İDRİZ ÇOKAL/ İngiliz bir ortakla Papara'ya hazırlanıyormuş… Healin kapandı mı? Cafer Erol'dan Kadıköy'e Londra şıklığı! İCA'lar hayat kurtarıyor…
İngiliz bir ortakla Papara'ya hazırlanıyormuş…
2019 yılında kurulan Sipay, işletmelerin ve bireylerin finansal ihtiyaçlarına uygun ürün ve servisler tasarlayan yenilikçi bir finansal teknoloji kuruluşu. Türkiye'nin en değerli fintek şirketleri arasında yer alan Sipay, şirketlerin tüm finansal görünümünü tek yerden takip edip yönetebilmelerine imkân sağlıyor. Sipay, kullanıcılarına geniş bir yelpazede güncel, hızlı, kolay, güvenli ve inovatif ödeme çözümleri sunuyor. Global bir fintek lideri olma yolunda hızla ilerleyen Sipay, 2023 ve 2024 yılında Deloitte Teknoloji Fast 50'de Türkiye'nin en hızlı büyüyen e-para ve ödeme kuruluşu şirketi ünvanı almasının yanında 2023 yılında Teknoloji Fast 500 EMEA listesinde de 187. sırada yer aldı. Sipay, 2024 Deloitte EMEA Teknoloji Fast 500 listesinde ise bir önceki yıla kıyasla 68 sıra birden yükselerek 119. sıraya yerleşti.
Sipay son zamanlarda ise yaptığı satınalmalarla ismini duyuruyor. Geçen Nisan ayında Elephant'ın liderlik ettiği Seri B yatırım turunda 877 milyon dolar değerleme üzerinden 78 milyon dolar yatırım aldı. Ardından e-ticaret altyapı sağlayıcılarından IdeaSoft'u satın aldı. Sipay bu aralar yeni bir satın alma için de çalışmalar yapıyormuş.
Hatırlarsanız Mayıs sonunda yasadışı bahis operasyonu yapılmıştı. Bu operasyon sonunda Papara, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) devredilmişti. TMSF bu şirketlerin yönetimini devraldıktan sonra yönetmeye başlıyor. Mahkemelerin verdiği kararlar sonrasında da şirketleri ihale yoluyla satabiliyor. Henüz bu konuda bildiğimiz alınmış bir karar yok ama Sipay tarafı papara için hazırlık yapıyormuş. İhale olur ise İngiliz bir ortakla teklif vereceği konuşuluyor…
Healin kapandı mı?
Gedik Holding'in temelleri Türkiye'nin ilk uluslararası kaynak mühendislerinden Halil Kaya Gedik tarafından 1963 yılında atılmış. Bugün Türkiye'nin önemli sanayi gruplarından biri haline gelen Gedik Holding'in bugün 100 milyon doları ihracattan, 200 milyon doların üzerinde cirosu, 2 bin civarında da çalışanı bulunuyor. Halil Gedik 2012 yılında vefat ettikten sonra kaptan koltuğuna kızı Hülya Gedik oturdu. Gedik Holding sanayi ve eğitim sektöründe yatırımları bulunan bir holding. Ancak Hülya hanımın iki kızı; Asu ve Asya sağlıklı yemek sektöründe faaliyet gösteren Healin markasını yönetiyorlar. İki kız kardeş Healin ile ilgili büyüme planları yapıyordu. Hatta İstanbul'un yeni gözde mekanlarından biri olan Tersane İstanbul'da yeni şube açma planları vardı. Geçen gün yolumuz Nişantaşı'na düştü. Healin'in tabelalarının yerinde Pizza Express'i görünce merak ettik. Acaba işler yolunda gitmedi de kapandı mı diye düşündük. Healin binanın tamamını neredeyse kullanıyordu. Kocaman da tabelası vardı. Bu tabelalarda şimdi Pizza Express ismi var. Healin giriş katı boşaltıp, burasını Pizza Express'e bırakmış. Kendisi de üst katlarda devam ediyormuş. İkinci şube projesi de şimdilik beklemedeymiş.
İngiltere'nin ikonik pizza markalarındann Pizza Express Mayıs ayında Türkiye'ye geldi. Markayı Türkiye'ye getiren de sanat camiasının yakından tanıdığı bir isimdi. Mert Fırat, hem sanatçı hem girişimci yanı olan bir isim. Pizza Ekspress'in ilk şubesini Nişantaşı'nın merkezinde Healin'in yerinde açtı. Öğrendiğimiz kadarıyla önümüzdeki dönem hızlı bir şubeleşme başlayacakmış. Ment Fırat'ın iki yılda sadece İstanbul'da 30 şube açma hedefi varmış. Yeri gelmişken bu bilgileri de aktaralım istedik…
Cafer Erol'dan Kadıköy'e Londra şıklığı!
