ÜRÜN DİRİER/ Türkiye'de öteden beri belli aralıklarla siyasi ve ekonomik dalgalanmalar, belirsizlikler yaşanır. Buna son dönemde dünyada artan jeopolitik gerilimleri de eklediğimizde uluslararası alanda olduğu gibi Türkiye iş dünyasında da sıkıntılı bir dönemin yaşandığını her halde söylemeye gerek yok. Gerek yerli gerekse yabancı birçok firma ekonomik dalgalanmalar, jeopolitik riskler, pandemi gibi sağlık krizleri ya da sektör özelinde yaşanan beklenmedik şoklar gibi birçok sorunla baş etmeye çalışıyor. Bu dönemlerde en büyük sorun, karar vericilerin güvenebileceği net bir yön duygusunun kaybolmasıdır. Geleneksel olarak, liderler sezgilerine ve geçmiş deneyimlerine dayanarak karar vermeye çalışır. Ancak bu yaklaşım, günümüzün hızla değişen ve yüksek belirsizlik içeren ortamlarında yetersiz kalabiliyor. İşte tam bu noktada veri analizi, sisli bir havada yol gösteren pusula işlevi görmeye başlıyor.
Veri analizi, aslında belirsizliği ortadan kaldırmaz. Ancak onu yönetilebilir hale getirir. Çünkü ham belirsizlik, karar vericiyi felç eden bir faktördür; hangi seçeneğin neye yol açacağı bilinmez. Veri analizi sayesinde belirsizlik olasılıklara ve senaryolara indirgenir. Bu da iş dünyası için hayati bir farktır. Yönetici, yüzde 100 kesinlik elde etmese bile, kararlarını daha yüksek olasılıklı sonuçlara dayandırabilir.
PAYPAL ÖRNEĞİ: VERİ İLE KRİZ YÖNETİMİ
Veri ile kriz yönetimini kendi yaşadığı bir örnek üzerinden anlatan Boğaziçi Üniversitesi ve U.C. Berkeley Üniversitesi Öğretim Üyesi Ahmet Rasim Çağın, şunları aktarıyor:
"PayPal'da çalıştığım dönemde, şirketin en kritik sorunlarından biri müşteri kaybıydı. Normal şartlarda bile bir müşterinin platformu terk etmesi gelir üzerinde doğrudan olumsuz etki yaratırken, ekonomik belirsizlik dönemlerinde bu durum çok daha ciddi bir risk haline gelir. Çünkü kriz dönemlerinde hem bireyler hem işletmeler harcamalarını kısar, alternatif platformlara yönelir veya tamamen işlem yapmamaya başlarlar.
Bizim yaptığımız şey, bu davranışı tahminlenebilir hale getirmekti. Geliştirdiğimiz müşteri kaybı tahminleme modeli, geçmiş milyonlarca işlemden besleniyordu. Müşterilerin hangi tür davranışlar sergiledikten sonra platformu terk ettiğini anlamaya çalıştık. Belirli bir süre işlem yapmayan kullanıcıların kayıp riski yükseliyor muydu?
Belirli bir ödeme yöntemini kullanan müşteriler daha mı sadıktı? Kredi kartı reddi yaşayan kullanıcıların platformdan uzaklaşma ihtimali ne kadar artıyordu? Kriz dönemlerinde, döviz kurlarındaki oynaklık müşteri davranışlarını nasıl etkiliyordu? Bu sorulara yanıt bulmak için regresyon modellerinden makine öğrenmesi algoritmalarına kadar pek çok analitik yaklaşımı denedik. Sonuçta ortaya çıkan model, bize sadece hangi müşterinin kaybolacağını söylemekle kalmadı; aynı zamanda ne zaman ve hangi sebeple olabileceğini de gösterdi.
Burada önemli olan nokta şuydu: Belirsizlik ortamında, elimizdeki veri sayesinde risklerimizi proaktif şekilde yönetebildik. Örneğin, müşteri kaybı riski yüksek görünen bir müşteriye özel kampanya tanımladık. Ya da müşteri deneyimini olumsuz etkileyen küçük bir hatayı düzeltmek için hedefli aksiyon aldık. Sonuçta, kriz ortamında müşteri kaybını azaltarak gelir kaybını da minimuma indirdik."
VERİNİN KRİZDE SAĞLADIĞI ÜÇ AVANTAJ
Kendi yaşadığı PayPal örneğinin, verinin kriz dönemlerinde nasıl bir "erken uyarı sistemi" işlevi gördüğünü çok net gösterdiğine işaret eden Çağın, "Daha genel çerçevede düşündüğümüzde, veri analizi şirketlere üç temel avantaj sağlıyor. İlki erken farkındalık… Kriz genellikle küçük sinyallerle başlar. Tüketici davranışlarındaki ani bir değişim, tedarik zincirindeki küçük bir gecikme ya da finansal göstergelerdeki sıra dışı hareketler… Veri analizi, bu küçük sinyalleri fark ederek yöneticilere kriz kapıda mesajını verir. İkincisi senaryo simülasyonu… Kriz dönemlerinde geleceği tahmin etmek çok zordur. Ancak veri analizi, olasılıkları sayısallaştırır. Örneğin, eğer döviz kuru yüzde 10 artarsa satışlarımız ne kadar düşer? sorusunu simülasyonlarla yanıtlamak mümkündür. Böylece kararlar, varsayımlara değil, olasılıklara dayalı olur. Üçüncü avantajı ise hızlı uyum… Kriz dönemlerinde en önemli özellik çevikliktir. Veri analizi, şirketlerin 'ne oldu'yu anlamasını hızlandırır. Böylece reaksiyon süresi kısalır ve rekabette avantaj sağlanır" diyor.
