ÖZBEY MEN/ Dünyada küresel belirsizlikler ve ekonomik dalgalanmalar diz boyu. Buna bir de yüksek enflasyon, iklim krizi ve daha da önemlisi bölgemizde yaşanan savaşları ekleyelim. Elbette bir de canımızı çok yakan deprem gerçeğimiz ve hemen her yaz yaşadığımız orman yangınları var. Tüm bu gelişmeler gerek şirketlere gerekse bireylere güvence sunan sigorta ve brokerlik şirketlerine talebi artışmış durumda.
Dünyada ve Türkiye'de sigortanın öneminin giderek arttığını belirten sektör yetkilileri, sigorta sektörünün artık risk transferi yapmanın ötesinde, risk yönetimi ve sürdürülebilirlik stratejilerinin merkezini oluşturduğunu söylüyorlar.
Türkiye'de son yıllarda yangın, deprem, iş durması, nakliyat ve araç sigortalarının öne çıktığını ifade eden uzmanlar, işletmelerin artık sadece "zarar sonrası tazminat" değil, "zarar öncesi koruma ve süreklilik" arayışında olduklarına dikkat çekiyorlar. Sektör yetkilileri, şirketlerin bu ihtiyaçlarına cevap verebilmek amacıyla son dönemde bazı yenilikçi ürünler geliştirmeye başladıklarını belirtiyorlar.
BİRÇOK SEKTÖRDE SİGORTALAMA MALİYETLERİ YÜKSELDİ
Doğan Sigorta ve Reasürans Brokerliği, sektörde 45 yıldır faaliyet gösteriyor. Amaçlarının başından beri, sadece poliçe satmak olmadığını belirten Doğan Sigorta ve Reasürans Brokerliği CEO'su Selcen Doğan Gür, her müşterinin ihtiyacına özel, ölçeklenebilir ve sürdürülebilir çözümler geliştirmeye odaklandıklarını belirtiyor. Doğan Brokerlik olarak bugün endüstriyel sigortalar, sağlık sigortaları, sorumluluk branşları, reasürans ve özel risk çözümleri alanlarında 55 kişilik bir kadroyla hizmet verdiklerini ifade eden Gür, "Öne çıkan branşlarımız arasında Yangın, Mühendislik, Yönetici Sorumluluk, Ürün Sorumluluk, Nakliyat, Grup Sağlık Sigortaları, Kefalet Sigortası, Politik Şiddet ve Siber Risk sigortaları yer alıyor. Bizim için en kıymetli değer, müşterilerimizle kurduğumuz güven ilişkisi. Sigortayı yalnızca bir güvence değil, işin sürdürülebilirliğini sağlayan stratejik bir araç olarak görüyoruz. Bu bakış açısı sayesinde, her geçen yıl daha fazla kurumun uzun vadeli risk yönetim ortağı haline geliyoruz" diyor.
Dünyada yaşanan siyasi gerginlikler, çatışmalar ve savaşların, sigorta ve reasürans piyasasında doğrudan risk iştahını, kapasiteyi ve prim seviyelerini etkilediğine işaret eden Gür, jeopolitik belirsizliklerin arttığı dönemlerde reasürörlerin özellikle siyasi şiddet, savaş ve terör teminatlarında daha temkinli davrandıklarını, bunun da yerel pazarda fiyatlamayı ve şartları sıkılaştırdığını vurguluyor. Bunun yanı sıra, enerji, denizcilik ve ulaştırma gibi jeopolitik risklere açık branşlarda yeniden sigortalama maliyetlerinin yükseldiğini belirten Gür, sözlerini şöyle sürdürüyor:
Broker olarak bizim rolümüz, bu belirsizlik ortamında doğru kapasite kaynaklarını bulmak, müşterinin riskini uluslararası piyasaya en sağlıklı şekilde anlatmak ve sürdürülebilir çözümler üretmek oluyor. Türkiye, jeopolitik konumu gereği sadece siyasi değil, doğal afet riskleri açısından da yüksek bir hassasiyet taşıyor. Son yıllarda artan yangınlar, depremler ve sel olayları, sigorta sektöründe fiziksel risk farkındalığını ciddi şekilde artırdı. Bu durum, hem reasürans maliyetlerine hem de poliçe yapısına doğrudan yansıyor. Firmalar artık sadece "zorunlu poliçeleri" değil, iş durması (business interruption), makine kırılması, nakliyat ve siber risk gibi alanlarda da koruma talep ediyor. Özellikle deprem sonrası dönemlerde, işletmelerin iş sürekliliğini garanti altına alan teminatlara ve kâr kaybı sigortalarına olan ilgi hızla yükseldi. Bu da piyasanın daha bütüncül risk yönetimi anlayışına evrilmesine yol açtı. Yeni dönemde öne çıkan trend, klasik poliçe yapılarının ötesine geçip ölçülebilir risk verilerine dayalı, parametrik sigorta çözümlerine yönelmek. Bu modeller, örneğin belirli bir büyüklüğün üzerindeki deprem ya da belirli sıcaklık/süre değerine ulaşan yangın gibi ölçütler gerçekleştiğinde otomatik tazminat ödemesi yapılmasını sağlıyor."
