emisyonlarını azaltmalarının sağlandığını belirtti.

Bolat, Asya Altyapı Yatırım Bankası'ndan temin edilen kaynağın bir bölümünün 6 Şubat 2023 depreminden etkilenen illerde yerleşik bulunan ihracatçıların üretim tesislerinin yeniden inşası amacıyla tahsis edildiğinin altını çizdi.

2024 yılında temin edilen fonların kullandırımı devam ederken çeşitli uluslarüstü kurumlarla çalışmaların devam ettiğini belirten Bolat, kaynak temin edilecek kurumlardan birinin de İslam Kalkınma Bankası olduğunu söyledi. 2025 yılında İslam Kalkınma Bankası'ndan kaynak sağlanarak faizsiz bankacılık ürünlerini tercih eden firmaların yeşil dönüşüm yatırımlarının desteklenmesinin planlandığını kaydetti.

18 MİLYAR DOLARLIK YENİ KAYNAK

Dünya Bankası'nın, Türkiye için hazırlanan ve üretkenlik artışı, istihdam, daha iyi kamu hizmeti sunumu ile doğal afetlere karşı dirençliliğe odaklanan yeni Türkiye Ülke İşbirliği Çerçevesi'ni (CPF) onaylamış olduğunu anımsatan Bolat, bu çerçevenin 2024-2028 mali yılı dönemini kapsayacağını kaydetti. CPF'nin, Türkiye ile Dünya Bankası Grubu kuruluşları (Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası, Uluslararası Finans Kurumu ve Çok Taraflı Yatırım Garanti Ajansı) arasındaki güçlü ve giderek büyüyen iş birliğini yansıttığını belirten Bolat, "Dünya Bankası Grubu, halihazırda 17 milyar dolar tutarındaki ülke portföyüne ek olarak, bu CPF dönemi kapsamında 18 milyar dolarlık yeni bir kaynak sağlamayı öngörüyor" dedi.

TÜRKİYE, EBRD'NİN EN BÜYÜK YATIRIM DESTİNASYONU

Bolat, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası'nın (EBRD), 2023'te Türkiye'ye toplam 2.5 milyar euro değerinde yatırım yapmış olup, bu yatırımların yüzde 58'inin yeşil dönüşüm projelerine, kalan önemli bir kısmının ise deprem bölgesine yönelik projelere ayrıldığını kaydetti.

Bolat, "EBRD Başkanı Odile Renaud-Basso'nun açıklamalarına göre, Türkiye 2024 yılında da EBRD'nin en büyük yatırım destinasyonu olmaya devam etti. Ayrıca EBRD, Yeşil Ekonomi Finansman Paketi kapsamında, bankalar aracılığıyla yeşil yatırımları desteklemek üzere 750 milyon euro'luk bir finansman ayırdı. Bu kapsamda, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası'na tahsis edilen 100 milyon euro başta olmak üzere, birçok bankaya yeşil dönüşümün finansmanına yönelik fon sağlandı. Ayrıca, EBRD'nin 2024-2029 stratejisinde, Türkiye için belirlenen stratejik öncelikler arasında 'Yeşil ekonomiye geçiş çabalarının yoğunlaştırılması ve Türkiye'nin iklim hedeflerinin gerçekleştirilmesinin desteklenmesi' yer almakta" diye konuştu.

Öte yandan Bolat, yeşil dönüşüm kapsamında özel sektöre yönelik uluslararası finansman imkanlarına ilişkin bir belge hazırlandığını belirterek, bu belgenin Şubat ayı sonunda Bakanlığın internet sayfasında yayımlanmasının hedeflendiğini kaydetti.

YEŞİL DÖNÜŞÜM İÇİN FİNANSMAN İMKANLARI

Yeşil Dönüşüme Yönelik Hedeflere Erişimde Kullanılabilecek Finansman İmkanları" belgesi 12 Şubat itibarıyla yenilendi. Her üç ayda bir güncellenecek belgeden, yeşil dönüşüm finansmanına yönelik birkaç örnek paylaşalım. Belgeye göre; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, "Atık su Arıtma Tesisi Enerji Teşviki, Sanayide Yeşil Dönüşüm Projesi, IPA III-Pencere 3: Yeşil Gündem ve Sürdürülebilir Bağlantısallık" desteklerinin koordinatörlüğünü yapıyor. Atıksu Arıtma Tesisi Enerji Teşviki kapsamında, atıksu arıtma tesisinde kullanılan elektrik enerjisi tutarının vergiler ve kesintiler hariç yüzde 50'sine kadar geri ödeme yapılmakta olup, ayrıca ileri arıtma teknikleri ile arıtmış oldukları arıtılmış atıksuyunu yeniden kullanan bütün tesisler, yeniden kullanım oranlarına göre yüzde 100'e kadar enerji teşvikinden faydalanabiliyor. Teşvik için, yönetmelik kapsamında ""Atıksu Arıtma Tesisi Enerji Teşviki Geri Ödeme Belgesi" almış tesisler tarafından her yıl 1 Ocak-30 Nisan arası başvuru yapılabiliyor. Bakanlığın koordinatörlüğünü üstlendiği bir diğer program Sanayide Yeşil Dönüşüm desteği. Bu destek ile üretimlerini çevre, enerji ve kaynak verimliliği açısından en temiz tekniklerle (MET'ler) gerçekleştiren sanayi tesisleri için "Sanayide Yeşil Dönüşüm Belgesi" düzenlenerek; çevre yatırımlarında fonlardan faydalanmaları, ihracatta eşit şartlarda rekabet etmelerine olanak sağlaması, faaliyetleri esnasında çevreci yaklaşımda oldukları belgelenmiş olacak. Endüstriyel Emisyonların Yönetimi Yönetmeliği 14 Ocak 2025 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanmış olup, 1 Aralık 2025'ten itibaren yürürlüğe girecek. Yürürlük tarihinden itibaren tesisler SYD belgesi alabilecekler-Türkiye'de Sanayi Emisyonlarının Azaltımı Projesi Finansman ihtiyacı için başvurular: Eylül 2024-2027 döneminden itibaren Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası üzerinden yapılabiliyor.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü, yeşil dönüşüm finansman imkanları çerçevesinde değerlendirilecek Mesleki Eğitim Kursları, Çalışanlara Yönelik Mesleki Eğitim Kursları, İşbaşı Eğitim Programı'nın koordinatörlüğünü yürütüyor.

