Buğdayda rekolte kaybı yüzde 30'lara ulaştı

Mardin’de “21/22 Hasat Yılı ve Sonrası” temasıyla düzenlenen toplantıda, Mardin’deki 43 un fabrikasının zorlandığı ve rekolte kaybının buğday genelinde yüzde 30’larda olduğu belirtildi.
15.07.2021 12:07 GÜNCELLEME : 15.07.2021 14:00

Mardin'de "21/22 Hasat Yılı ve Sonrası" temasıyla düzenlenen toplantıda, un ihracatına yönelik riskler, iç piyasadaki sorunlar, buğday üretimi, kuraklık ve etkileri üreticiler, uzmanlar ve sektör temsilcileri tarafından tartışılarak, çözüm yolları arandı. Güneydoğu Un Sanayicileri Derneği ve Dicle Un Sanayicileri Derneği'nin ortak düzenlediği "21/22 Hasat Yılı ve Sonrası" temalı bölgesel toplantıda, un sanayicilerinin hammadde sıkıntıları masaya yatırıldı.

Yaşanan kuraklık ve rekolte kaybı dolayısı ile bölgedeki un sanayicilerinin hammadde yönünden sıkıntıda olduğu, TMO'nun bölgeye buğday tedarik etmesinin gerektiği, Mardin'deki 43 un fabrikasının zorlandığının altı çizildi. Panelde rekolte kaybının buğday genelinde yüzde 30'larda olduğu vurgulanırken, buğday ekimindeki azalmanın ciddi sıkıntı doğurduğu ve yeterlilik sorunu başladığı vurgulandı.

Kırsala yönelik yeni üretim modellerine ihtiyaç var

GUSAD Onursal Başkanı Erhan Özmen, Türkiye buğday ihtiyacının 18 milyon ton, buğday ekim alanının 7,2 milyon hektar olduğunu ve 20/21 hasat döneminde buğday üretiminin 17 milyon ton olarak gerçekleştiğini belirtti. Toplam un, makarna, bulgur ihracatının 6,6 milyon ton olduğu 2020 senesinde, buğday ithalatının da 9,75 milyon ton olduğunu belirten Özmen, buğday üretiminin artırılması gerektiğinin altını çizdi. Toplantıda buğday ekim ve üretimini artırmak için 2 milyon hektar civarı ekilmeyen boş arazilerin üretime kazandırılması gerektiği, bunun için kırsala yönelik yeni üretim modellerine ihtiyaç olduğunun ve iklim değişikliğinin tehdit ettiği bölgelerde sulama yatırımlarının tamamlanması gerektiğinin önemi vurgulandı.

Hasan Hacıhaliloğlu

İklim değişikliğiyle mücadele

Toplantıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Taban Gıda CEO'su Hasan Hacıhaliloğlu ise, "İklim şartlarına bağlı olarak kuraklık sebebiyle tarımsal üretimde düşüş beklentiler arasında, Türkiye'de de ciddi oranda rekolte kaybı bekleniyor. Türkiye un ihracatında dünyada birinci, makarna ihracatında ise ikinci sırada yer alıyor. Bu büyük bir sanayi ve sektörü ifade ediyor. Bu gücün kaybedilmemesi ve ihracatın geliştirilmesi, desteklenmesi için buğday politikalarının doğru yönetilmesi gerekiyor. Üretimin desteklenmesi, un ihracatçılarının sorunlarının giderilmesi oldukça önemli. Sektör olarak öncelikle sürdürülebilir tarım ve iklim değişikliğiyle mücadele etmeliyiz" dedi.

BİZE ULAŞIN