GELECEĞİN REKABET ALANI: VERİ
Dünya Ekonomik Forum (WEF) 2025 İşlerin Geleceği raporunda 2030 yılına kadar yükselen beceriler arasında "veri odaklı karar alma ihtiyacının" çok daha ön planda olacağı öngörülüyor. Sadece bu bilgi bile verinin nasıl bir geleceği olacağına işaret ediyor. Deloitte'un Küresel İnsan Sermayesi Trendleri 2025 araştırmasında ise, yöneticilerin, yönetim kurulu ve paydaşların kısa vadeli finansal sonuçlar elde etmek için yaptığı baskılarla bunalmış durumda oldukları önemle vurgulanıyor. Ve bu duruma, yöneticilerin uzun vadeli stratejik kararlar için risk almak durumunda oldukları gerçeği eklendiğinde, verinin karar alma süreçlerinde hiç olmadığı kadar önemli hale geldiği ortaya çıkıyor. Artık "Veriye dayalı şirketler" şeklinde bir tanımlama bile oluşmaya başladığının altını çizen TDC Eğitim ve Danışmanlık Kurucusu Dr. Özlen Çetin Ege, "Bu tür şirketler genelde müşterilerin öngörülerinden yararlanıyor ve bu verilerle rekabet avantajı sağlıyorlar. Bu tür şirketlerin, tüm şirketler içinde yüzde 30 daha fazla büyüme oranı var. Açıkçası, geleceğin rekabeti, doğru verileri bulma ve doğru işleme üzerinden gerçekleşecek gibi görünüyor. Bu gerçek anlaşıldığı için tüm dünyada her 1 dakikada 328.77 milyon terabayt veri işlenmekte… Veri uzmanları ya da veri analistleri yılda ortalama 120 bin doların üzerinde maaşla çalışıyorlar" diyor.
Gelecekte liderler ve yöneticilerin her zamankinden fazla, çok bilinmeyenli problem çözmek durumunda kalacaklarına dikkat çeken Ege, şunları aktarıyor:
"Çok bilinmeyenli problemlerin karşısında, siz de verilerin birden fazla kanal, açı ve yöntemle toplanıp, sağlamasını yapmalısınız. İşte bu nedenle, liderlerin analitik düşünme yeteneğinde artış için, veri iştahları son derece yüksek olmalı. Yine burada, Deloitte'un araştırmasında liderlere verilen önemli bir tüyoyu paylaşmak isterim: Yalnızca kolay olan verilerle problem çözmek yerine, test edilmiş doğru verileri bulmanın önemi… İşte tam bu noktada veri analistlerinin önemi ortaya çıkıyor. Liderlerin kurum içinde veri analistlerine yatırım yapması, her geçen gün daha hayati hale geliyor. Doğru veriden kasıt da, kişiden kişiye değişmeyen somut, yani doğru analizle işlenen veridir. Kişisel olan ise, verinin yorumlanması ve değerlendirilmesidir. Verinin kanıtı ne kadar sağlamsa, değerlendirme ve stratejik karar da o ölçüde isabetli olacaktır."
KARARLAR YALNIZCA BUGÜNE DEĞİL, YARINA DA HİZMET EDER
Argüden Yönetişim Akademisi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Yılmaz Argüden, her şeyden önce, davranışsal ve kurumsal eğilimleri yansıtan veri setlerinin kritik öneme sahip olduğunu belirterek, "İnsan kaynağına ilişkin veriler, vatandaş veya müşteri geri bildirimleri, katılım mekanizmalarına dair gözlemler ve süreçlerin işleyişine dair ölçümler, karar vericilerin yönünü belirleyen en değerli pusulalardır. Bu tür veriler, yalnızca niceliksel değil, aynı zamanda niteliksel boyutlarıyla da geleceğe dair öngörüler üretir. İkinci olarak, politika ve uygulama sonuçlarını ortaya koyan veriler stratejik kararları güçlendirir. Örneğin, emeklilik politikalarının personel üzerindeki etkilerini ölçmek veya yerel yönetimlerde katılım mekanizmalarının verimliliğini analiz etmek, sadece geçmişi değerlendirmekle kalmaz; gelecekte alınacak kararların güvenilirliğini de artırır" diye konuşuyor.
Bağlam verilerinin de vazgeçilmez olduğunun altını çizen Argüden, sözlerini şöyle tamamlıyor:
"Makroekonomik göstergeler, iklim riski analizleri veya teknolojik dönüşüm trendleri, kurumların uzun vadeli etkilerini kavrayabilmek için yol gösterir. Bu veriler sayesinde alınan kararlar yalnızca bugüne değil, yarına da hizmet eder. Özellikle belirsizlik ve kriz dönemlerinde verinin yol göstericiliği çok daha kritik hale gelir. İşte bu noktada veri analizi gerçekliği berraklaştırır. Hangi sorunların yapısal, hangilerinin geçici olduğunu ayırt etmemize yardımcı olur. Önceliklendirmeyi sağlar. Sınırlı kaynakların en yüksek etki yaratacak alanlara yöneltilmesine olanak verir. Güven inşa eder. Şeffaf ve kanıta dayalı karar alma süreçleri, paydaşların güvenini artırır ve dayanışmayı güçlendirir."
HATA RAPORLARI EN DEĞERLİ YOL GÖSTERİCİ
Veriyi doğru okumanın, işleri daha yenilikçi hale getirdiğine işaret eden Virgosol Co-CEO'su Miraç Emektar ise, "Riskleri önden görüp, yazılım performansını en üst seviyede tutarken; elde ettiğimiz içgörülerle kullanıcı deneyimini iyileştiriyor, hataları minimize ediyoruz. Bu yaklaşım en üst seviyede kalitenin yanında hız da kazandırıyor. Kullanıcı davranışları, performans ölçümleri ve hata raporları bizim için en değerli yol göstericiler. Bu sayede deneyimi daha güvenli ve verimli hale getiriyor, müşterilere de daha doğru ve değerli çözümler sunulabiliyor. Analizler riskleri azaltmanın yanı sıra yeni açılımlar yaratma, inovatif çözümler geliştirme imkânı da sunuyor" diyor.
