İDRİZ ÇOKAL/ İtalya'da ikinci otel yatırımı… Aroma'nın alacaklılarına çağrı… Akın tekstil, bir yıl rahat… Lucca gidiyor, Gigi geliyor...
İtalya'da ikinci otel yatırımı
Türkiye`nin hızla büyüyen sanayi, hizmet ve yatırım gruplarından Permak Grubu'nun temelleri 30 yıl önce Permak Makine Sanayi'nin kurulmasıyla atıldı. Permak bugün makine, tekstil, kimya, sistem teknolojileri, inşaat ve turizm ana iş kollarında faaliyet gösteriyor. Permak Grubu şirketleri Türkiye'nin çeşitli bölgelerindeki sanayi tesisleri ile ülkenin üretim gücüne katkı sağlarken, güçlü distribütörlük ağıyla da 25 yılı aşkın bir süredir önemli firmaların bölge temsilciliklerini yürütüyor. Son yıllarda ise yurt içi ve yurt dışında inşaat ve turizm yatırımlarıyla adını duyuruyor. Turizm sektöründe özellikle Venedik'te yaptığı yatırım ile uzunca bir süre konuşulmuştu. Permak Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Selim Uyar'ın oğlu Emir Uyar, Venedik'te 150 milyon Euro'ya San Clemente Palace Kempinski'yi satın almıştı. Oteli 30 milyon Euro'luk bir yenileme yatırımı ile açmayı planlarken pandemi başladı ve yatırım askıya alında. San Clemente Palace Kempinski, Venedik'in ünlü San Marco Meydanı'na tekne yolculuğuyla 8 dakikalık mesafede bulunan bir otel. 205 odalık otelde spa merkezi, yüzme havuzu, mini golf sahası ve toplantı salonları var. Hatta içinde 900 yıllık bir kilise bile mevcut. Koronovirüs salgın dönemi bittikten sonra bu oteli Mandarin Oriental devraldı ve halen de işletmeye devam ediyor.
Permak Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Emir Uyar'ın İtalya'da turizm yatırımlarına devam edeceği konuşuluyordu. Pandemi nedeniyle planlarda gecikme olsa da bu yatırım planlarından hiç vazgeçmemiş. Şimdi ikinci büyük bir yatırım için tekrar harekete geçmiş. Milano'nun merkezindeki ünlü Portrait Hotel'in yanındaki binayı almış. Bu binayı da renove edip beş yıldızlı otel yapacakmış. Oteli 2026 yılında hizmete açacakmış.
Aroma'nın alacaklılarına çağrı…
AROMA Bursa Meyve Suları ve Gıda Sanayi A.Ş., 1968 yılında Bursa'nın Gürsu ilçesinde yaklaşık 75 bin metrekare arazi üzerine kurulmuş. Çok ortaklı olarak kurulan şirkette, 1991 yılında Duruk Grubu çoğunluk hisseyi alarak yönetime geçti. 1991 yılında başlayan yatırım hamlesi ile işlenen meyve miktarı her geçen gün arttırılarak, yılda 20 bin tondan 125 bin tona çıkarıldı. Yapılan yatırımlarla Aroma ülkenin önde gelen meyve suyu dolum tesislerinden biri haline geldi. Meyve suyu, doğal kaynak suyu ve gazlı içecekler üreten Aroma Bursa Meyve Suları ve Gıda Sanayi A.Ş. geniş bir ürün yelpazesine sahip. Entegre tesisinde yarı mamul (meyve konsantresi ve püresi) ve mamul üretimi de yapılıyor. Aroma kurulduğu günden bu yana içecek sektörüne önemli katkılarda bulunmuş bir marka. Türkiye'de ilk yüzde 100 meyve suyunu üretip tüketiciye sunarak yepyeni bir kategori yaratmıştı. Mahmut Atom Duruk yönetiminde faaliyetlerini sürdüren Aroma ile ilgili bu sayfalarda birkaç kulis haber yazdık. Önce, Aroma'nın Doğuş Çay'a satıldığı bilgisi geldi. Ancak geçen sürede henüz bu konuda resmi bir imza atılmadı. Fakat bu görüşmeler yapılırken 27 Aralık 2024 tarihinde şirketin konkordato haberleri geldi. Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne müracaat eden şirket önce geçici mühlet, ardından da Mart 2025'te bir yıllık kesin mühlet kararı aldırdı. Şirket ve şirket ortaklarının konkordato süreçleri devam ediyor. Mahkeme heyeti şimdi alacaklılara çağrı yaparak alacaklarını kayıt ettirmelerini istemiş.
Aroma, 2026 Mart ayına kadar mahkeme denetiminde faaliyetlerini sürdürecek. Ek bir süre tanınmaz ise nihai karar önümüzdeki Mart sonunda verilecek.
