İDRİZ ÇOKAL/ Sürpriz ayrılığın perde arkası… Ege'de ortak gross market kuracaklar… Kapadokya'da otel ve restoran açacak… n11.com da satıldı…
Sürpriz ayrılığın perde arkası…
Bu sayfaları takip edenler hatırlar. Türkiye'nin büyük holdinglerindeki her türlü gelişmeye sık sık yer veriyoruz. Yıldız Holding de yakından takip ettiğimiz gruplardan biri. Bu yıl içinde "Paladis'te tek yetkili Murat Ülker" başlığıyla verdiğimiz bir kulis haberimiz vardı. Bu haber sonrası Yıldız Holding'in patronu Murat Ülker ve o dönem Yönetim Kurulu Başkanı olan Ali Ülker pazar günü olmasına rağmen bizi arayıp konuyu açıkladılar. "Tek yetkili değil, ortak imza yetkimiz var" dediler. Ancak bu haber Yıldız Holding'teki fırtınanın habercisiydi. Ocak ayında yazdığımız bu haber sonrası Ali Ülker ile yaptığımız görüşmede kendisi yeniden yapılanmalardan bahsetmişti. "Global bir yönetim kurulu oluşturmak için çalışıyoruz, mayıs ayında açıklayacağız" demişti. Hatta görüşmemizde Ali Bey'e "Murat bey koltuğu 50 yaşında bıraktı. Siz de 60 yaşına geldiğinizde koltuğu bırakacak mısınız? Bu Yıldız Holding'te gelenek olur mu?" sorusunu yöneltmiştik. Ali Bey de, "Neden olmasın, o gün geldiğinde vereceğimiz bir karar. Ancak yönetim kurulu başkanlığına aileden biri mi profesyonel biri mi gelir, o dönem karar veririz" diye cevap vermişti. Görüşmemizin üzerinden daha iki ay geçmeden geçen hafta, henüz 56 yaşında Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı bıraktığını açıkladı. Yıldız Holding'in büyük hissedarı Murat Ülker yaptığı açıklamada "Ali Ülker'e teşekkür edip deneyimlerinden yararlanmaya devam edeceğiz" diyor. Açıklamalar gayet yapıcı. Ancak holding kulislerinde bir süredir Murat Bey ile Ali Bey arasında fikir ayrılıkları olduğu konuşuluyordu. Bu sürpriz kararın arkasında da fikir ayrılıkları olduğu gelen bilgiler arasında. Bu bilgilerin duyum olduğunu da belirtelim.
Ali Ülker yönetimden ayrıldı ama Yıldız Holding'in hissedarlarından, patronlarından biri. Sadece aktif görevi bıraktı. Yerine ise bizimle son görüşmede ima ettiği şekilde aileden biri değil, profesyonel bir isim geldi. Yıldız Holding Başkan Yardımcısı ve CEO'su Mehmet Tütüncü Yönetim Kurulu Başkanı oldu. Bu değişimler henüz Yıldız Holding'in resmi internet sitesine ve ticaret sicil bilgilerine yansımadı. Ama Yıldız Holding'te Mehmet Tütüncü dönemi 28 Nisan tarihi itibariyle başladı.
Yeri gelmişken Yıldız Holding ile ilgili güncel bilgileri de aktaralım. 2024 yılında satışlarını bir önceki yıla göre yüzde 53 artırarak 490.5 milyar liraya ulaştıran Yıldız Holding, aynı yıl ihracatını da yüzde 33 artışla 22.7 milyar liraya yükseltti. Holding'in açıklamasına göre Türkiye'deki şirketleri aracılığıyla 2024 yılına ilişkin ödenen ve ödenecek toplam vergilerinin ise 10.6 milyar liraya ulaşması öngörülüyor. Holding, son 5 yılda çalışan sayısını yüzde 40 artırarak 63 bin 522 kişiye ulaştırdı, kadın çalışan oranı ise yüzde 92.1 artış gösterdi.