Belirsizlik dönemlerinde iş dünyasına yol gösteren en önemli pusula artık profesyonel veri analizi. 70 şirket, hangi veri analiz araçlarını, nerede, ne için, nasıl kullandıklarını ve kriz dönemlerini veriyle nasıl aştıklarını anlattı.
Aydın ŞENER/ Akçansa Dijital Dönüşüm ve Endüstri 4.0 Müdürü
"Bakım yönetimini veri odaklı hale getirdik"
Gerçek zamanlı veri akışını SCADA/MES, Endüstri 4.0 katmanında toplayıp anlık analizler ile otomasyona dönüştürüyoruz. IoT sensörlerinden elde edilen ekipman verilerini kullanarak bakım yönetimini veri odaklı hale getirdik. Bu yaklaşımlar bakım maliyetlerinin optimizasyonuna katkı sağlıyor. Proses endüstrisinin en yüksek önceliği üretim sürekliliği ve kalite kontrol süreçleridir. Bu nedenle en kıymetli veri kaynaklarımız ekipman, proses ve sensör verileridir. Tesislerimizde mühendislik ve operasyon kararlarını destekleyen PLC'ler, enerji ve emisyon analizörleri ile kalite/proses cihazları bulunuyor. Bu veri setleri, üretim performansı izlemesi, enerji verimliliği çalışmaları, kalite sapması analizleri ve çevresel uyumluluk raporlaması gibi kilit alanlarda doğrudan katma değer üretiyor. Belirsizlikte fark yaratan unsur, veri temelli karar destek mekanizmalarının devreye alınabilmesidir. Senaryo analizleri ve simülasyonlarla alternatif aksiyonları hızlıca karşılaştırabiliyoruz.
Sarp KAYA / ING Teknoloji Veri Analitikleri Direktörü
"Riskleri proaktif şekilde yönetmemize destek oluyor"
Veriyi kullanarak müşterilerimizin ihtiyaçlarını daha iyi anlayabiliyor ve yapay zekâ çözümlerimizle onlara kişiselleştirilmiş ürün ve hizmetler sunabiliyoruz. İş birimlerimizle bütünleşmiş veri analitiği ve yapay zekâ ekiplerimiz; üretken yapay zekâ, makine öğrenmesi ve ileri istatistiksel yöntemlerini kullanarak öngörüler üretiyor. Modern veri platformlarımız üzerinde çalışan bu çözümler, müşteri deneyimini zenginleştirmenin yanı sıra riskleri proaktif şekilde yönetmemize, çalışanların iş yapışını kolaylaştırmamıza ve en doğru kararları almamıza destek oluyor. Veri odaklı karar vermeyi önceliklendiren bir kurum olarak, müşterilerimizin dijital bankacılık davranışları, finansal geçmişi ve anlık işlem güvenliğini gösteren veriler, ihtiyaçları daha doğru anlayıp kişiselleştirilmiş çözümler geliştirmemize, riskleri yönetmemize ve geleceğe yön veren inovasyonları hayata geçirmemize imkân sağlıyor. Veriyi yalnızca bir kaynak değil, geleceği şekillendiren güçlü bir rehber olarak görüyoruz.
Cenk ÇİVİCİ/ Trendyol Grubu CTO'su
"E-ihracat fırsatları yaratmanın tek yolu veriyi doğru okumak"
Bugün siparişten teslimata kadar tüm süreçlerimizi ilgili mevzuatlara ve bilgi güvenliğine de uygun olması kaydıyla anlık veriyle optimize ediyoruz. Bir fikri önce küçük ölçekte deniyor, sonuçlarını veriyle görüyor, işe yarıyorsa büyütüyoruz. Trendyol artık 35 ülkede 40 milyondan fazla müşteri ve 250 bin satıcıyı aynı anda buluşturan bir ekosistem. Onlarca farklı ülkenin tüketici alışkanlıkları, operasyonel gerçeklikleri ve satıcı dinamikleriyle eş zamanlı çalışıyor. Her pazarın beklentileri birbirinden farklı. Bu farklılıkları yönetebilmenin, müşteriye yerel düzeyde doğru deneyimi sunarken satıcılarımız için e-ihracat fırsatları yaratabilmenin tek yolu veriyi doğru okumak. Ülke bazlı davranışları, lojistik kapasiteleri ve kategori dinamiklerini veriye dökerek hem global operasyonumuzu sürdürülebilir kılıyor hem de Türkiye'deki üreticiler için en doğru pazarlara açılan yolu inşa ediyoruz. Kısacası, veri bizim için yalnızca operasyonel verimlilik değil, aynı zamanda globalleşme vizyonumuzu mümkün kılan stratejik bir güç.
Tolga CEYLANTEPE/ QNB Sigorta Genel Müdür Yardımcısı
"Şikayet verilerini analiz ediyoruz"
Şirketimizde Müşteri Analitiği, Fiyatlandırma ve Değerleme/Modelleme gibi farklı dikeylerde çalışan yetkin veri analizi ekiplerimiz ve gelişmiş analitik araçlarımız mevcut. Bu entegre yapı sayesinde, müşteri davranışlarını derinlemesine anlıyor, riskleri daha hassas modelleyerek doğru fiyatlandırma stratejileri geliştiriyor, satış kanallarımızın performansını optimize ediyoruz. Günlük operasyonlardaki en somut faydalarımız; saha ekiplerine doğru müşteri segmentlerini hedefleme yeteneği kazandırmak, anlık teklif ve kampanyalar oluşturmak ve müşteri hizmetlerinde ihtiyaçları önceden öngörme kabiliyeti olarak öne çıkıyor. En yoğun kullandığımız alanlar müşteri deneyiminin iyileştirilmesi, satış performansının takibi ve ürün geliştirme süreçleridir. Örneğin, şikâyet verilerini analiz ederek memnuniyeti artıracak çözümler geliştirebiliyoruz. Ekonomik dalgalanmalar, doğal afetler gibi durumlarda, hızlı ve doğru karar almak hayati. Bu anlarda, geçmiş dönem verileriyle anlık senaryo analizleri yapabiliyoruz.
