Altın oranın yükselişi

Son yıllarda estetik cerrahide altın oran hem kadınların hem de erkeklerin talep ettiği bir işlem haline geldi. Binlerce kişi, ideal güzelliğe ulaşmak için bu yöntemi seçiyor. Altın oran, ünlü isimlerin de tercihiyle giderek popülerleşiyor…
23.04.2024 12:16 GÜNCELLEME : 23.04.2024 12:16

PARA SAĞLIK/ MERVE YILMAZ GERGİN Antik Yunan döneminden beri var olan altın oran, modern estetik uygulamalarında da hem kadınların hem de erkeklerin talep ettiği bir trend haline geldi. Rönesans döneminde sanatçılar ve mimarlar, eserlerinde ideal güzellik ve uyumu yakalamak için bu oranı sıklıkla kullanmışlar. Hatta Leonardo da Vinci gibi sanatçılar, eserlerinde ve insan vücudu çizimlerinde altın oranı uygulamışlar. Günümüzde ise altın oran estetik cerrahi ve yüz güzelleştirme tekniklerinde kullanılıyor. Binlerce hastanın tercihi haline gelen bu matematiksel kavram, sanat eserlerinden insan vücuduna kadar birçok alanda estetik dengeyi ifade ediyor. Altın orana sahip ünlüler arasında ise Scarlet Johansson, Bella Hadid gibi isimler gösteriliyor. Modern estetik trendlerine erkeklerin de ilgi göstermesiyle talep doruk noktasına ulaşıyor. Oldukça hareketli olan estetik pazarı tüm bu işlemlerin yaygınlaşmasıyla beraber büyüme gösteriyor, her geçen gün estetik merkezlerin sayısı çoğalıyor. Fiyatlar cerrahın deneyimine, yapılacak işlemlere, konuma ve kliniğin prestijine göre değişiyor. Altın oranı elde etmek için yapılan estetik işlemler arasında rinoplasti (burun estetiği), mentoplasti (çene estetiği), dudak estetiği ve otoplasti (kulak estetiği) yer alıyor. Ayrıca, yüz germe, dudak dolgusu, botoks, yanak dolgusu gibi non-invaziv işlemlerle de yüz oranları düzenleniyor. Ülkemize altın oran için daha çok Avustralya, Amerika, Kanada, Avrupa ve Orta Doğu ülkeleri, Rusya ve Türk Cumhuriyetleri, Güney Kore, Brezilya ve İtalya'dan geliyorlar.

YILDA 4 BİN HASTA

Türkiye sağlık turizminde dünyada lider ülkelerden. Birçok ülkeden gelen turist sayısı sürekli artıyor. Altın oran da tüm doğada ve insan vücudunda bulunan niceliksel olarak ortaya konulan en objektif değer. Bu değer sabit. (Φ = a / b = (a + b) / a = 1.61803399 …) mesela vücutta organ boyutlarının birbiriyle oranı bu değerle uyumlu. Bir insanın yüzü altın orana ne kadar yakınsa göze o kadar güzel gelir. Altın orana ulaşmak için cerrahi operasyonlar da dolgu botulinim toksin gibi uygulamaların kullanılabileceğini söyleyen Türk Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği Üyesi Estetik Plastik Cerrah Op.Dr. Ebru Şen Meriç, "Üst alt dudak oranını yakalamak için liplift (dudak kaldırma) ya da dudak dolgusu yapılabilir. Çenesi küçük bir kadının cerrahi ile implant konularak ya da dolgu ile çenesi büyütülerek burun ve alın yüksekliği ile denge sağlanır. Burun çok büyük ya da küçükse yine cerrahi ile ya da dolgu ile şekillendiririz. Bu örnekler çoğaltılabilir" diyor.

Altın orana ulaşmak için yapılan işlem cerrahi bir uygulama ise kalıcı olabiliyor. Meriç konuşmasına, "Dudak burun mesafesi operasyonla kısaltılan birinde dudak kalınlığı ve şeklinde kalıcı bir değişimden söz ederiz ama dolgu ile kalınlaştırmada tekrarlayan uygulamalar gerekir" diye de ekliyor. Yapılan tüm estetik prosedürlerin amacı altın oranı yakalamak. Yılda yaklaşık 4 bin hastaya dokunduğunu ifade eden Meriç, günümüzde estetik işlem denilerek yapılan birçok aşırı uygulamanın birbirine benzeyen yapay görünümlü insanları ortaya çıkardığını da sözlerine ekliyor ve altın orana uymanın doğalı korumak ve ona ulaşmaktan geçtiğini de vurguluyor. Altın oranda sabit bir fiyattan bahsedilmesinin mümkün olmadığını da hatırlatan Meriç, estetik işlemlere kadınlar kadar erkeklerin de ilgi gösterdiğini belirtiyor. Büyük değişimler istemeseler de genç kalmak ve bakımlı görünmek isteyen erkeklerin oranı eskiye göre yüzde 40'lık bir artış gösterdiğini belirten Meriç, eskiden eşiyle gelmişken, eşinin de desteklemesiyle sadece botoks yaptıran erkeklerin yerini, tek başına gelip daha komplike işlemler isteyen erkeklerin aldığını da söylüyor.