Şekerci Cafer Erol, 1807'den bu yana uzanan köklü geçmişiyle Türk tatlıcılık geleneğinin simge markalarından biri. Lokumdan akideye, badem ezmesinden modern dokunuşlu çikolatalara kadar geniş bir ürün yelpazesine sahip olan marka, hem yurt içinde hem de yurt dışında büyümeye devam ediyor.
Geçtiğimiz yıl Londra'nın en prestijli noktalarından Knightsbridge'te, Harrods'un hemen yanında açılan mağazasıyla dikkat çeken Cafer Erol, bu mağazayı sadece bir satış noktası değil, Türk kültürünü dünyaya tanıtan bir vitrin olarak konumlandırmıştı. Lüks detaylarla donatılan Londra şubesi; VIP odaları, özel gün kutlamaları ve modern Türk tasarımıyla bambaşka bir deneyim sunuyor. Ancak kulislerde konuşulanlara göre, Londra'daki işler beklenenin altında kalmış. İki ortağıyla birlikte açtığı bu mağazada zaman zaman anlaşmazlıklar yaşandığı, ortakların ayrılmayı düşündüğü söyleniyor. Knightsbridge gibi lüks ama aynı zamanda oldukça pahalı bir lokasyonda bulunmalarına rağmen dükkanın boş olduğu, buna karşılık aynı dönemde daha uygun bir bölgede açılan yine geleneksel bir marka olan Hafız Mustafa şubesinin önünde ise günün her saati kuyruklar oluştuğu ifade ediliyor. Bu gelişmelerin devam etmesi durumunda, Cafer Erol'un Londra şubesinin geleceği belirsizliğe girebilir.
Ve şimdi Şekerci Cafer Erol, doğduğu yer olan Kadıköy'e yeni bir mağaza daha açıyormuş. Semtin yükselen gastronomi merkezi Terminal Kadıköy'de kısa süre içinde açılacak yeni mağazada bu kez hedef, Londra konseptini İstanbul'a taşımakmış! Lüks iç mimari, özel kutlamalar için VIP alanlar ve görsel olarak zenginleştirilmiş ürün sunumları yer alacakmış. Geleneksel tatların nostaljisini modern çizgilerle buluşturacak bu yeni şube, hem yerli müşterilerin hem de turistlerin ilgisini çekecek gibi görünüyor.
Terminal Kadıköy, bu açılışla birlikte yalnızca bir gastronomi durağı değil, aynı zamanda "Londra şıklığında bir Türk tatlı vitrini"ne de ev sahipliği yapacak.
İCA'lar hayat kurtarıyor
Teknoloji sayesinde İHA'lardan sonra şimdi de İCA'larla (İnsansız Cankurtaran Aracı) tanışıyoruz. Sahil Güvenlik Komutanlığı'nın ihtiyacı kapsamında geliştirilen İCA'lar şimdi de otellerin plajlarında kullanılıyor. Arkadaşımız Kerem Köfteoğlu'nun duyumlarına göre, 2011'de ODTÜ Teknokent'te kurulan Maren Robotics, ürettiği 'FASTY' adlı İCA cihazları Türkiye'de birçok otelin yanı sıra, distribütörleri aracılığıyla 20'ye yakın ülkeye de satmış.
FASTY'nin denizlerde nasıl hayat kurtardığına gelecek olursak, bu cihaz cankurtaran tarafından uzaktan kontrol ediliyormuş. İhtiyaç halinde cihaz üründe bulunan sürüş butonuyla, cankurtaran cihazla birlikte de kazazedeye ulaşabiliyormuş. Cihaz yüksek hızı ve manevra kabiliyeti sayesinde boğulma vakalarına çok hızlı müdahale imkanı sağlıyormuş. Bu yüzden misafirlerin can güvenliğini önemseyen otel sahipleri veya plaj işletmecileri, artık cankurtaran kulelerinde, kule başına 1 veya 2 adet cihaz bulunduruyormuş.
Bilindiği üzere boğulma vakalarında acil müdahale hayati önem taşıyor. Kulağımıza gelen bilgilere bakılırsa, Maren Robotics Kurucu Ortağı A. Utku Atay, bu noktadan hareketle İngilizce 'fast-hız' kelimesini çağrıştırıp, akılda da kalıcı olsun diye FASTY'yi ürünlerinin markası olarak belirlemiş. Bu arada bu ürün Millî Kodlandırma Büroları tarafından verilen NATO Stok Numarasına da sahipmiş. 13 basamaklı bu numara 3 kısma ayrılmış. İlk dört basamak NATO İkmal Sınıflandırma Kodu ve malzemenin benzer grup ve sınıftaki malzemelerle olan ilişkisini gösteriyormuş.