Ege'de ortak gross market kuracaklar
Türkiye, gross kelimesiyle Ayker Grubu'nun Tespo marketiyle 1990'ların başında tanıştı. İlk yabancı zincir ise Metro Toptancı Market oldu. Metro, sektöre çok renk kattı. İlk yıllarda ticari ünvanla alışveriş yapılsa da ilerleyen yıllarda tüketicilere de kapılarını açtı. Ülker, Bizim Toptan ile sektöre girdi. Bizim Toptan, bazı mağazalarını gross konseptine dönüştürmeye başladı. Adet yerine koliyle alınan ürünlerin fiyatları da ucuzluyordu. Migros ise Tansaş ile gross marketler açmaya başladı. Hatta 5M Migros'ları Tansaş Gross olarak dönüştürmeye devam ediyor. İlk Tansaş Gross İstanbul Sultanbeyli'de, ikincisi ise Sakarya'da açıldı.
Büyüklerin gross hareketine zaman içinde yerel ve bölgesel zincirler de katıldı. Tatlı rekabet sonucu Anadolu'da, gross marketler hızla çoğalmaya başladı. Ankara, gross marketlerin adeta merkezi oldu. Ankara'nın güçlü perakende markası Altunbilekler bile Ankagros markasıyla sektöre girdi. Bursa, İzmir, Konya gibi büyük şehirlerde de her yerde gross açılmaya başladı. İstanbul ve Bursa'nın güçlü perakende markası Onur Market de Özen Gros ile Bursa ve Kütahya'ya girdi. İstanbul'da da Anpagross fırtınası esiyor.
İstanbul ve Anadolu şehirlerinde bu hareketlilik devam ederken İzmir sessizdi. Ancak son gelen bilgiye göre İzmir yerel marketleri de gross market açmak için kolları sıvamış. İzmirli yerel marketler Ege PERDER çatısı altında bir çalışma yürütüyordu. Üç aydır devam eden çalışmalarda sona gelinmiş. Ege'deki her ilde gross market açmayı planlıyorlarmış. Ege PERDER Başkanı Vahit Sarıkaya isim ve ayrıntıları önümüzdeki haftalarda paylaşacakmış.
İzmir merkezli yeni şirketle Ege Bölgesi'nde tüm illerde satış alanı 1500 ila 3000 metrekare arasında gross formatlı mağazalar açılacakmış. Bu yıl içinde 4 mağaza açılması planlanıyormuş. Hatta ikisinin yeri hazırmış. Üç ay içinde bu mağazaların açılışları gerçekleştirilecekmiş.
Kapadokya'da otel ve restoran açacak
Park Şamdan'da Ahmet Çapa'nın talebesi olarak yetişen, daha sonra Havana Club'da işletmecilik, Reina'da işletme ve konsept sahibi 15 yılda Galatasaray adasını işleten ve halen Bodrum'da Ruby Mare Bar Lounge & Restaurant ile İstanbul Ortaköy'de Ruby restoran ve barın sahibi Ali Ünal şimdilerde Kapodokya'da yatırımlara başlamış.
Arkadaşımız İdil Taraklı'nın öğrendiğine göre bundan bir yıl önce ailesi ile birlikte tatil için Kapadokyo'ya giden Ali Ünal oranın aurasından o kadar çok etkilenmiş ki, o gün orada benim burada bir yatırım yapmam gerekiyor demiş.
Kapodokya'da balona, ata binmek, yer altı şehirlerini, Ihlara Vadisi'ni, açık hava müzelerini gezmek, yürüyüş yapmak oradaki kültürü tanımak gibi birbirinden güzel ve yapılacak çok fazla şeyin olması Ünal'ı Kapadokya'da hem bir otel hem de bir restoran yatırımına yönlendirmiş. Mesaisinin önemli bir bölümünü bu yeni girişimlerine harcayan Ünal, önce orada eski bir konak almış. Burada 23 odalı bir düğün oteli yapıyormuş. 70 kişinin konaklayacağı ve 400 kişilik etkinlik alanına sahip olacak otel yılbaşına yetişecekmiş. Yaklaşık 3 milyon dolarlık yatırımla Uçhisar kalesini tam karşıdan gören otel, böylece dünyanın en büyük peri bacası manzarasına sahip olacakmış. Özkaynakları ile gerçekleştirdiği otel yatırımı yine kendisine ait Bake Turizm portföyünde yer alıyormuş.