Ebru SOY/ Mitsubishi Electric Türkiye ERP & IT Birim Müdürü
"Bu sayede iş süreçlerinde büyük resmi görebiliyoruz"
ERP, CRM ve farklı operasyonel sistemlerden elde ettiğimiz verileri Power BI gibi görselleştirme araçlarıyla konsolide ederek, iş süreçlerimizin hem büyük resmini görebiliyor hem de detay seviyesinde karar destek mekanizmaları oluşturabiliyoruz. Bu yaklaşım, iş birimi yöneticilerimizin daha hızlı, güvenilir ve isabetli kararlar almasına katkı sağlıyor. Somut faydalar arasında; anlık performans takibi, risklerin erken tespiti ve kaynakların daha verimli kullanılması öne çıkıyor. Özellikle finansal süreçler, satış performansı takibi, tedarik zinciri yönetimi ve servis operasyonlarımızda veri analizinden yoğun şekilde faydalanıyoruz. Bizim için en kritik veri setleri satış performansı, stok ve tedarik zinciri akışı ile satış sonrası hizmetlere ilişkin bilgiler. Satış verileri ve ürün gruplarına ait detaylar hem satış faaliyetlerimizi hem de stok planlamamızı doğrudan etkiliyor. Stok ve tedarik zinciri verileri ise ürünlerin doğru zamanda, doğru yerde bulunmasını güvence altına almak açısından kritik rol oynuyor.
Ahmet GÜLEÇ/ Avansas Genel Müdürü
"Dönemselliğe göre aksiyon almak mümkün"
Siparişten teslimata kadar uçtan uca dijitalleştirdiğimiz tedarik zincirimiz, yapay zekâ destekli teknolojiler, veri analitiği ve araştırma çıktılarıyla birleşerek operasyonel mükemmellik sağlıyor. Böylece müşterilerimizin değişen ihtiyaçlarına hızlı çözümler sunmakla kalmıyor, aynı kendi işlerine odaklanmalarını sağlıyoruz. Günlük operasyonlarda sipariş yönetiminden stok optimizasyonuna, tedarik zinciri planlamasından teslimat süreçlerine kadar veriye dayalı kararlar alıyoruz. Operasyonel süreçlerimizde rota planlamamızı veriyle yaparak teslimat sürelerini kısaltıyoruz. Talep öngörülerine dayalı stok optimizasyonu sayesinde iş yerlerinin ihtiyaçlarını önceden tahmin edebiliyor, dönemselliğe göre aksiyon alabiliyor ve kesintisiz tedarik sağlıyoruz. Ayrıca çağrı merkezi ve online geri bildirimlerden elde ettiğimiz verileri analiz ederek müşteri deneyimini sürekli iyileştiriyoruz. Veri analitiği araçlarımız piyasa trendlerini ve ihtiyaçları da doğru şekilde okumamızı sağlıyor.
Dr. Sezin TUNABOYLU/ Doğuş Teknoloji Veri Bilimi Grup Müdürü
"Kriz anları verinin değerini gösterir"
Finans dünyasında risk skorları ve ödeme davranışları öne çıkarken, otomotivde araç kullanım verileri ve bakım istatistikleri stratejik değer taşıyor. Sigortada poliçe yaşam döngüsü ve hasar analizi, lojistik ve e-ticarette sipariş akışı, stok optimizasyonu ve müşteri deneyimi verileri yol gösterici oluyor. Bunlara ek olarak insan kaynakları, operasyon yönetimi, pazar trendleri ve regülasyon verileri de şirketlere geleceği şekillendirmede güçlü bir çerçeve sunuyor. Bu çeşitlilik, hem bugünü daha verimli yönetmemize hem de geleceğe dair daha güçlü senaryolar oluşturmamıza imkân tanıyor. Verinin değerini en net biçimde gösteren dönemler ise belirsizlik ve kriz anları oluyor. Doğru analizlerle riskleri önceden görebilmek, kaynakları daha etkin yönetebilmek ve karar alma hızını artırabilmek bu dönemlerde kritik önem taşıyor. Veriyi pusula olarak kullanan şirketler yalnızca rekabet avantajı elde etmekle kalmıyor; aynı zamanda sürdürülebilir büyümenin de zeminini hazırlıyor.
Semra KANDEMİR/ Hitit Teknoloji CPO'su
"Hava taşımacılığında güvenin temelinde veri analizi var"
Hitit olarak biz, havayolu sektörü ve seyahat ekosistemine teknoloji çözümleri sunan bir şirketiz. Uçaklardan her saniye binlerce parametreye ilişkin veri toplanır ve her uçuş sonunda analiz edilir. Hava taşımacılığının dünyanın en güvenli ulaşım yolu olarak kabul edilmesinin temelinde de bu sistematik veri analizi vardır. Toplanan veriler, yakıt tüketim verimliliği, bakım süreçleri, kaza anlarında sebeplerin anlaşılması ve düzeltici önlemlerin geliştirilmesi gibi kritik alanlarda uzun yıllardır kullanılmaktadır. Optimizasyon algoritmaları ile en verimli ekip planlaması, yakıt maliyetlerinin düşürülmesi, bakımın zamanında yapılması, doluluk oranlarının artırılması ve en uygun fiyatların belirlenmesi sağlanır. Makine öğrenmesi algoritmalarıyla artık yalnızca tek bir alanda değil, farklı platformlardan toplanan verileri çok boyutlu şekilde analiz ederek daha sağlıklı kararlar alabiliyoruz. Örneğin, bir uçuş aksaklığında yalnızca zamanında kalkışı değil, aynı zamanda yolcu memnuniyetini de dikkate alabiliyoruz.