YENİ NESİL DESTEK MEKANİZMALARI HAZIRLANDI

Bolat, Ticaret Bakanlığı olarak, KOBİ'ler başta olmak üzere, firmalara yönetim ve üretim süreçlerinde, bilgi aktarımı, teknolojik dinamizm ve tasarım gücü dahil ihracat ile ilgili her açıdan beceri kazandıracak destekler sağladıklarını söyledi. 18 Ağustos 2022'te yürürlüğe giren "5973 Sayılı İhracat Destekleri Hakkında Karar" ile mevcut destek programların mevzuatını daha anlaşılır, yalın ve esnek hale getirdiklerini vurgulayan Bolat, aynı zamanda, güncel gelişmelere uyum sağlayan, yenilikçi ve esnek bir sistematiğe sahip yeni nesil destek mekanizmaları hazırladıklarını kaydetti. Bu yeni karar ile destek oranlarını da sadeleştirdiklerini, desteklere yönelik yüzde 50 ya da yüzde 75 olmak üzere iki temel oran belirlediklerini aktardı. Bolat, "Böylece, ihracata yönelik mevcut ve yeni destek programlarımızı bütüncül olarak tek bir çatı altında birleştirdik. Ayrıca, Karar ile hem mevcut desteklerimizi güçlendirdik hem de ihracatçılarımızın talepleri ve ihtiyaçları doğrultusunda yeni destek mekanizmaları yürürlüğe koyduk" dedi.

Bakan Bolat, yeşil dönüşüme yönelik hedeflere erişimde kullanılabilecek finansman imkanlarının da aralarında bulunduğu, Ticaret Bakanlığı'nın 2025'te uygulayacağı destekleri de PARA Dergisi'ne anlattı.

PROJE BAŞINA 761 BİN 17 LİRAYA KADAR DESTEK

Pazara Giriş Projesi Hazırlama Desteği kapsamında ihracat ile yeni tanışan veya ihracat gerçekleştiren ancak gelişime ihtiyaç duyan firmaların hedef pazar seçimi, müşteri segmentasyonu, dağıtım kanalı oluşturma ve stratejik pazarlama gibi konularda alacakları danışmanlıkları desteklenerek, yurtdışı pazarlara girişte daha stratejik bir şekilde hareket etmeleri, pazara girişin her adımına verdikleri destekleri daha etkin bir şekilde kullanmaları sağlanıyor.

Bu kapsamda ihracatçı şirketlere pazara giriş projesi hazırlık sürecine dair alacakları danışmanlık ve rapor giderleri yüzde 50 oranında ve 2025 yılı itibarıyla proje başına 761 bin 17 liraya kadar destekleniyor.

PAZARA GİRİŞ BELGELERİNE DESTEK

Pazara Giriş Belgesi Desteği ile firmaların yurt dışı pazarlara girişte zorunlu olan veya avantaj sağlayan ve ürünlerinin çevre, kalite ve insan sağlığına yönelik teknik mevzuatlara uyum sağlamasını teminen ihtiyaç duydukları pazara giriş belgelerine dair harcamaları desteklenmeye devam ediyor. Aynı genelge kapsamında ilaç ve tıbbi cihaz ruhsatlandırma ve kayıt işlemlerine ilişkin giderler de destekleniyor.

Ticaret Bakanlığı'nın yeşil dönüşüme yönelik hedeflere erişimde kullanılabilecek finansman imkanları arasında bulunan bu destek kapsamında, ihracatçı şirketlerinin pazara giriş belgeleri ile ruhsatlandırma ve kayıt işlemlerine ilişkin giderleri yüzde 50 oranında ve 2025 yılı itibarıyla şirket başına yıllık 15 milyon 260 bin 421 liraya kadar destekleniyor.

FAALİYET BAŞINA 379 BİN 455 LİRAYA KADAR DESTEK

Yurt Dışı Pazar Araştırması Desteği ile şirketlerin yeni pazarlara girişte gerçekleştirdikleri yurt dışı pazar araştırması faaliyetlerine ilişkin ulaşım ve konaklama giderleri destekleniyor. Bu kapsamda ihracatçı şirketler tarafından gerçekleştirilen yurt dışı pazar araştırması faaliyetine ilişkin ulaşım ve konaklama giderleri yüzde 50 oranında ve 2025 yılı itibarıyla faaliyet başına en fazla 379 bin 455 liraya kadar destekleniyor. Ayrıca "Kadın Girişimci-Temel Tanımlar ve Genel Kurallar" standardına sahip şirketlerin hedef ülkelerde gerçekleştirecekleri yurt dışı pazar araştırması faaliyetlerinde destek oranı yüzde 70 olarak uygulanıyor.

Markalaşmanın ilk adımı olarak şirketlerin yurt içi marka tescil belgesine sahip oldukları markalarının yurt dışında tescili ve korunmasına ilişkin giderler yüzde 50 oranında ve 2025 yılı itibarıyla yıllık 2 milyon 860 bin 670 liraya kadar Yurtdışı Marka Tescil Desteği ile desteklemeye devam ediliyor.

ÜST LİMİT 57 MİLYON 232 BİN 379 LİRA

Küresel Tedarik Zinciri Desteği ile şirketlerin küresel tedarik zincirlerine katılım süreçlerinde ihtiyaç duydukları ürün geliştirme, test analiz, doğrulama, kalite kontrol ve ölçme amaçlarına hizmet edecek makine, ekipman, donanım alımları, Bakanlıkça uygun bulunan yazılım alım ve güncellemeleri, Bakanlıkça uygun görülen konularda gerçekleştirilen eğitim, danışmanlık hizmetlerine ait giderleri ile küresel tedarik zincirine yönelik olarak yurt dışı ana sanayiye orijinal parça üreten ve/veya tedarik eden şirketlerin Türkiye'de üretilen ürünlerinin pazarlandığı yurt dışı depo kira gideri ile depolama hizmetlerine ilişkin giderleri destekleniyor.

Bu kapsamda 2025 yılı için Küresel Tedarik Zinciri Yetkinlik Projesi kapsamında yer alan harcamalar için destek üst limiti 57 milyon 232 bin 379 lira olmakla birlikte şirketlerin yurt dışı depo kira gideri ile depolama hizmet giderleri yıllık en fazla 15 milyon 260 bin 421 liraya kadar destekleniyor.

Bakanlığın koordinasyonunda iş birliği kuruluşlarınca gerçekleştirilen sektörel ticaret heyeti ve alım heyeti faaliyetleri, ihracatın artırılması, yeni pazarlar bulunması ve ülkenin ekonomik ve ticari açıdan tanıtımı amacıyla sektörel ticaret heyeti ve alım heyetlerine ilişkin destek kapsamında desteklenmeye devam ediliyor.

Bu kapsamda 2025 yılı için sektörel ticaret heyeti faaliyetine ilişkin giderler (faaliyet başına) için destek üst limiti 5 milyon 721 bin 340 lira olmakla birlikte alım heyeti faaliyetine ilişkin giderler (faaliyet başına) için destek üst limiti 4 milyon 768 bin 485 lira olarak uygulanıyor.

UR-GE PROJE DESTEĞİ

Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi (UR-GE) Proje Desteği ile firmaların sürekli ve düzenli ihracat yapabilmelerini teminen muhtelif sektörlerdeki işbirliği kuruluşlarının organizasyonunda yürütülen UR-GE projelerine destek sağlanıyor. UR-GE projeleri kapsamında kümelenme anlayışı ve proje yaklaşımı çerçevesinde; işbirliği kuruluşlarının proje kapsamındaki ihtiyaç analizi, eğitim, danışmanlık, tanıtım, istihdam, yurt dışı pazarlama, alım heyeti ve sanal yurtdışı pazarlama faaliyetleri destekleniyor.