Kapadokya'da çok iyi restoran olmadığını da gören Ünal, otel yatırımının yanında bir de 80 kişilik restoran hazırlığına başlamış. Ancak satın aldığı restoranın içinde şu anda bir kiracı olduğu için bu yatırımı 2026 sonuna yetiştirebilecekmiş. Restoran için 1.5- 2 milyon dolarlık bir yatırım öngörüyormuş. Ünal bu yeni restoranında Türk yemeklerini farklı sunumlar ile yabancıların da seveceği şekilde servis edecekmiş. Burada ayrıca müzik festivalleri yapıp içinde de küçük bir gece kulübünün olmasını planlıyormuş.
Bu arada Ünal son dönemde trend olan yabancı şef konusuna ise karşıymış. "Bizim o kadar zengin bir mutfağımız ve o kadar iyi şeflerimiz var ki!... Üstelik alttan çok başarılı gençler de geliyor. Ben kendi ülkemde hiçbir zaman yabancı şef çalıştırmayı düşünmedim. Buna karşıyım. Üstelik yeme içme sektörü İsrail'deki olayların ardından çok ciddi oranda olumsuz etkilenerek düşüşe geçti. Ayrıca sanayide Türkiye'yi çok daha yukarılara götürebilecek bu kapsamda ciddi deneyime sahip olan kişilerin ve onların ikinci üçüncü kuşağının bizim sektörümüze dışarıdan şefler getirip, yabancı markalara yatırım yapmasını da çok yadırgıyorum. Kendi ayağımıza sıkıyoruz" diyormuş.
n11.com da satıldı
Türkiye'de son yıllarda çok önemli girişim hikayeleri yazılıyor. Dünya çapında yatırım alan girişim örneklerine sahne oluyoruz. Bunlardan biri de Nazım Salur tarafından kurulan Getir. Ünü ülke sınırlarını, okyanusları aştı. Avrupa ve ABD'de hizmet vermeye başlamıştı. Ancak geçen yıl mayıs ayında sürpriz bir karar paylaşıldı. Getir yönetimi, yurt dışı faaliyetlerini sonlandırdı ve yurt içine odaklanma kararı aldı. Getir'in toplam gelirinin yüzde 93'ünün yurt içinden olduğunu da belirtelim. Getir'in büyüklüğünü rakamlarla anlatalım. Türkiye'de halen 16 binden fazla kişiye iş sağlıyor. Getir'in yıllık cirosu 2 milyar doların üzerinde. Getir yurt dışı operasyonlarını durdurdu durdurmasına ama halen Türkiye'nin dev şirketlerinden biri konumunda.
Nazım Salur, Serkan Borançılı ve Tuncay Tütek tarafından kurulan Getir, büyük yatırımlar alarak unicorn olmuştu. 11.8 milyar değerleme üzerinden 768 milyon dolarlık yatırım almıştı. Zaman içinde bu değerleme 2.5 milyar dolara kadar düştü. Getir toplamda 2 milyar doların üzerinde yatırım aldı. Bu süreçlerden birinde de Birleşik Arap Emirlikleri merkezli Mubadala Getir'e yatırım yaptı. Yüzde 30 ortak oldu. Başlangıçta iyi giden ortaklık geçen yıl Haziran ayında sorun yaşamaya başladı. Mubadala, Getir'in önce yönetimini sonra da kontrol hisselerini devralmak için stratejik adımlar atmaya başladı. Sonrasında taraflar şirketi bölerek bir uzlaşmaya vardığı da konuşuldu.
Getir'in kurucuları ile ilgili süreçlere olabildiğince sayfalarımızda yer vermeye çalıştık. Son haberimizde, Getir Araç Dijital Ulaşım Çözümleri Ticaret AŞ, Getir Teknolojik Hizmetler AŞ, Getiriş Danışmanlık ve Ticaret AŞ ve Getgo Teknoloji AŞ'nin dolaylı olarak Mubadala Investment Company PJSC tarafından devralınmasını yazmıştık. Rekabet Kurulu'nun aldığı bu karar ile Nazım Salur'un Getir ile hiçbir bağı kalmadı. Salur'da Bitaksi ve n11.com kaldı.
Şimdi bu süreçte yeni bir gelişme daha yaşandı. n11.com'un sahibi N11 Elektronik Ticaret ve Bilişim Hizmetleri de DMSF Holding'e satıldı. Rekabet Kurulu onayından sonra devir işlemleri gerçekleşecekmiş. Bu satış sonrası Nazım Salur'un elinde Bitaksi kaldı.