Tuna ATMACA/ SAP Güney Avrupa Çözüm Grubu Direktörü
"Şirketler farklı senaryoların simülasyonunu önceden yapabiliyor"
Dünya çapındaki iş süreçlerinin yaklaşık yüzde 87'si SAP sistemlerinden geçiyor. Bu da SAP'yi global ölçekte en büyük kurumsal veri sağlayıcılardan biri haline getiriyor. SAP Analytics Cloud gibi iş zekası araçları sayesinde şirketler finans, satış, tedarik zinciri ya da insan kaynakları gibi tüm süreçlerinde gerçek zamanlı veriye dayalı içgörüler elde edebiliyor. Örneğin bir üretici, talep tahminlerini stok seviyeleriyle birleştirerek tedarik zincirinde kesinti risklerini erkenden görebiliyor. Bir finans ekibi, gelir-gider tablolarındaki sapmaları anlık olarak fark edip aksiyon alabiliyor. Kriz dönemlerinde asıl zorluk, belirsizlikten kaynaklanıyor. Veri analizi tam da bu noktada yol gösterici oluyor. SAP çözümleriyle şirketler, farklı senaryoların simülasyonunu önceden yapabiliyor. Örneğin "Satış yüzde 10 düşerse ne olur?", "Tedarikte gecikme olursa hangi alternatifi seçmeliyiz?" gibi sorulara hızla cevap bulunabiliyor.
Sami SARAÇ/ Eksim Holding Teknoloji Başkanı
"Kaçak elektrik oranını yüzde 76'dan yüzde 37'ye düşürdük"
Elektrik dağıtım sektöründe, 2,5 milyon aboneye Dicle Elektrik şirketimizle hizmet verirken, süreçlerimizi veriyle yönetmek verimliliğimizi artıran en önemli etken. Bu kapsamda günümüzde Türkiye'deki toplam OSOS (Otomatik Sayaç Okuma Sistemi) abonelerinin yaklaşık yarısı olan 1,3 milyon sayacı uzaktan okuyup yönetebiliyoruz. Her sayacın yük profilini 15 dakikalık periyotlarla analiz ederek verimli bir enerji yönetimi sağlıyoruz. Veri odaklı çözümler toplumsal fayda da üretiyor. Geliştirdiğimiz yapay zeka algoritmaları kaçak elektrik ile mücadelede teknik tespit ve takip kabiliyetimizi artırıyor. Uydu verilerini analiz eden algoritmalar sulu tarım yapılan alanları tespit ederek tarımsal sulamadaki kaçakla mücadele operasyonlarında verimliliği sağlıyor. Yapay zekanın yanı sıra yaptığımız diğer tüm çalışmalarla birlikte bölgedeki kaçak elektrik oranını yüzde 76'dan yüzde 37'ye düşürdük. Şehir merkezlerinde ise bu oranları yüzde 10 seviyelerine kadar çekmeyi başardık.
Doğukan ZENGİN/ MİA Teknoloji Sürükleyici Teknolojiler Direktörü
"MİA Kahin ile farklı senaryoları simüle ediyoruz"
Veri bizim için sadece geçmişi okumak değil; geleceği öngörmek, operasyonları geliştirmek ve yeni ürünler yaratmak anlamına geliyor. MİA Kahin platformumuz, öngörüsel analizlerle farklı senaryoları simüle etmemizi sağlıyor. Böylece belirsizlik ortamlarında dahi daha doğru kararlar alabiliyoruz. MİA Bilge ise büyük veri kümelerini işleyerek operasyonel verimliliği artıran raporlar ve öneriler üretiyor. Bu sayede günlük operasyonlarda müşteri taleplerini önceliklendirebiliyor, bakım süreçlerini optimize edebiliyor, pazardaki eğilimleri hızla yakalayabiliyoruz. Workaria projemizde ise karma gerçeklik tabanlı uzaktan operasyonlardan toplanan verilerin analizi sayesinde sahadaki görevler çok daha güvenli ve verimli yürütülüyor. Veri analizini en çok operasyonel süreçlerde, bakım ve arıza öncesi önleyici bakım tahminlerinde, bölgesel bazlı ihtiyaç öngörülerinde ve maliyet optimizasyonlarında kullanıyoruz.
Kaan KARAYEL/ Tatilsepeti Yönetim Kurulu Başkanı
"Hata payı minimize ediliyor"
Şirketimizde veri analizi, karar alma süreçlerinin merkezinde yer almaktadır. Günlük operasyonel performansın izlenmesi ve kritik göstergelerin takip edilmesi sağlanmaktadır. Korelasyon, regresyon ve trend analizleri gibi istatistiksel analizler ile karar destek algoritmaları oluşturulmaktadır. Otomatik raporlama süreçleri ile manuel iş yükü azalmakta, hata payı minimize edilmektedir. CRM sistemleri üzerinden tekilleştirilmiş müşteri verisi ile daha doğru segmentasyon ve hedefleme yapılabilmektedir. Günlük satış ve doluluk raporlarının otomatik olarak hazırlanması, hızlı aksiyon alma imkânı yaratmaktadır. Kampanya performanslarının anlık ölçülmesi, pazarlama bütçesinin etkin kullanımını desteklemektedir Operasyonel metriklerin (doluluk oranı, talep trendleri) düzenli olarak raporlanması, süreç optimizasyonunu mümkün kılmaktadır. Veri analizi, kriz ve belirsizlik dönemlerinde şirketimize yol gösterici bir rol üstlenmektedir.