DENİZ SİGORTALARINDA ÇOK İDDİALI
Lockton Omni Sigorta ve Reasürans Brokerliği Kurumsal Risk ve Sigorta Bölümü Genel Müdür Ebru Yüksekbilgili ise, firma olarak Türkiye'nin en büyük ve en tecrübeli deniz sigortaları brokeri konumunda olduklarını belirtiyor. Deniz sigortalarına ilave olarak kurumsal risk yönetimi, sigorta ve reasürans alanlarında danışmanlık hizmeti sunduklarını ifade eden Yüksekbilgili, para piyasaları dışında kalan tüm riskler ile ilgili müşterilerin ihtiyaçlarını tespit ederek kendilerine çözüm sunduklarını dile getiriyor. Jeopolitik gerginlikler, savaşlar ve küresel belirsizliklerin, reasürans piyasalarında kapasite daralması ve fiyat artışına neden olduğunu kaydeden Yüksekbilgili, bu noktada brokerlerin öneminin daha da arttığına işaret ediyor. Yüksekbilgili, "Global piyasalardaki erişim gücümüz sayesinde müşterilerimizin risklerini yönetmeleri konusundaki danışmanlık rolümüzle alternatif reasürans kapasitelerine ulaşmasını, rekabetçi fiyatlarla ve uygun teminat koşullarıyla risklerini transfer etmelerini sağlıyoruz. Ayrıca özellikle deniz ve kara taşımacılığındaki riskli bölgelerden geçişler için müşterilerimize uygun savaş teminatı sağlanması konusunda yurtdışı fasilitelerimizden uygun teminatları buluyoruz" diyor.
Türkiye'de son yıllarda yangın, deprem, iş durması, nakliyat ve araç sigortalarının öne çıktığını ifade eden Yüksekbilgili, bunun yanında parametrik sigortalar, iklim riski teminatları (kuraklık, rüzgar performansı vb) ve siber sigortaların da yeni trendler olarak yükselişte olduğuna dikkat çekiyor. Son yıllarda firmaların bilinç düzeyinin belirgin şekilde yükseldiğine değinen Yüksekbilgili, sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Sigorta artık sadece bir maliyet unsuru değil, stratejik bir güvence aracı olarak görülüyor. Yine de gelişime açık alanlar var. Biz de firma olarak düzenli analizler, eğitimler ve raporlamalarla firmaların sigortaya olan bakışını daha proaktif hale getiriyoruz. Amacımız sadece poliçe düzenlemek değil; şirketlerin sürdürülebilirliğini, büyümesini ve itibarını koruyan bir risk yönetimi kültürü oluşturmak."
İNŞAAT VE MÜHENDİSLİK SİGORTALARINDA ÖNDE
Brooklyn Sigorta & Reasürans Brokerliği A.Ş. CEO'su Kadriye Pehlivan da 2019 yılından bu yana sektörde faaliyet gösterdiklerini belirterek, hem yerel hem de global riskleri doğru analiz edip, her müşteriye özel çözümler ürettiklerini söylüyor. İnşaat ve mühendislik sigortalarında sektöre yön veren bir uzmanlık geliştirdiklerini ifade eden Pehlivan, "Bugün geldiğimiz noktada, yalnızca poliçe temin eden bir kurum değil; riskin her aşamasında müşterisinin yanında duran stratejik bir iş ortağıyız. Profesyonel sorumluluk, siber risk, ürün sorumluluğu, sağlık ve reasürans çözümlerinde de güçlü bir portföyümüz bulunuyor" diyor.