ERKEKLER DE ALTIN ORANI SEVDİ

Medikal Estetik Hekimi Alp Mamak ise altın oranın; güzelliği ölçümleyebilmek ve kusursuzluğunu tespit etmek için kullanılan bir oran olduğunu söyleyerek konuşmasına başlıyor. Piramitlerin yapımından tutun da büyük sanat eserlerinin hepsinin yapımında altın oran kullanılmış. Da Vinci, Mimar Sinan bu oranı eserlerinde uygulayan önemli isimlerden biri. Mamak, altın oranın bütün ve parçaları arasındaki kusursuz oranı ifade eden matematiksel ve geometrik bir orantı olduğunu söylüyor. Bu orantı; bütünün daha küçük parçalarında da tek başına uygulanabilir. Tüm vücudun ve uzuvların altın oranı var. Vücut ve baş arasında hatta yüz ve dudak arasında, dudak ve alt üst parçaları arasında da güzelliği değerlendirmek için bu oran kullanılır. Dudağın yüzde yerleşiminden burun ve çene ile olan mesafesine kadar tüm güzelliği değerlendirmede ve eksikleri tamamlamada bu bakış açısı kullanılabilir. Altın oranı oluşturmak için ölçümlerin yapılarak dengede olmayan bölümlerin tedavi planına alındığını ifade eden Mamak, "Örneğin üst dudak 1 birim kalınlıkta ise alt dudağın 1,618 birim kalınlıkta olması gerekir. İnce olan bölüm dolgu ile yeniden şekillendirilir" diyor. Tüm dünyadan altın orana talebin oldukça fazla olduğunu belirten Mamak, artık erkeklere de uygulanan işlemlerde altın oranı dikkate alarak işlem yaptıklarını dile getiriyor.

"SABİT BİR FİYAT VERMEK ZOR"

Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrah Doç. Dr. Andaç Aykan da altın oranı elde etmek için yapılan estetik işlemler arasında rinoplasti (burun estetiği), mentoplasti (çene estetiği), dudak estetiği ve otoplasti (kulak estetiği) bulunduğunu söylüyor. Ayrıca, yüz germe, dudak dolgusu, botoks, yanak dolgusu gibi non-invaziv işlemlerle de yüz oranları düzenleniyor. Altın oranı oluşturmak için yapılan cerrahi işlemlerin genellikle kalıcı sonuçlar verdiğini savunan Aykan, "Ancak, yaşlanma süreci ve çevresel faktörler zamanla bu oranları etkileyebilir. Non-invaziv işlemler (dolgular, botoks vb.) ise geçici çözümler sunar ve belirli aralıklarla yenilenmeleri gerekir" diyor. Aykan'a göre, estetik cerrahi ve kozmetik işlemlerin popülaritesi dünya genelinde hızla artarken, altın oranı hedefleyen işlemlerin sayısı da her geçen yıl yükseliyor. Altın oranı kullanarak estetik ve plastik cerrahi uygulamaları yapma konusunda öne çıkan bazı ülkeler de mevcut. Bunlar, Güney Kore, Brezilya, ABD, Türkiye ve İtalya. Bu ülkeler, estetik cerrahiye olan yüksek talep, uzman cerrahlar ve teknolojik ilerlemeler sayesinde altın oranı estetik prosedürlerde uygulama konusunda öne çıkıyor. Fiyatlar ise çok değişken. Yüz için altın oran estetiği, genellikle birden fazla işlemi içerebiliyor ve toplam maliyet, bireysel ihtiyaçlara ve istenen değişikliklere bağlı olarak büyük ölçüde değişiklik gösterebiliyor. Aykan, fiyatların, seçilen cerrahın tecrübesine, coğrafi konuma ve kliniğin prestijine göre de farklılık gösterebileceğini ekliyor. Erkeklerin altın orana ve estetik cerrahiye ilgisinin son yıllarda arttığını da sözlerine ekleyen Aykan, "Güzellik ve çekicilik standartları yalnızca kadınlar için değil, erkekler için de önemli hale geldi. Erkekler, daha uyumlu yüz özellikleri ve daha maskülen (erkeksi) görünüm elde etmek amacıyla burun estetiği, çene estetiği ve yüz germe gibi işlemlere yöneliyorlar. Bu trend, toplumda estetik görünüme verilen önemin artması ve erkeklerin de kişisel görünümleri üzerinde daha fazla kontrol sahibi olma arzusuyla ilgili. Erkek hastalar, genellikle daha belirgin çene hatları, simetrik yüz özellikleri ve genel olarak daha dengeli bir yüz yapısı arayışındalar" diye konuşuyor.