Rasim EĞRİ/ SAS Türkiye ve Orta Asya Genel Müdürü
"Şirketlere öngörü kapasitesi kazandırmanın etkili yolu"
Veri analitiği, yapay zekâ kabiliyetleri ve karar destek sistemleri bugün iş dünyasının geleceğini şekillendiren en kritik alanlar arasında. Örneğin, sigorta sektörünü ele alırsak, veriler online kanallar, bayiler ve çok sayıda farklı temas noktasından geliyor. Regülasyonlara uyum, risk yönetimi, suistimallerin önlenmesi gibi alanlarda yapay zeka ve analitik yöntemlerle veriyi anlamlandırıyoruz. Böylece şirketler daha kârlı, verimli ve sürdürülebilir bir iş modeli kurabiliyor. Kamu sektöründe de önemli projelere imza attık; maliye ve ticaret bakanlıkları başta olmak üzere pek çok ülkede yürüttüğümüz projelerle ekonomilere somut katkılar sağlıyoruz. Bankacılıkta risk yönetiminden kişiselleştirilmiş müşteri deneyimlerine, stok optimizasyonundan kampanya tasarımlarına, üretimde ise operasyonel verimlilikten kalite yönetimine kadar verinin gücünü iş süreçlerine yansıtıyoruz. Veri analitiği ve yapay zekâ, rekabetin giderek hızlandığı bir dünyada şirketlere öngörü kapasitesi kazandırıyor.
Görkem ÖZTÜRK / ISS Türkiye Dijital Dönüşüm Başkan Yardımcısı
"Veri analitiği en çok operasyonel verimlilikte kullanılıyor"
Günlük operasyonlardan uzun vadeli planlamalara kadar her aşamada veri analizi bize yol gösteriyor. 49 farklı dashboard ve yüzlerce veri analiz sekmesi üzerinden aylık 3 bin farklı kullanıcı tarafından 45 binin üzerinde görüntüleme gerçekleşmesi, şirketimizin veriye dayalı iş yapma kültürünü net biçimde ortaya koyuyor. Veri analizi ekiplerimiz Microsoft Power BI ve Fabric gibi modern platformları kullanarak operasyonlarımızı anlık olarak izlenebilir kılıyor. Catering hizmetlerimizde menü planlama ve maliyet optimizasyonu, temizlik ve güvenlik hizmetlerimizde ise vardiya planlaması ve kalite ölçümü, veriye dayalı yaklaşımın en somut örneklerini oluşturuyor. Finansal süreçlerde de P&L raporlamalarımızı analitik verilerle destekleyerek yöneticilerimizin kârlılık, maliyet ve bütçe yönetiminde daha hızlı ve sağlıklı kararlar almasını sağlıyoruz. Veri analitiği en çok operasyonel verimlilik, finansal yönetim ve insan kaynağı planlaması süreçlerinde kullanılıyor.
Cenk ÇİĞDEMLİ/ Ticimax Kurucu CEO'su
"Müşteri davranışlarını anlık takip etmeyi sağlayan bir sistem"
Bugün çevrim içi satış yapan her şirket için en kritik güç, sahip olduğu veriyi doğru analiz edebilme yeteneği. Ticimax'ın e‑ticaret altyapısı olarak sunduğu kapsamlı dijital çözümleri bir çatı altında topladık. Yeni dashboard ile günlük ve aylık satış grafikleri, sipariş durum karşılaştırmaları, en çok satan ürün listeleri ve müşteri talepleri ana ekrandan izlenebiliyor. Sepet adedi, ürün miktarı, iade ve iptal oranları gibi kritik veriler görsel grafiklerle sunularak, kullanıcıların hızlı yorum yapmasına olanak tanıyor. Panelin kısa yol özelliği ise sık kullanılan modüllere tek tıkla erişim imkânı veriyor. Google Analytics 4, Google Tag Manager, SEO raporları ve KPI tabanlı raporlama modüllerini platforma entegre ederek, e-ticaret sitelerinin müşteri davranışlarını anlık takip etmesini sağlıyoruz. Hangi ürünün hangi bölgede daha çok satıldığı, sepet terk etme oranları, ortalama sepet tutarı gibi veriler tek panelde toplanıyor.
Hakan KUL/ Dassault Systèmes Türkiye Ülke Müdürü
"Rekabet gücünüzün doğrudan belirleyicisi"
Veri analitiği uygulamalarımız, ekiplerin karmaşık verileri anlamlı içgörülere dönüştürmesini sağlayarak, operasyonel süreçlerin yanı sıra yenilikçi stratejilerde de itici bir güç olmasını mümkün kılıyor. Bu içgörüler, hatasız üretim, optimize edilmiş tedarik zincirleri, kişiselleştirilmiş müşteri deneyimleri ve günlük operasyonlarımızda kaynakların maksimum verimlilikle kullanılmasını sağlıyor. Özellikle Ar-GE, mühendislik, üretim planlama ve müşteri ilişkileri yönetimi gibi kritik alanlarda veri analizi adeta ikinci bir beyin gibi çalışıyor. Ürün yaşam döngüsünün her aşamasında alınan kararlar veriye dayanıyor. Veriyi nasıl yönettiğiniz, nasıl analiz ettiğiniz ve en önemlisi hangi kararları bu analizlere dayanarak aldığınız, rekabet gücünüzü doğrudan belirliyor. 3Dexperience platformumuzla tüm süreçlerimizi dijitalleştiriyor, karmaşık verileri anlamlı içgörülere dönüştürerek geleceğin dünyasını bugünden şekillendiriyoruz.