Global ölçekte artan jeopolitik gerginlikler ve savaşların, reasürans piyasalarında risk algısını ve fiyatlamayı etkilediğini ifade eden Pehlivan, özellikle enerji, denizcilik, ulaştırma ve inşaat projelerinde kapasite bulmanın geçmişe göre çok daha zor hale geldiğine işaret ediyor. Pehlivan, sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Reasürörler, artık riskleri sadece teknik değil; politik, iklimsel ve ekonomik değişkenlerle birlikte değerlendiriyor. Bu da brokerlerin uzmanlık düzeyini daha da önemli hale getiriyor. Biz Brooklyn olarak bu süreçte, uluslararası partner ağımızla müşterilerimizin sürdürülebilir koruma mekanizmalarına erişimini sağlıyoruz. Türkiye'de son yıllarda özellikle inşaat all-risk, iş durması (kâr kaybı), yangın, doğal afet ve siber risk poliçelerine yönelim arttı. Yeni trend, klasik sigortacılığın ötesinde "önleyici risk yönetimi" yaklaşımına geçmek. Bilinç artışı gözle görülür seviyede. Ancak hâlâ bazı sektörlerde sigortaya "mecburi bir gider" gözüyle bakılıyor. Oysa doğru yönetilen bir poliçe, kriz anında şirketin varlığını sürdürebilmesinin garantisidir. Brooklyn olarak her müşterimize özel çalışan, butik bir hizmet anlayışına sahibiz. Öncelikle risk analizi ve poliçe optimizasyonu yaparak gereksiz maliyetleri ortadan kaldırıyoruz. Uluslararası reasürans bağlantılarımız sayesinde, hem fiyat hem teminat açısından global ölçekte rekabetçi çözümler sunuyoruz. Tüm süreç boyunca müşterinin yanında duran, hızlı geri dönüş sağlayan bir ekip yapısına sahibiz. Ayrıca dijital altyapımız sayesinde, poliçe yönetimi ve raporlama süreçlerini çok daha şeffaf ve erişilebilir hale getirdik."
"SEKTÖR YENİLİKÇİ ÜRÜNLER GELİŞTİRMEYE BAŞLADI"
Vizyon Reasürans ve Sigorta Brokerliği Genel Müdürü Hasan Ekmen ise, 25 yılı aşkın süredir sanayi, enerji, sağlık ve hizmet sektörlerinde faaliyet gösteren birçok firmaya; yangın, mühendislik, siber risk, nakliyat ve sağlık sigortaları alanlarında çözümler sunduklarını vurguluyor. Dünyada yaşanan siyasi gerginlikler ve savaşların, global reasürans piyasasında risk maliyetlerini doğrudan etkilediğinin altını çizen Ekmen, "Bu durum, biz brokerler için sadece teknik bir mesele değil, stratejik bir denge kurma görevi anlamına geliyor. Biz Vizyon Reasürans olarak, uluslararası bağlantılarımız sayesinde hem Londra Loyds'dan, Avrupa ve hem de MENA bölgesindeki reasürörlerle alternatif çözümler geliştiriyor, müşterilerimizin bu dalgalanmalardan minimum etkilenmesini sağlıyoruz" diyor.
Türkiye'nin hem jeolojik hem de iklimsel açıdan yüksek riskli bir coğrafyada yer aldığını hatırlatan Ekmen, şu bilgileri aktarıyor:
"Deprem, sel, dolu ve yangın gibi olaylar sonrasında sigortacılıkta farkındalık ve talep belirgin şekilde artıyor. İşletmeler artık sadece "zarar sonrası tazminat" değil, "zarar öncesi koruma ve süreklilik" arayışında. Son dönemde sigorta şirketleri bu ihtiyaca cevap verebilmek adına daha yenilikçi ürünler geliştirmeye başladı. Bunların başında parametrik sigorta ürünleri geliyor. Örneğin deprem veya belirli büyüklükte bir doğal olay gerçekleştiğinde, hasar tespiti beklenmeden, sadece parametrelerin (örneğin deprem şiddeti, yağış miktarı vb.) gerçekleşmesiyle ödeme yapılan sistemler devreye giriyor. Bu ürünler, işletmeleri ekonomik olarak hızlı rahatlatan ve özellikle KOBİ'ler için büyük fark yaratan yeni nesil çözümler olarak öne çıkıyor. Bunun yanında, bazı sigorta şirketleri konut poliçelerine farklı eklentiler (asistans, evcil hayvan, kişisel eşya, hukuki koruma gibi) entegre ederken; bazı şirketler de hayat sigortası ve bireysel koruma ürünlerini yeniden yapılandırarak çalışan sağlığı ve refahına odaklanan hibrit ürünler sunuyor. Türk sigorta şirketleri hem güçlü sermaye yapıları hem de teknik uzmanlıkları sayesinde ülke içindeki pek çok riski başarıyla sigortalayabiliyor."