Yeşil dönüşüme yönelik hedeflere erişimde kullanılabilecek finansman imkanları arasında yer alan bu destek kapsamında işbirliği kuruluşlarının UR-GE projelerine ilişkin ihtiyaç analizi, eğitim, danışmanlık ve tanıtım faaliyetlerine yönelik giderleri yüzde 75 oranında ve 2025 yılı itibarıyla proje bazında 22 milyon 891 bin 687 liraya kadar; 2025 yılı itibarıyla UR-GE projeleri kapsamında düzenlenecek azami 10 adet yurt dışı pazarlama faaliyetine ilişkin ulaşım, konaklama, tanıtım ve organizasyona dair giderleri faaliyet başına 9 milyon 536 bin 972 liraya, azami 10 adet alım heyeti faaliyetine ilişkin ulaşım, konaklama, tanıtım ve organizasyona dair giderler faaliyet başına 5 milyon 721 bin 340 liraya kadar yüzde 75 oranında destekleniyor.

BEŞ YIL SÜRESİNCE YÜZDE 50 DESTEK

İhracat Konsorsiyumu Desteği ile KOBİ'lerin ortak hareket ederek sinerji yaratarak ürünlerini küresel pazarlara ihraç etmeleri hedefleniyor. Bu çerçevede İhracat konsorsiyumu statüsü verilen şirketlerin pazarlama, pazar araştırması, rapor satın alma, danışmanlık ve eğitim faaliyetlerine ilişkin giderleri beş yıl süresince yüzde 50 oranında ve 2025 yılı itibarıyla yıllık 38 milyon 154 bin 217 liraya kadar destekleniyor.

Pazara Giriş Rapor Desteği kapsamında iş birliği kuruluşlarının yurt dışına yönelik pazara giriş stratejileri ile eylem planlarının oluşturulabilmesi ve üyesi şirketlerle paylaşılmak amacıyla satın aldıkları sektör, ülke, yurt dışında yerleşik şirket veya marka odaklı rapor giderleri yüzde 50 oranında ve 2025 yılı itibarıyla yıllık 11 milyon 444 bin 788 liraya kadar destekleniyor.

FAİZ GİDERİ DE KAPSAMDA

Eximbank'ın Uyguladığı Faiz Oranı ile CIRR (Referans Ticari Faiz Oranları) Arasındaki Farkın Desteklenmesi ve Eximbank İhracat Kredi Sigortası Tazmin Desteği kapsamında Eximbank tarafından kullandırılan orta ve uzun vadeli yatırım malı niteliğindeki mal ihracatı alıcı kredilerinde; Eximbank'ın uyguladığı faiz oranı ile CIRR (Referans Ticari Faiz Oranları) arasındaki farka tekabül eden faiz giderinin tamamı da Ticaret Bakanlığı'nca destekleniyor. Böylelikle, ihraç ürünlerin daha uygun finansman kaynakları ile cazip hale getirilmesi, Eximbank'ın sigortalama işlemlerini daha cesur bir şekilde yürütebilmesi ve söz konusu sigorta işlemlerinin daha önce giremediği pazar ve projelerde gerçekleştirebilmesi amaçlanıyor.

ORAN YÜZDE 75'E KADAR ÇIKIYOR

Yurt Dışı Fuar Desteği kapsamında, fuarlara katılımlar önceden belirlenen desteğe esas tutar üzerinden yüzde 50 oranında destekleniyor. Fuarların, Ticaret Bakanlığı'nca belirlenen hedef ülkelerde gerçekleşmesi durumunda yüzde 70'e çıkan destek oranı hem hedef ülkede katılım gösteren hem de Bakanlık tarafından belirlenen hedef sektörlerde iştigal eden şirketler için yüzde 75'e çıkıyor. Ayrıca ihracatı teşvik amacıyla mikro ve küçük işletmeler de hedef ülke ve sektör ayrımı yapılmaksızın yüzde 75 oranında destekleniyor.

Yurt Dışı Fuar katılımları Ticaret Bakanlığı'nca yetkilendirilmiş bir organizatör vasıtasıyla yurt dışı fuar organizasyonu çerçevesinde veya bireysel katılım olarak gerçekleştirilebiliyor. Destek kapsamındaki yurt dışı fuar organizasyonları ve bireysel katılımı desteklenen fuarlar internet sayfasında yayınlanmakta olup şirketler fuar başlangıcından bir ay öncesine kadar Destek Yönetim Sistemi (DYS) üzerinden başvurarak ''Bireysel Katılımı Desteklenen Fuarlar Listesi'ne" yönelik fuar ekleme talebinde bulunabilir. Fuar talebi Bakanlık tarafından incelenerek uygun görülmesi halinde ilgili listeye ekleniyor.

2025 yılı için yurt dışı fuar katılım destekleri üst limitleri genel nitelikli fuarlar için 571 bin 290 lira, sektörel nitelikli fuarlar için 952 bin 853 lira ve prestijli fuarlar için 2 milyon 860 bin 670 lira. Ayrıca Yurt Dışı Fuarlar kapsamında organizatörlerin Bakanlık tarafından uygun görülen tanıtım faaliyetleri yine Bakanlık tarafından önceden belirlenen fuarlar için yüzde 75 oranında 7 milyon 629 bin 156 liraya, bu kapsam dışında kalan fuarlar ise yüzde 50 oranında ve 3 milyon 813 bin 523 liraya kadar destekleniyor.

Yurt Dışı Fuar desteklerinden faydalanabilmek için katılımcı ve organizatörlerin fuar bitiminden itibaren üç ay içerisinde DYS üzerinden başvuruda bulunmaları gerekmekle birlikte fuar katılımcıları bir takvim yılı içinde beş fuar desteğinden mikro ve küçük işletmeler ise 10 fuar desteğinden faydalanabiliyor.

ÜÇ FUARA KADAR DESTEK VAR

Yurt İçi Fuar Desteği kapsamında desteklenecek fuarlar ise 5973 Sayılı Karar hükümleri çerçevesinde belirleniyor ve yine internet sayfasında yayınlanıyor. Yurt İçi Fuar katılımcıların yer kirası ve stant giderleri yüzde 50 oranında 2025 yılı için 303 bin 563 liraya kadar destekleniyor. Destek kapsamındaki fuarlara ilişkin organizatörlerce yapılan tanıtım faaliyetleri ise 2025 yılında yurt dışı tanıtım faaliyetleri için yüzde 50 oranında ve 5 milyon 721 bin 340 liraya, yurt içi tanıtım faaliyetleri ise yüzde 50 oranında ve 1 milyon 905 bin 707 liraya kadar destekleniyor. Yurt içi fuar katılımcılarının bir takvim yılı içinde üç adet fuar katılımları desteklenmekte olup gerek katılımcı gerek organizatör desteğinden faydalanabilmek için şirketlerin fuar bitiminden itibaren üç ay içerisinde destek başvurusunda bulunmaları gerekiyor.