Aroma Türkiye'nin köklü markalarından biri. Umarız bu süreci başarı ile tamamlar…
Akın tekstil, bir yıl rahat…
Türkiye'nin köklü tekstil şirketlerinden Akın Tekstil Anonim Şirketi 18 Mart 2025 tarihinde konkordatoya gitmişti. Akın Tekstil sıradan bir şirket değil. Sektörün en eskilerinden ve Borsa İstanbul'da hisseleri işlem gören bir şirket. Akın Tekstil'i "Tekstilci Rüştü Baba" olarak bilinen Rüştü Akın 1956 yılında kardeşi Ali Haydar Akın ile birlikte kurdu. Denizlili olan kardeşlerden Rüştü Akın, babasının dokuma tezgahlarının başına geçerek iş hayatına atıldı. 1934 yılında 19 yaşındayken İstanbul'a göç etti. 1947 yılında Amerika'ya giderek dış ticareti öğrendi ve 1948'de döndü. Kardeşi Ali Haydar Akın ile birlikte Akın Tekstil fabrikasının temelini atarak sanayiciliğe geri döndü.
1971 yılında oğlu Nuri Akın ve diğer ortakları ile Edip İplik Fabrikası'nı kurdu.1977 yılında kurduğu Akın Pazarlama şirketini 1980'li yıllarda Akın Holding olarak yapılandırarak çeşitli menkul ve gayrimenkul yatırımlarını bir çatı altına topladı. 1986 yılında Rüştü Akın Vakfı'nı kurdu. 1996 yılında vefat etti.
Ali Haydar Akın ise Alman Lisesi'nden mezun olduktan sonra, yükseköğrenimini İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nde tamamladı. Kurduğu vakıfla İstanbul ve Denizli Buldan'da okul, kütüphane ve spor salonu gibi tesisler yaptıran Akın, 2014 yılında vefat etti. Şirketin çoğunluk hissesi kurucu ortak Rüştü Akın'ın oğlu Ragıp Akın'da.
İşte bu köklü şirket geçen Mart ayında konkordatoya gitmişti. Süreç devam ediyor. Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi, sunulan iyileştirme projelerini yeterli bulup Akın Tekstil için 18 Haziran 2025 tarihinden geçerli olmak üzere bir yıllık kesin mühlet kararı vermiş. Yani mahkeme korumasına almış. Sektörün köklü firması en az bir yıl boyunca faaliyetlerini konkordato komiserlerinin denetiminde sürdürecek…
Lucca gidiyor, Gigi geliyor
Bodrum Türkbükü'ndeki Maçakızı Otel Türkiye'nin en popüler lüks tatil adreslerinden biridir. Gerek otelin konumu ve müşteri kitlesi gerekse her yaz başında yazılıp çizilen fiyat politikası oteli bir süre manşetlere taşır. Bodrum'daki lüks piramidinin en tepesindeki bu otelin çok konuşulan üst sınırdaki fiyat politikasına karşın çok sayıda müdavimi de var. Bir masada Sabancı ailesinden isimleri görüyorsunuz hemen yan masada Şahenk'ler ve diğerleri. O kadar ki otelde sezonluk oda tutan iş insanları bile bulunuyor. Hemen bilgi verelim; Maçakızı'nda bu sene en düşük oda fiyatı gecelik bin 500 dolardan başlıyor. Yine otelin restoranında bir kişi öğle yemeği için en düşük fiyat olarak (alkol olmadan) 5 bin lira civarında hesap ödüyor. Otelin 'ünü' yurt dışına taşan lahmacunu ise bu yaz bin 400 liradan müşterilere satılıyor. Bu 85 odalı otelin sözünü ettiğimiz fiyat politikası müşteri kesimini çok fazla etkilemediği için otel neredeyse tüm sezon yüzde 100 dolulukla çalışıyor.
Bu bilgiler biraz araştıran herkesin öğrenebileceği notlar. Biz gelelim konunun kulis bölümüne. Aynı bölgedeki Mandarin Orient Otel'in bir de beach clup bölümü var. Orayı son birkaç yıldır Bebek'teki ünlü Lucca işletiyor. Burası da en az Maçakızı Otel kadar üst limit fiyat politikası uyguluyor. Şöyle yazalım bu beach Clup'ın önündeki valenin ücreti araç başı bin lira. Bildiğimiz kadarıyla Mandarin ile Lucca arasındaki anlaşma bu sezon sonu itibari ile bitiyor. Ve yine öğrendiğimize göre Mandarin Lucca ile sözleşme yinelemeyeceklermiş. Peki Bodrum'un bu en lüks beach clup'ını kim işletecek?
Kulağımıza gelen bilgilere göre Mandarin önümüzdeki yıl plajın işletmesi için Londra merkezli ünlü restoran- beach işletmecisi Gigi ile anlaşmışlar. Gigi Dubai'de çok lüks bir işletmeye sahip. Ayrıca geçen yıl yine Bodrum Mandarin Oriental Otel içinde Gigi Rigolatto isimli restoran ile Türkiye'ye giriş yapmıştı. Öğrendiğimize göre bu lüks ünlü işletme önümüzdeki yıl Türkiye'deki ikinci yatırımını hayata geçirmiş olacak.