İbrahim ÖZTÜRK/ GTech Stratejik Planlama ve Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı
"Yolcu başına kârlılık yüzde 30 yükseldi"
Veri analizi, işletmenin görünmez yardımcı pilotu gibi çalışır. Doğru kişiye, doğru anda, doğru koşullarda en uygun değeri sunmayı kolaylaştırır. Sektör fark etmeksizin oyunu değiştiren nokta, veri setlerinin birlikte yarattığı görüş ve hareket alanıdır. Müşteri profili, işlem geçmişi, dijital davranış, stok ve kapasite verileri; finansal kayıtlar ve dış verilerle birleştiğinde çok daha güçlü bir resim ortaya çıkar. Böylece elde tutma oranı artar, çapraz satış fırsatları netleşir, iade veya arıza kaynaklı kayıplar azalır, nakit akışı rahatlar. Türkiye'nin önde gelen havayollarından biriyle yaptığımız projede uçuş bazında talep tahmini kurduk. Hat, saat, sezon etkilerini; yakın dönem satış desenlerini ve özel günleri birlikte değerlendiren bir model oluşturduk. Bu sayede her uçuş için "ne kadar, hangi ürün" yükleneceğini belirleyen akıllı bir planlama sistemi hayata geçti. Sonuç, yolcu başına kafe geliri yüzde 32 arttı, yolcu başına kârlılık yüzde 30 yükseldi, gıda israfı yüzde 7 azaldı. Otomasyon hem hız hem de tutarlılık kazandırdı; yolcu deneyimini güvenilir hale getirirken şirketin sürdürülebilirlik hedeflerine de katkı sağladı.
Bora IŞIK/ Multinet Up CMO'su
"Mevcut müşterilerimizi daha iyi anlama imkanı bulduk"
Veri analiz ekiplerimiz ve ileri yapay zeka destekli araçlarla müşteri segmentasyonu, kampanya optimizasyonu, dijital reklam performansı ve içerik kişiselleştirmede daha nokta atışı aksiyonlar alıyoruz. Örneğin, dijital kampanyalarımızda reklam harcamalarımızın getirisini yüzde 180 oranında artırdık. Ayrıca, CRM, mobil uygulamalar, self-servis platformlar ve pazar araştırmalarından gelen verileri işleyerek mevcut müşterileri daha iyi anlıyor, potansiyel müşterilere doğru teklifleri oluşturuyoruz. Örneğin "Flow" adlı pazarlama otomasyonu sistemimizle son iki yılda potansiyel müşteri sayısı 3 kat arttı. Yapay zeka ile oluşturduğumuz müşteri veri setleri üzerinden sunduğumuz "bir sonraki en iyi teklif" modeliyle ise çapraz satışlarımızı yüzde 38 artırdık. Mobil uygulamalarımız, CRM sistemlerimiz, dijital ayak izleri, ürünlerimizin kullanım verileri ve müşteriyle kurduğumuz yazılı-sesli iletişim kanallarından elde ettiğimiz veriler, stratejik kararlarımızı şekillendirmede kritik rol oynuyor.
Arman EKER/ Figopara Kurucu Ortağı ve CTO'su
"Risk skorlama ve talep tahmininde katma değer yaratıyor"
Finansal tarafta mali tablolar, beyannameler ve nakit akış verileri en kritik kaynaklar. Operasyonel tarafta ise e-fatura akışı, ödeme davranışları ve tahsilat süreleri bize doğrudan iş modeliyle ilgili içgörü sağlıyor. Bunun yanında Ticaret Sicil Gazetesi gibi resmi kayıtlar ve regülasyon verileri, şirketlerin hukuki ve yapısal durumlarını takip etmemizi mümkün kılıyor. Son olarak, web verileri, haber akışları ve dış kaynaklı sinyaller de risk analizi için çok önemli bir katman oluşturuyor. Bizim yaklaşımımız bu farklı veri kaynaklarını tek bir çatı altında birleştirmek. Bu hem kendi operasyonlarımızı daha verimli hale getiriyor hem de ürünlerimizi daha güçlü kılıyor. Örneğin FigoSkor Pro gibi çözümlerimiz, bu veri çeşitliliğini makine öğrenimi ile işleyerek risk yönetimi ve kredi limitlendirme süreçlerinde müşterilerimize değer katıyor. Risk skorlama, talep tahmini, performans ölçümü gibi alanlarda veri analitiği doğrudan katma değer yaratıyor.
Erçin ÖZTUNCEL/ Mplus Türkiye Bilgi Teknolojileri ve Operasyon Destekten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı
"Duygu analizi sağlamamıza katkısı büyük oldu"
Çağrı merkezi ve BOP alt yapımızda her gün milyonlarca satır veri oluşuyor ve bunları AI destekleri modeller ile işleyerek bilgiyi anlamlı içgörülere dönüştürüyor, iş zekâsı platformlarımız üzerinden de raporluyoruz. Burada veri analistleri ve raporlama ekiplerimizin kritik katkıları oluyor. Ekiplerimiz, farklı kanallardan gelen verileri bütünleştirip yönetime ve operasyonlara anlık içgörü sağlıyor. Gelişen yapay zekâ teknolojilerini kullanarak sahip olduğumuz veriden çok daha fazla anlam çıkarıyoruz. Bu da geçmişi raporlarken, geleceği öngören bir yapıya sahip olmamıza katkı sağlıyor. Böylece veriden öngörü, strateji ve rekabet avantajı üretiyoruz. Günlük operasyonlara stratejik katkılarımız, müşteri deneyimini yükseltmek, stratejik kararları desteklemek ve verimlilik ile karlılığı yönetmek üzerine odaklanıyor. Ses ve görüntü kayıtlarını AI ile analiz ederek, duygu analizi ve kalite kontrol sağlıyoruz.
Behçet YUMRUKÇALLI/ TD Synnex Türkiye Başkanı
"Ani gelişmelere karşı günlük aksiyonlar alabiliyoruz"
Pazar eğilimleri, yeni teknolojiler, satış modelleri, finansal gereklilikler ve hukuki düzenlemeleri düzenli olarak takip edebiliyor, iş ortaklarımız için değer yaratacak yatırımları önceliklendirebiliyoruz. Düzenli olarak yaptığımız iş ortağı anketleri, araştırma firmalarından aldığımız raporlar ve teknoloji eğilimleri çalışmalarımız, veri tabanımızı güncel tutarak karar alma süreçlerimizi destekliyor. Bu verilerin işlenmesi için uzman ekiplerimiz ve özel analiz araçlarımız var. Bu sayede hem uzun vadeli stratejilerimizi belirleyebiliyor hem de pazardaki ani gelişmelere karşı haftalık, hatta günlük aksiyonlar alabiliyoruz. Böylece yalnızca uzun vadeli stratejilerimizi belirlemekle kalmıyor, aynı zamanda pazardaki boşluklara ve ihtiyaçlara göre haftalık hatta günlük kararlar alabiliyoruz. Örneğin talebin kısa sürede değiştiği dönemlerde kaynaklarımızı veya satış önceliklerimizi hızlıca güncelleyebiliyoruz.