ULUSLARARASI MARKALAŞANIN YANINDA

Ticaret Bakanlığı, uluslararası markalaşma ve tasarım odaklı ihracat kapasitelerini geliştirmeye yönelik olarak şirketlere önemli destekler sunuyor.

Türkiye'de üretilen ürünleri ile pazara giriş, pazarlama ve tutundurma faaliyetlerini yürütmesi ile küresel pazarda rekabet edebilir konuma erişmesini teminen yurt dışında faaliyet gösteren şirket veya şubeleri tarafından yurt dışında açılan birimlerinin kira giderleri, her bir birim başına kira giderleri yüzde 50 oranında ve yıllık 7 milyon 629 bin 156 lira oranında destekleniyor.

Desteklenen yurt dışı birimi bulunan şirketlerin, Türkiye'de üretilen ürünlerle ilgili olarak yurt dışında gerçekleştirdikleri tanıtım ve pazarlama giderleri yüzde 50 oranında ve yurt dışı biriminin bulunduğu her bir ülke için yıllık 9 milyon 536 bin 972 liraya kadar destekleniyor.

Desteklenen yurt dışı birimi bulunmayan ancak yurt içi marka tescil belgesi olan ve tanıtım yapacağı ülkede marka tescil belgesine sahip ya da marka tescil başvurusunu yapmış şirketlerce, Türkiye'de üretilen ürünlerle ilgili olarak yurt dışında gerçekleştirilen tanıtım ve pazarlama giderleri yüzde 50 oranında ve yıllık 15 milyon 260 bin 421 liraya kadar destekleniyor.

TASARIMCI ŞİRKETLER DE YARARLANACAK

Tasarımcı şirketleri ve tasarım ofislerinin yurt dışında tanınmaları ve markalaşmaları amacıyla Tasarımcı Şirket ve Tasarım Ofisi Desteği veriliyor.

Tasarımcı şirketlerin, yurt dışı tanıtım harcamaları, fuar katılım giderleri, yurt dışı kira ve danışmanlık giderleri, vergi ve harçlar, mimari çalışmalar ve dekorasyon, patent tescili, tasarımcı maaşları ve danışmanlık giderleri toplamda yıllık 19 milyon 71 bin 832 liraya kadar, dört yıl boyunca yüzde 50 oranında, tasarım ofislerinin ise yurt dışı tanıtım, fuar katılım, kira, danışmanlık, vergi, mimari, dekorasyon, patent tescili, tasarımcı maaşları ve rekabet danışmanlığı giderleri, yıllık 19 milyon 71 bin 832 liraya kadar, dört yıl boyunca yüzde 50 oranında destekleniyor.

HEDEF, KÜRESEL REKABET GÜCÜNÜ ARTIRMAK

Türkiye'de uluslararası markalaşma potansiyeline sahip şirketlerin, üretimden pazarlamaya, satıştan satış sonrası hizmetlere kadar tüm süreçlerde yönetsel bilgi birikimi, kurumsallaşma ve gelişimlerini desteklemek amacıyla tasarlanan Marka ve TURQUALITY® Desteği, bu şirketlerin uluslararası pazarlarda kendi markalarıyla global bir aktör haline gelmelerini ve Türk malı imajının olumlu bir şekilde yerleşmesini hedefliyor. Bu kapsamda, Marka Destek Programı'na dahil olan şirketler dört yıl boyunca desteklerden yararlanırken, TURQUALITY® Destek Programı'nda yer alan şirketler program kapsamında kaldıkları sürece destek almaya devam edebiliyor. Bu itibarla, TURQUALITY® programında bulunan şirketler yıllık 381 milyon 552 bin 713 liraya kadar, Marka Destek Programı'nda yer alan şirketler ise yıllık 190 milyon 775 bin 302 liraya kadar destekten faydalanabiliyor. Bu mekanizmalar, şirketlerin küresel rekabet gücünü artırma ve Türkiye'nin uluslararası ticaretteki itibarını güçlendirme stratejileriyle uyumlu bir şekilde yapılandırıldı.

ÇOK KANALLI ZİNCİR MAĞAZA DESTEĞİ

Türkiye'de belirli bir olgunluğa ulaşmış çok kanallı zincir mağaza markalarının uluslararası pazara açılarak küresel rekabet gücü kazanmalarını sağlamak amacıyla, yıllık yüzde 50 oranında ve 245 milyon 610 bin liraya kadar Çok Kanallı Zincir Mağaza Desteği sağlanıyor. Bu destek, söz konusu markaların yurt dışı pazarında varlık göstermelerini ve uluslararası arenada rekabet edebilir bir konuma ulaşmalarını teşvik etmeyi hedefliyor.

Gemi ve yat sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin alacakları tasarım hizmetine ilişkin giderleri, 5 yıl süresince yüzde 50 oranında ve yıllık 11 milyon 444 bin 788 liraya kadar destekleniyor.

E-İHRACAT DA DESTEKLENİYOR

Bakan Bolat, Ticaret Bakanlığı'nın 2025 yılında, e-ihracat alanında destek paketlerinin genişletilmesinden yeni zirvelere ve ihracat bilgi platformu iyileştirmelerine uzanan kapsamlı bir gündemle ilerlediğini kaydetti. Bolat'ın açıklamalarına göre, bu yıl da, sektör paydaşlarının görüş ve ihtiyaçlarını dinleyerek, e-ihracat destek süreçlerinin daha da kolaylaştırılması hedefleniyor. Firmaların ihtiyaç duyduğu ek destek unsurları için mevzuat çalışmaları sürdürülüyor.

Bakanlığın e-ihracat destek paketi kapsamında lojistik hizmet alımlarından dijital pazarlama harcamalarına kadar firmalar, e-ihracatın her aşamasında destekleniyor. Beş farklı statünün bulunduğu destek paketi ile firmalara 2025 yılı için 57 milyon lira ile 172 milyon lira arasında destek sunuluyor.

5986 Sayılı E-İhracat Destekleri Hakkında Karar kapsamında, yararlanıcılara yönelik olarak pazara giriş rapor desteği, dijital pazaryeri tanıtım desteği, e-ihracat tanıtım desteği, sipariş karşılama hizmeti desteği ve depo kira desteği sağlanıyor. Ayrıca, yurt dışı pazaryeri entegrasyon desteği, çevrimiçi mağaza desteği, hedef ülke e-ticaret paydaşlarından alınan hizmetler desteği ve pazaryeri komisyon gideri desteği sunuluyor.