Kadriye PEHLİVAN / Brooklyn Sigorta & Reasürans Brokerliği A.Ş. CEO'su
"Sağlık, siber güvenlik, doğal afet teminatlı ürünlerde ciddi talep artışı var"
Dünyada ve Türkiye'de sigortanın önemi giderek artıyor. Dünyada sigorta sektörü artık sadece risk transferi değil, aynı zamanda risk yönetimi ve sürdürülebilirlik stratejilerinin merkezinde yer alıyor. Türkiye'de ise özellikle sağlık, siber güvenlik ve doğal afet teminatlı ürünlerde ciddi bir talep artışı var. İş dünyasında ise sorumluluk sigortaları, nakliyat ve kredi sigortaları gibi alanlarda büyüme dikkat çekiyor. Bunun yanında bireylerde dijitalleşme sayesinde mikro sigorta ürünleri, anlık ihtiyaçlara yönelik çözümler öne çıkıyor. Sigorta broker ile çalışmanın en büyük faydası, tamamen müşterinin çıkarlarını gözeten bağımsız bir danışmanla yol almak demektir. Bizler herhangi bir sigorta şirketine bağlı değiliz; bu sayede piyasadaki tüm ürünleri ve çözümleri objektif bir şekilde karşılaştırır, müşterinin ihtiyacına en uygun poliçeyi buluruz. Siber sigortalar, iklim değişikliğiyle bağlantılı teminatlar ve sağlık sigortaları başta olmak üzere sektörün büyümesi bu alanlarda hızlanacak. Dijitalleşme, yapay zekâ ve büyük veri analitiği sayesinde risklerin daha iyi ölçülmesi ve özelleştirilmiş ürünler sunulması mümkün olacak. Ayrıca toplumda artan bilinç, bireylerin geleceğini koruma refleksini güçlendiriyor. İşte bu nedenlerle sigorta sektörü sadece koruma değil, aynı zamanda sürdürülebilir kalkınma için de kritik bir oyuncu olacak. Önümüzdeki 5 yıl içinde, sektörün dönüşüm hızına ayak uydurmakla kalmayıp, bu dönüşümün öncüsü olmayı hedefliyoruz. Stratejik hedeflerimiz teknolojiyi en iyi kullanan, müşteri memnuniyetinde lider, uluslararası arenada tanınan ve sürdürülebilirlik vizyonuyla sektörüne yön veren bir sigorta brokeri olmak."
Selcen Doğan GÜR / Doğan Sigorta ve Reasürans Brokerliği CEO'su
"Büyük ölçekli firmalar için sigorta stratejik bir araç"
Doğan Sigorta Brokerlik olarak, firmalara sadece poliçe temini değil, riskin analizinden itibaren uçtan uca danışmanlık hizmeti sunuyoruz. Hasar gerçekleşmeden önce alınacak önlemler, doğru teminat yapısının kurulması ve uluslararası reasürans piyasalarıyla etkin iletişim bizim en güçlü kaslarımız. Hedefimiz, müşterilerimizin karşılaşabileceği olası felaketleri sadece finansal değil, operasyonel sürdürülebilirlik açısından da güvence altına almak. Türkiye'de sigorta bilinci son yıllarda bir miktar artmakla birlikte, hâlâ risk yönetimi kültürü açısından kat edilmesi gereken önemli bir mesafe var. Özellikle büyük ölçekli firmalar riskin finansal etkilerini daha erken fark ettikleri için sigortayı stratejik bir araç olarak görüyor; ancak KOBİ segmentinde bu farkındalık tam anlamıyla yerleşmiş değil. Sigorta genellikle "hasar sonrası devreye giren bir mekanizma" olarak algılanıyor; oysa biz brokerler için sigorta, riskin oluşmadan önce planlandığı bir yönetim aracı. Son yıllarda yaşanan doğal afetler, tedarik zinciri kırılmaları ve siber saldırılar, şirketlerin bakış açısını hızla değiştirdi. Artık firmalar yalnızca yasal zorunluluk nedeniyle değil, kurumsal sürdürülebilirlik ve operasyonel güvence açısından da teminat arayışına giriyor. Bu da piyasanın olgunlaşmasına katkı sağlıyor. Hedefimiz, sigorta bilincini sadece prim ödemekle sınırlı bir alışkanlık olmaktan çıkarıp, kurumsal risk yönetiminin bir parçası haline getirmek. Bu süreçte firmalara sağladığımız başlıca avantajlar: Bağımsız danışmanlık, global piyasa erişimi, sözleşme ve kloz optimizasyonu, hasar yönetimi desteği.