Büşra KÖROĞLU/ Selen Kozmetik Strateji Direktörü
"Tüketiciye daha yakın olmanın en güçlü yolu"
Tüketici davranışlarını ve alışveriş yolculuğunu anlamamızı sağlayan veri setleri en çok değer yaratan verilerdir. Özellikle satın alma kararını etkileyen faktörler, sepet kompozisyonları ve kanal bazlı performans metrikleri bizim için kritik. Bunun yanında rekabet dinamiklerini yakından takip ettiğimiz pazar payı verileri ve trend analizleri de stratejik yol haritalarımızı şekillendiren en önemli girdilerdir. Bizim için veri, tüketiciye daha yakın olmanın en güçlü yolu. Web sitemizden elde ettiğimiz ziyaretçi davranış verileri, e-ticaret sepet analizleri ve iş ortaklarımızla yürüttüğümüz özel raporlamalar; günlük operasyonlardan uzun vadeli stratejik planlamaya kadar birçok alanda yol gösteriyor. Bu veriler sayesinde doğru ürünün, doğru kanalda ve doğru zamanda tüketiciyle buluşmasını sağlıyoruz. Aynı zamanda kategori yönetiminde hızlı ve doğru kararlar alıyoruz. Ayrıca dönemsel olarak yürüttüğümüz tüketici araştırmaları ile beklenti ve eğilimleri daha derinlemesine anlamaya çalışıyoruz.
Aslı GÜMÜŞEL/ Ashley Joy'un Kurucu CEO'su
"Geleceğin saç bakım alışkanlıklarını öngörüyoruz"
Hem sosyal medya hem de e-ticaret verilerini günlük olarak takip ediyoruz. Instagram'daki yorumlardan, TikTok'ta viral olan içeriklerden ya da Trendyol'daki kullanıcı geri bildirimlerinden çok şey öğreniyoruz. Bu anlık veriler bize tüketiciyle nasıl bir bağ kurduğumuzu gösteriyor. Uluslararası trend raporları, pazar araştırmaları ve tüketici içgörü çalışmaları da kararlarımızın temelinde… Bu sayede hem bugün tüketicinin nabzını tutuyoruz hem de geleceğin saç bakım alışkanlıklarını öngörerek ürün yol haritamızı çiziyoruz. Ben veriyi, markamızın çevikliğini koruyan ve vizyonunu netleştiren en güçlü araç olarak görüyorum. Ashley Joy'da verileri üç temel alanda değerlendiriyoruz: Tüketici davranışları, trend ve pazar raporları, satış ve kanal verileri. Uluslararası araştırmalar sayesinde küresel yönelimleri izliyoruz. Örneğin safran pazarı 2033'e kadar 1,16 milyar dolara ulaşacak. Bu veriden ilhamla geliştirdiğimiz safran kolonyamız büyük ilgi gördü.
Serkan CAN/ Hesap.com CDO'su
"Veri analizi bize erken uyarı sinyalleri sunuyor"
Veri analizi, platformumuzun temel taşını oluşturuyor. Gerçek zamanlı analizlerle müşteri davranışlarını daha iyi anlayarak onlara en uygun önerileri sunuyoruz. Bu sayede müşterilerimize daha hızlı, şeffaf ve güvenilir hizmetler sağlarken; operasyonel verimliliğimizi de artırıyoruz. En değerli veriler, müşteri etkileşimleri ve finansal ürün tercihleri ile ilgili olan veriler. Bu veriler, hangi ürünün hangi müşteri profiline en uygun olduğunu anlamamıza yardımcı oluyor ve pazardaki değişimlere hızla adapte olmamızı sağlıyor. Böylece müşteri memnuniyetini sürekli artırmayı hedefliyoruz. Belirsizlik ve kriz dönemlerinde veri analizi, bize erken uyarı sinyalleri sunuyor. Bu sayede çevik hareket ederek, şirket stratejilerimizi yeni döneme uygun biçimde şekillendirebiliyor ve riskleri daha etkin yönetiyoruz.
Erkam AKÇA/ Akca Lojistik Genel Müdür Yardımcısı
"İş hacmindeki ani dalgalanmalardan kendimizi koruyabildik"
Lojistik sektörü tamamen veri odaklı bir yapıya dönüştü. E-ticaretin lojistik hizmetlere olan talebi artırdığı bu dönemde, her adımı izlenebilir hale getirmek bir zorunluluk. Aylık ortalama 300 milyon ürün hareketi ve 15 bin sevkiyat gibi bir operasyon hacmini yönetirken en kritik unsur, anlamlı ve aksiyona dönüştürülebilir veri setlerine sahip olmaktır. Şirketimizde günlük ortalama 300 bin kayıt analiz sistemlerine aktarılıyor. Bu kayıtlar; iş hacmi, sipariş akışı, personel puantajı, teslimat süreleri, araç performansları ve karlılık gibi pek çok göstergeden oluşuyor. Bu verileri anlamlandırmak için Power BI ve Power Query gibi gelişmiş araçlardan yararlanıyoruz. Örneğin; 87 masraf merkezine ait 200'ü aşkın gelir-gider kalemini dönemsel olarak değerlendirerek maliyet analizlerini anlık biçimde yapabiliyoruz. Bu analizler sayesinde iş hacmindeki ani dalgalanmalara hızlıca tepki verirken, operasyonel aksaklıklara da minimum sürede müdahale edebiliyoruz.