YEŞİL DÖNÜŞÜM İÇİN FİNANSMAN İMKANLARI TEK BELGEDE

Yeşil Dönüşüme Yönelik Hedeflere Erişimde Kullanılabilecek Finansman İmkanları" belgesi 12 Şubat itibarıyla yenilendi. Her üç ayda bir güncellenecek belgeden, yeşil dönüşüm finansmanına yönelik birkaç örnek paylaşalım. Belgeye göre; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, "Atık su Arıtma Tesisi Enerji Teşviki, Sanayide Yeşil Dönüşüm Projesi, IPA III-Pencere 3: Yeşil Gündem ve Sürdürülebilir Bağlantısallık" desteklerinin koordinatörlüğünü yapıyor. Atıksu Arıtma Tesisi Enerji Teşviki kapsamında, atıksu arıtma tesisinde kullanılan elektrik enerjisi tutarının vergiler ve kesintiler hariç yüzde 50'sine kadar geri ödeme yapılmakta olup, ayrıca ileri arıtma teknikleri ile arıtmış oldukları arıtılmış atıksuyunu yeniden kullanan bütün tesisler, yeniden kullanım oranlarına göre yüzde 100'e kadar enerji teşvikinden faydalanabiliyor. Teşvik için, yönetmelik kapsamında ""Atıksu Arıtma Tesisi Enerji Teşviki Geri Ödeme Belgesi" almış tesisler tarafından her yıl 1 Ocak-30 Nisan arası başvuru yapılabiliyor. Bakanlığın koordinatörlüğünü üstlendiği bir diğer program Sanayide Yeşil Dönüşüm desteği. Bu destek ile üretimlerini çevre, enerji ve kaynak verimliliği açısından en temiz tekniklerle (MET'ler) gerçekleştiren sanayi tesisleri için "Sanayide Yeşil Dönüşüm Belgesi" düzenlenerek; çevre yatırımlarında fonlardan faydalanmaları, ihracatta eşit şartlarda rekabet etmelerine olanak sağlaması, faaliyetleri esnasında çevreci yaklaşımda oldukları belgelenmiş olacak. Endüstriyel Emisyonların Yönetimi Yönetmeliği 14 Ocak 2025 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanmış olup, 1 Aralık 2025'ten itibaren yürürlüğe girecek. Yürürlük tarihinden itibaren tesisler SYD belgesi alabilecekler-Türkiye'de Sanayi Emisyonlarının Azaltımı Projesi Finansman ihtiyacı için başvurular: Eylül 2024-2027 döneminden itibaren Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası üzerinden yapılabiliyor.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü, yeşil dönüşüm finansman imkanları çerçevesinde değerlendirilecek Mesleki Eğitim Kursları, Çalışanlara Yönelik Mesleki Eğitim Kursları, İşbaşı Eğitim Programı'nın koordinatörlüğünü yürütüyor.

Mustafa GÜLTEPE/ Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı

"Uygun maliyetli finansmana erişim kritik önem taşıyor"

Toplam ihracatımızın yüzde 42'sini Avrupa Birliği (AB) ülkelerine gerçekleştiriyoruz. Diğer Avrupa ülkeleri eklendiğinde oran yüzde 57'ye ulaşıyor. AB'nin Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) gibi yeni düzenlemeleri, ihracatçılarımızın bu pazardaki rekabetçiliğini sürdürebilmesi için Yeşil Mutabakat'a uyumu zorunlu hale getiriyor. Firmalarımızın karbon salımını azaltan yatırımlar yapabilmesi, sektör bazında fizibilite çalışmalarını tamamlaması, yatırım ihtiyaçlarını kategorize etmesi ve finansmana erişimini kolaylaştırması sürecin en kritik aşamalarını oluşturuyor. Bu süreçte bankalarla iş birliği içinde yeşil kredi ürünlerinin geliştirilmesi ve uygun finansman modellerinin oluşturulması büyük önem taşıyor. Ticaret Bakanlığımız ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız tarafından sağlanan yeşil ihracat desteklerinin daha geniş kesimlere ulaştırılması, firmalarımızın dönüşüm sürecini hızlandırarak Türkiye'nin AB pazarındaki konumunu güçlendirecek ve sürdürülebilir ihracat stratejimize önemli katkı sunacaktır. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ve Uluslararası Finans Kurumu (IFC) gibi yurt dışı fonlardan etkin bir şekilde yararlanabiliriz. Bu kapsamda Hazine ve Maliye Bakanlığı aracılığıyla Merkez Bankası ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu iş birliğiyle yeşil dönüşüm kredilerinin bankalar için maliyetinin azaltılmasına yönelik adımlar atılabilir. Nitekim, Türk Eximbank'ın Dünya Bankası garantisiyle sağladığı 1 milyar euroluk finansman, Türkiye'nin iklim değişikliğiyle mücadelesi açısından önemli bir adım oldu.

Fikret KİLECİ / Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) Koordinatör Başkanı, TİM Başkanvekili

"Sektörel bazda daha spesifik destekler lazım"

Yeşil ihracatın finansmanı, Türk ihracatçılarının küresel rekabette güçlü kalabilmesi ve sürdürülebilir üretim süreçlerine geçişlerini hızlandırabilmesi için büyük bir öneme sahip. Özellikle Avrupa Yeşil Mutabakatı gibi çevresel düzenlemeler firmalarımızı, karbon ayak izlerini azaltmaya ve çevreci üretim modellerine yönelmeye zorlamakta, ancak bu dönüşüm süreci yüksek maliyetli yatırımlar gerektirmekte. İhracatçılarımız, bu dönüşüm sürecini hızlandırmak ve daha rekabetçi olabilmek için finansmana daha kolay erişim sağlamak istemekte; düşük faizli krediler, hibe programları ve teşvik paketlerinden daha etkin bir şekilde yararlanmayı talep etmekte. Bu noktada, özellikle KOBİ'lerimiz için sürdürülebilir üretim sertifikalarına daha kolay erişim sağlanması, danışmanlık ve eğitim hizmetlerinin artırılması kritik bir ihtiyaç. Ülkemizde yeşil dönüşümü hızlandırmak adına çeşitli teşvik mekanizmaları mevcut. Ayrıca uluslararası finans kuruluşları aracılığıyla yeşil tahviller ve sürdürülebilir finansman olanakları da var. Bu destekler olsa da özellikle KOBİ'lerimizin bu teşviklere ulaşması büyük bir sorun. Destek süreçleri karmaşık ve uzun sürdüğü için birçok firmamız bu fırsatlardan maalesef faydalanamıyor. Yeşil dönüşüm sürecinin maliyetli olması, mevcut desteklerin yetersiz kalmasına yol açıyor. Küresel rekabette geri kalmamak adına, daha fazla finansman imkanına erişim sağlanması, teşvik süreçlerinin kolaylaştırılması ve sektörel bazda daha spesifik desteklerin geliştirilmesi gerekiyor.