Uzm. Dr. Birol KALDAN / Medicana Ataköy Hastanesi Dermatoloji Uzmanı

"En sık burun ameliyatı yaptırılıyor"
Altın oran mükemmelliği anımsatan bir kavram. Yüzde altın oran denildiğinde en sık saç sınırından kaş arasına, kaş arasından burun tabanına, burun tabanından çeneye olan mesafeye bakılır. Buna göre geniş çeneler için çene küçültme, çenenin geriye alınması gibi ameliyatlar küçük çeneler için dolgu uygulaması, üst çenenin öne alınması ya da çenenin pozisyonunun değişmesi sağlanarak altın orana yaklaştırılması için çalışılır. Burunda bir büyüklük var ise küçültülebilir. İdeal yüz orantısı kriterlerine göre alt dudak, üst dudağa göre daha kalın olmalıdır ve üst dudak, alt dudağa göre 1-2 milimetre kadar önde olmalıdır. Bu kriterleri karşılamayan; yani altın oran ölçümlemesine uymayan dudaklara dudak dolgusu ile şekillendirme sağlanıp altın oran yakalanabilir. Altın oran değerlendirmesi sonrası kaş, kulak bölgelerinde yüz orantısı bulunmazsa medikal estetik işlemler ve cerrahilerle ideal yüz profili yakalanabilir. Örneğin; kaşlar düşükse altın oranı yakalamak için kaş kaldırma operasyonu ya da botoks gibi işlemler yapılabilir. Altın oran yüz estetiği için planlanan burun estetiği ya da göz kapağı estetiği gibi cerrahi işlemlerin sonuçları kalıcıdır. Bu süreç çerçevesinde uygulanan dolgu, botoks gibi medikal estetik işlemlerin bir süre sonra tekrarlanması gerekir. Erkekler en sık burun ameliyatı oluyorlar..

"Antik Yunan döneminden beri kullanılıyor"

Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrah Doç. Dr. Andaç Aykan, altın oranın tarihi sürecini şu sözlerle dile getiriyor: "Altın oran, Antik Yunan döneminden bu yana bilinen ve kullanılan bir kavram. Matematikçi Euclid, M.Ö. 300 yıllarında bu oranı ilk defa tanımlamış. Rönesans döneminde sanatçılar ve mimarlar, eserlerinde ideal güzellik ve uyumu yakalamak için bu oranı sıklıkla kullanmışlar. Leonardo da Vinci gibi sanatçılar, eserlerinde ve insan vücudu çizimlerinde altın oranı uygulamışlar. Altın oran, 19. yüzyılda ve 20. yüzyılın başlarında mimari, sanat ve tasarımın çeşitli alanlarında yeniden popüler hale gelmiş. Modern mimarlar ve tasarımcılar, altın oranı kullanarak estetik açıdan hoş ve dengeli yapılar, eserler ve nesneler yaratmışlar. Aynı zamanda, bu oran doğada, bitkilerin yapısında, hayvanların vücut oranlarında ve hatta galaksilerin düzeninde bile görülebilir. Bu da onun evrensel bir uyum ve düzenin sembolü olduğunu gösteriyor." Günümüzde ise altın oranın hem estetik cerrahi ve yüz güzelleştirme tekniklerinde hem de grafik tasarım, fotoğrafçılık ve hatta web tasarımı gibi modern disiplinlerde kullanılmaya devam ettiğini belirten Aykan, "Bu, altın oranın zaman içindeki geçerliliğini ve insanlık tarihindeki çeşitli alanlarda sürekli olarak yeniden keşfedilip uygulanmasının nedenlerinden biridir. Altın oran, insan algısının temelinde yer alan ve görsel uyumu ifade eden evrensel bir estetik ilkesi olarak kabul edilir" diye konuşuyor.

Altın Oran Nedir?

Oran, genel anlamda 'parça' ile 'bütün' arasındaki bağıntı-ilişki anlamına gelir. İdeal oranlardan bahsederken ise karşılaştırılan iki ya da daha çok nitelik ve/veya nicelik arasındaki karşılıklı tutarlılık akla gelir. Doğada ve insan vücudunda birim ve yapılar arasında sabit bir oran tespit edilmiştir. Altın oran, matematiksel bir ifade olan 1:1.618 olarak bilinir ve estetik cerrahide ideal güzellik ve uyumun matematiksel temsili olarak kabul edilir. Bu oran, yüz, vücut ve hatta diş estetiği tasarımlarında uygulanır. Estetik ve plastik cerrahide altın oran, yüz özelliklerinin birbiriyle ve yüzün tamamıyla olan ilişkisinin ideal oranlarını belirlemek için kullanılır. Bu özellikle burun, dudaklar, çene ve alın gibi yüz bölümlerinin orantılı bir şekilde düzenlenmesi anlamına gelir. Altın oranın estetik ve güzellikte uygulanması, bireyin yüzünün daha uyumlu ve dengeli görünmesini sağlar, bu da doğal bir güzellik algısı oluşturur.

BİZE ULAŞIN