Çevreci üretim teşvik ediliyor

2024 yılından itibaren demir-çelik, alüminyum, çimento ve gübre sektörleri için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) iş birliğiyle karbonsuzlaşma yol haritaları yayımlanmış olup, bu yol haritaları kapsamında yatırım projeleri, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Dünya Bankası arasında imzalanan 450 milyon dolarlık Türkiye Yeşil Sanayi Projesi altında destekleniyor. Bakan Bolat, ihtiyaçlara göre söz konusu destek mekanizmalarının gözden geçirilmekte olup, son olarak 14 Ocak 2025'te yayımlanan "Endüstriyel Emisyonların Yönetimi Yönetmeliği" kapsamında tesislerin, F'den A'ya kadar sınıflandırılarak "Sanayide Yeşil Dönüşüm Belgesi" almak için çevreci üretime teşvik edileceğini kaydetti. Yönetmelik uyumu çerçevesinde hazırlanacak projelerin, Dünya Bankası tarafından yönlendirilen Türkiye'de Sanayi Emisyonlarının Azaltımı Projesi kapsamında sağlanan 416.7 milyon dolarlık finansman kaynağından Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası aracılığıyla yararlanabileceğini vurguladı.

Bolat, "Diğer taraftan, 2025 yılı içerisinde yasalaşması beklenen İklim Kanunu ile ülkemizde kurulacak Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) kapsamında karbon fiyatlarının yurt içinde tahsil edilerek Avrupa Birliği'ne aktarılacak kaynağın ülkemiz sanayisinin dönüşümü için kullanılması sağlanacak" dedi.

İş birliği kuruluşlarına yönelik destekler

İş birliği kuruluşlarına yönelik destekler arasında sektörel ticaret ve alım heyetleri destekleri, e-ihracat tanıtım projesi desteği, e-ihracatı geliştirme projesi desteği ve Türkiye e-ihracat platformu desteği bulunuyor. Ticaret Bakanı Bolat'ın açıklamalarına göre, 2025 yılı için belirlenen üst limitler doğrultusunda, şirketler için destek miktarı 57 milyon 232 bin 379 lira, perakende e-ticaret siteleri, pazaryerleri, e-ihracat konsorsiyumları için 171 milyon 697 bin 139'ar lira, B2B platformları için 15 milyon 260 bin 422 lira olarak belirlendi. Bolat, yaptıkları tüm çalışmalarla, e-ihracatın genel ihracat içerisindeki payını 2028 yılına kadar yüzde 10'a çıkarmayı hedeflediklerini ve bu doğrultuda kararlılıkla ilerlediklerini kaydetti

Başvuru şekli ve şartları desteğe göre değişiyor

Ticaret Bakanlığı'nın çok geniş bir yelpazede sunduğu tüm destekler, ana mevzuatlar olan 5973 Sayılı İhracat Destekleri Hakkında Karar ve 5986 Sayılı E-İhracat Destekleri Hakkında Karar altında toplanıyor olmakla birlikte, her bir desteğin bir de alt hukuki dokümanı bulunuyor. Bakan Bolat'ın açıklamalarına göre; bu kapsamda, başvuru şartları, süreci ve değerlendirme aşaması desteğe ve destek programına göre değişebiliyor.

Desteklerinden faydalanmak isteyen firmaların, öncelikle ilgili faaliyeti ve ödemesini gerçekleştirmesi, daha sonra ise bağlı bulunduğu ihracatçı birliğine yapmış olduğu harcamaya yönelik destek başvurusunda bulunması gerekiyor. Destek başvurusunun incelenmesi neticesinde eğer harcama mevzuat açısından desteklenmeye uygun bulunursa Bakanlığa onaya iletiliyor. Bakanlık onayını müteakip ise Merkez Bankası tarafından hak sahibi firma hesabına destek ödemesi yapılıyor. Başvuru şekil ve şartları ise yine desteğe göre değişiyor olmakla birlikte, genel kural, şirketlerin harcama yapmalarını müteakip en geç altı ay içerisinde ilgili merciye başvuruda bulunmaları şeklinde.

TİM firmalara rehberlik ediyor

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) sürdürülebilir üretim ve yeşil dönüşüme stratejik bir konu olarak bakıyor, Yeşil Mutabakat'a uyum çalışmalarında ihracatçıya destek veriyor. Sürdürülebilir ve yeşil üretimle ilgili kurumsal olarak irili ufaklı onlarca çalışma yürüttüklerini söyleyen TİM Başkanı Mustafa Gültepe, ayrıca, ilgili bakanlıklar, AB ve üniversiteler başta olmak üzere farklı kurumlarla iş birlikleri ve çözüm ortaklıkları yaptıklarını kaydetti. Gültepe, "Sürdürülebilirlik, Avrupa Yeşil Mutabakatı doğrultusunda stratejik bir öncelik olarak tüm çalışmalarımızın merkezinde yer alıyor. AB pazarındaki konumumuzu güçlendirmek için yeşil dönüşüm konusunda hızlı hareket etmemiz gerektiğini biliyoruz. Bu anlayışla TİM olarak 'Dünyayı tüketmeden dünya için üretmek' mottosuyla Haziran 2021'de sürdürülebilirlik eylem planımızı tamamladık. Bu planlar çerçevesinde gerçekleşen faaliyetleri, Sürdürülebilirlik İzleme ve Koordinasyon Platformumuz aracılığıyla takip ediyoruz. Ayrıca ECOTİM Programımız ile ihracatçı firmalarımıza sürdürülebilirlik altyapısı kurma ve yönetme desteği sağlıyoruz. TİM-TÜBİTAK Yeşil İnovasyon Teknoloji Mentorluk Programı kapsamında KOBİ'lerin yeşil dönüşüm sürecinde ihtiyaç duyduğu mentorluk hizmetini veriyoruz. GREENTİM platformumuzla, firmalarımıza ücretsiz karbon ayak izi hesaplama ve raporlama imkanı sunuyoruz. 150 bini aşan ihracatçımızın karbon ayak izini GREENTİM Platformu'nda hesapladığımızda yaklaşık 500 milyon dolarlık bir tasarruf sağlayacağız. AB fonu ile desteklenen GOAL ve Innovation GUIDE projeleri ile ihracatçılarımızın yeşil ve dijital dönüşümüne yönelik eğitimler, mentorluk desteği ve karbon ayak izi ölçüm süreçleri yürütüyoruz. Özellikle SKDM'den etkilenecek sektörler başta olmak üzere tüm ihracatçılarımızın bu dönüşüme hazırlıklı olmasını sağlamak için üniversiteler, sanayi kuruluşları ve uluslararası finans kuruluşlarıyla iş birliği içinde çalışarak sürecin her aşamasında firmalarımıza rehberlik ediyoruz.

İhracatçılara yeni destek paketi

Hazine ve Maliye Bakanlığı, ihracatçıların odağında olduğu 41 milyar lira kefalet limitli yeni destek paketini devreye alacak, bu paketle yaklaşık 50 milyar liralık kredi hacmine ulaşılacak. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, konuya ilişkin değerlendirmesinde, göreve geldiği günden beri ihracatı ve ihracatçıyı destekleyici adımlar attıklarını ve benzer düzenlemelerin yapılmasına devam edileceğini söyledi. Şimşek, firmaların döviz alım satımı sonucunda oluşan maliyetlerinin giderilmesi, ticari hayattaki işleyişin rahatlatılması ve ekonomideki enflasyonist etkilerin azaltılması için mevzuat değişikliği çalışmaları yaptıklarını ve bu çalışmalarda son aşamaya geldiklerini ifade etti.

Hazine ve Maliye Bakanlığı'nca bu kapsamda hazırlanan ilk pakete göre, İhracatı Geliştirme A.Ş. (İGE) aracılığıyla firmalara 30 milyar lira kefalet limitli sağlanacak. Paketle, KOBİ'ler için yararlanıcı başına kefalet üst limiti 45 milyon lira, KOBİ dışı firmalar için 90 milyon lira olacak.

Yine İGE aracılığıyla ihracatçı KOBİ'lerin dijital dönüşüm için yapacakları yatırımlara yönelik finansman desteği de verilecek. Bu amaçla, 1 milyar lira kefalet limitli yeni bir destek paketi oluşturuldu. Paketin yararlanıcı başına kefalet üst limitinin 16 milyon lira olarak uygulanması planlanıyor.

Destek çalışmasının bir diğer ayağını da Katılım Finans Kefalet AŞ (KFK) aracılığıyla katılım finans esaslarına uygun kefalet kullanmayı talep eden firmalar için hazırlanan paket oluşturacak. Buna göre, ihracatçı ve döviz kazandırıcı faaliyeti bulunan firmalara Bakanlığın kefalet desteğiyle finansman sağlanması amacıyla 5 milyar lira kefalet limitine haiz yeni bir destek paketi hazırlandı. Destek paketinin KOBİ'ler için yararlanıcı başına kefalet üst limiti 20 milyon lira, KOBİ dışı firmalar için 40 milyon lira olacak. Yine KFK aracılığıyla yatırım teşvik belgeli işletmelere yatırım harcamalarında kullanması için finansman sağlanması amacıyla 5 milyar lira kefalet limitli destek paketi çalışması da yapıldı. KOBİ'ler için yararlanıcı başına kefalet üst limiti 45 milyon lira, KOBİ dışı firmalar için de 90 milyon lira olarak öngörüldü.

Yeşil Mutabakat kapsamında AB finansman imkanları

Yeşil Dönüşüme Yönelik Hedeflere Erişimde Kullanılabilecek Finansman İmkanları arasında AB fonları başta olmak üzere birçok fon bulunuyor. Ticaret Bakanlığı'nın yayınladığı belgeye göre Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi-Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın yürütücüsü olduğu Dijital Avrupa kapsamında (2021-2027 fon döneminde) yedi sene için 8.2 milyar euro fon bütçesi ayrıldı. KOSGEB'in yürütücü kurum olduğu Tek Pazar kapsamında (2021-2027 fon döneminde) yedi sene için 4.2 milyar euro, TÜBİTAK'ın yürütücü kurum olduğu Ufuk Avrupa kapsamında (2021-2027 fon döneminde) yedi sene için 95.5 milyar euro fon kullandırılıyor. Yeşil Dönüşüme Yönelik Hedeflere Erişimde Kullanılabilecek Finansman İmkanları belgesine göre, diğer fonlar arasında Erasmus+ Programı ve Avrupa Dayanışma Programı (ESC), Sivil Koruma Mekanizması, Interreg Bulgaristan-Türkiye Sınır Ötesi İşbirliği Programı, Karadeniz Havzasında Sınır Ötesi İşbirliği Programı, Akdeniz Havzasında Sınır Ötesi İşbirliği Programı, Türkiye Yatırım Platformu sayılabilir.

Deniz ticaret filosunun yenilenmesine destek

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın yeşil dönüşüme yönelik hedeflere erişimde kullanılabilecek finansman imkanları arasında yer alan desteklerden biri her yılın Ocak ayı içerisinde başvurunun yapıldığı Yeşil Lojistik Belgesi. Bir diğeri Deniz Ticaret Filosunun Yenilenmesi desteği. Zaman sınırlamasının olmadığı bu desteğe Türk bayraklı 50 GT ve üstü gemiye sahip donatlanlar başvurabiliyor. Hurdaya ayrılan geminin yerine yeni inşa edilecek konvansiyonel gemiler için verilecek destek miktarı ton başına hurda bedelinin 1.5 katı olacak. Hurdaya ayrılan geminin yerine LNG ve hibrit sistemler de dahil olmak üzere yeni inşa edilecek gemide alternatif çevre dostu bir enerji kaynağı kullanılması halinde destek miktarı ton başına hurda bedelinin 2.5 katı teşvik verilecek. Ayrıca, mevcut gemilerin ana makinelerini fosil yakıttan alternatif çevre dostu bir enerji kaynağına dönüştürecek gemi sahiplerine, dönüşüm maliyetinin yüzde 25'i oranında hibe sağlanacak.

Yeşil Liman Sertifikası desteği için de zaman sınırlaması bulunmuyor. Yeşil Liman Sertifikaları üç yıllık düzenlenecek olup Yeşil Liman uygulamasını desteklemek ve teşvik için; "Kıyı Tesisi İşletme İzni" ve "Kıyı Tesisi Tehlikeli Yük Uygunluk Belgesi" süresi iki yıl uzatılarak uygulanacak.

IPA III 2021/ Denizcilik Karbonsuzlaşma ve Yeşil Gemicilik Programı'nda süreç AİKB tarafından yönetiliyor. Sektördeki özel sektör girişimcilerinin başvuracağı program tarafından sağlanan destek tutarı 20 milyon euro IPA fonu, 50 milyon euro AİKB kredisi.

1.37 milyar lira tasarruf sağlandı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji Verimliliği ve Çevre Dairesi Başkanlığı'nın program koordinatörü olduğu Verimlilik Artırıcı Proje (VAP) Destek Programı ile enerjinin üretiminden tüketimine kadar olan tüm sektörlerde enerji verimliliğin artırılması ve tasarruf potansiyelinin ekonomiye kazandırılması amaçlanıyor. Enerji verimliliği desteklerinden faydalanmak isteyen gerçek veya tüzel kişiler tarafından enerji verimliliğini artırmak amacıyla hazırlanan projeler, Bakanlık tarafından 15 milyon lirayı geçmemek kaydıyla bedellerinin en fazla yüzde 30'u oranında destekleniyor. Destek bedeli her yıl yeniden değerleme oranında artırılmakta olup 2025 yılı için bu değer 21 milyon 589 bin 500 lira olarak belirlendi. Program, 2009 yılında başlamış olup günümüze kadar 655 projeye 200 milyon TL destek verildi. Bu projeler için işletmeler tarafından 825 milyon lira yatırım yapılmış ve söz konusu yatırım sonucu 1.37 milyar lira tasarruf ile 575 bin ton CO2 emisyonun azaltımı sağlandı.

"Üç ayaklı uyum çalışmaları"

Yeşil Mutabakata uyum; farkındalık ve bilgilendirme, uyuma yönelik yatırım ve kapasite artışı ile uyumun belgelenmesi/onaylanması olmak üzere üç ayaklı bir çalışma gerektiriyor. Bakan Bolat, gerek Ticaret Bakanlığı gerekse ilgili sektörlerde ve yatay hususlarda mevzuat uyumu yürüten ilgili bakanlıklar tarafından bu üç ayağın gerekleri dikkate alınarak çalışmalar yürütüldüğünü kaydetti. Bilgilendirme ve farkındalık artırma faaliyetleri kapsamında, Bakanlığın internet sayfasında ve sosyal medya hesaplarında güncel bilgilere yer verildiğine dikkat çeken Bolat, "Odalar, borsalar, ihracatçı birlikleri, kalkınma ajansları, organize sanayi bölgeleri ve sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği içinde fiziki ve çevrim içi (online) webinarlar, seminerler ve çalıştaylar düzenleniyor. Ayrıca, bültenler, broşürler ve rehberler aracılığıyla firmalarımıza güncel bilgiye erişim imkanı sunuluyor" dedi.

Bolat, firmaların kendi yeşil dönüşüm yol haritalarını hazırlayarak ilgili finansman kaynaklarına başvurabilmelerine imkan sağlamak amacıyla demir, çelik, alüminyum, çimento, gübre, kimyasallar ve plastik sektörlerinde sektörel karbonsuzlaşma ve teknolojik dönüşüm yol haritaları hazırlandığının altını çizdi. Ulusal teşvik sisteminde değişiklikler yapıldığına işaret eden Bolat, şunları kaydetti:

"Çevre yatırımlarının beşinci bölge kapsamında değerlendirilmesi, yenilenebilir enerji/motor değişim desteği, geri dönüşüm ve arıtma projelerine yönelik destekler gibi çeşitli teşvik mekanizmaları hayata geçirildi."

Cari açığı azaltıcı yatırımlar destekleniyor

Yeşil Dönüşüme Yönelik Hedeflere Erişimde Kullanılabilecek Finansman İmkanları" belgesinde yer alan desteklerden bir diğeri ise Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın koordinatörlüğünü üstlendiği Yeşil Dönüşüm Kapsamında Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi Programı (YTAK). Programa başvuru için toplam yatırım tutarının en az 1 milyar lira olması, asgari yüzde 20 oranında öz kaynak kullanılacak olması, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'ndan yatırıma ilişkin Yatırım Teşvik Belgesi alınması ve Teknoloji/Strateji Puanı değerlendirmesinin asgari 70 puan ve üzerinde olmak kaydıyla belgelendirilmiş olması gerekiyor. YTAK Programı Kapsamında; kredi programı ile ihracatı artırıcı ve cari açığı azaltıcı etkisi ile Türkiye'nin büyüme stratejisine katkısı bulunan yatırımların desteklenmesi hedefleniyor. Yeşil dönüşüm kapsamındaki yatırım konuları kredi kullanılabilecek ürün ve yatırım alanları arasına dahil edilmiş bulunuyor.

Ticaret Bakanlığı'nca yayınlanan finansman belgesinde, Sermaye Piyasası Kurumu destekleri arasında "Yeşil Finanman Araçlarında İhraç Kayıt ve Saklama Ücretlerinde İndirim" ile "Halka Arz Koşullarında Sektörel Bazlı Teşvikler" de yer alıyor. Belgede, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, TÜBİTAK, KOSGEB, Tarım ve Orman Bakanlığı dahil olmak üzere yeşil dönüşüm hedefine ulaşmak için kullanılabilecek destek ve teşvikler sıralanıyor.

Kritik önemdeki ürünlerin üretimine destek

Yeşil Dönüşüme Yönelik Hedeflere Erişimde Kullanılabilecek Finansman İmkanları belgesinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, TÜBİTAK, KOSGEB dahil olmak üzere birçok bakanlık, kurum ve kuruluşun yürüttüğü yeşil dönüşüme yönelik destek ve teşvikler yer alıyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın yürüttüğü "Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı" bunlardan biri. Hamle Programı kapsamında Türkiye'de orta-yüksek ve yüksek teknoloji seviyeli, katma değeri yüksek ürünlerin ve bu ürünlere ilişkin sektörlerin gelişimi için kritik önemi haiz ürünlerin üretiminin artırılması ve bu çerçevede yeni üretim imkan ve kabiliyetlerinin ülkeye kazandırılması amaçlanıyor. Program çerçevesinde, Stratejik Yatırım Desteği, Proje Bazlı Destek, KOSGEB Stratejik Ürün Destek Programı, TÜBİTAK 1511 Öncelikli Alanlar Ar-Ge Destek Programı desteklerinden yararlanılabiliyor. Programa Türkiye'de yerleşik sermaye şirketleri başvuru yapabiliyor. Program "çağrı" bazlı olmakla birlikte, açılması planlanan çağrılara ilişkin duyurulara https://hamle.gov.tr/ web sitesi üzerinden erişim sağlanabiliyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Alt yapı ve Bina Desteği veriyor. Bu desteğe yıl boyu başvuru yapılabiliyor. Belgeye göre altyapı desteği kapsamında şu ana kadar 53.7 milyon lira destek verildi. Sanayi Bakanlığı'nın yeşil dönüşümü destekleyecek destekleri arasında Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar Kapsamında Öncelikli Yatırımlar da yer alıyor.

Yeşil geçim kaynakları olanakları geliştiriliyor

Kalkınma ajanslarının yeşil mutabakata uyuma yönelik özel bir destek mekanizması olmasa da, ajansların koordinasyonunda hazırlanan bölge planları ve sonuç odaklı programlara bağlı olarak yeşil mutabakata uyuma yönelik farkındalık artırma, kapasite geliştirme, teknik destek ve mali destek programları oluşturulabiliyor. Finansman imkanları belgesine göre, Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası'nın (Dünya Bankası) finansör, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın uygulama birimi olacağı Sosyal Olarak Kapsayıcı Yeşil Geçiş Projesi ile başta kadınlar ve gençler olmak üzere hedef kırılgan gruplar için yeşil geçim kaynakları olanakları geliştiriliyor. Toplam bütçesi 400 milyon dolar olan ve yedi yıl sürecek proje kapsamında "kapsayıcı ve yeşil yatırımların ve girişimciliğin desteklenmesi" ile "kapsayıcı ve yeşil geçim kaynağı tesis kurulum desteği" sağlanacak. Proje kapsamında ikraz anlaşması 23 Ekim 2024'de imzalanmıştı. Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinatörlüğünde yürütülen Proje kapsamında, kamu kurum ve kuruluşları, KOBİ'ler, mikro ve küçük işletmeler, kooperatifler, girişimciler başvuru yapabilecek.

BİZE ULAŞIN