15 milyon dolarlık yeni tesis için yer arıyor

Murat Çorap Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Özüren, şu anda iki fabrikası bulunan şirketin üçüncü bir fabrika yatırımına hazırlandığını belirtiyor. Özüren, 15 milyon dolara mal olacak yeni tesis için yer aradıklarını söylüyor…
04.03.2022 13:13 GÜNCELLEME : 04.03.2022 13:13

PARA RÖPORTAJ/ ÖZBEY MEN İş dünyasında sivil toplum kuruluşlarının kuşkusuz büyük önemi var. Hele sektörel dernek ve birliklerin önemi hiç yadsınamaz. Yaşanan sıkıntılar bu platformlar kanalıyla dile getirilir, çözüm yolları aranır. Kimi iş insanları bu kurumlarda görev almayı bir sorumluluk olarak görürken, kimi de işinin yoğunluğunu mazeret gösterip bu kurumlarda bulunmayı pek tercih etmez.

Bu girizgahı neden mi yaptık? Çorap Sanayicileri Derneği'nden Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği'ne, İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği'nden İstanbul Sanayi Odası'na hangi kuruma baksak onunla karşılaşıyoruz da ondan. Şu anda 49 yaşında olan Murat Çorap Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Özüren, 30 yaşından bu yana sektörel dernek ve birliklerde görev alan bir iş insanı. Babası İsmail Özüren'in kurduğu Murat Çorap'ın başına 2001 yılında geçen Ümit Özüren, bir yandan sivil toplum kuruluşlarında yoğun olarak mesai verirken, diğer yandan şirketini büyütmenin planlarını yapıyor. Özüren aynı zamanda öğrenci. İstanbul Teknik Üniversitesi Tekstil Mühendisliği mezunu olan Özüren, İstanbul Kültür Üniversitesi'nde Yönetim Organizasyon dalında yaptığı doktorayı da yeni tamamladı. Ümit Özüren'le görev yaptığı kurumları, çorap sektörünün durumunu ve Murat Çorap'ın yeni yatırım planlarını konuştuk…

Murat Çorap hakkında kısaca bilgi verir misiniz?

Murat Çorap'ın temelleri 1971 yılında atılmış. Geçen yıl 50'nci yılımızı kutladık. Birçok çorap firmasının sahibi gibi biz de Çorum Sungurluluyuz. Babam İstanbul'da bir hemşehrimizin çorap firmasında makineci olarak çalışmaya başlıyor. İşi öğrendikten sonra Mahmutpaşa'da küçük bir atölye açıp, fason olarak çorap üretimine geçiyor. 1980'lerde ben ve kardeşlerim de işe dahil olduk. İhracatın başlamasıyla birlikte işler büyüdü. 1996 yılında İstanbul Güneşli'deki fabrikamızı, 2009 yılında da Eskişehir'de ikinci fabrikayı açtık. İki fabrikanın kapasitesi yıllık 33 milyon çift. Üretimin yüzde 40'ını İstanbul'da, yüzde 60'ını Eskişehir'de yapıyoruz. İnce kadın çorabı hariç tüm kategorilerde üretim yapıyoruz. Toplam 300 çalışanımız var. Geçen yılki ciromuz 17 milyon dolar oldu. Bunun neredeyse tamamı ihracat.

Nerelere ihracat yapıyorsunuz?

Dokuz ülkeye ihracatımız var. Müşterilerimiz arasında Avrupa'nın önde gelen hazır giyim markaları, departman store'lar, süper marketler ve online kanallar var. Hemen her satış kanalında varız diyebilirim. Bazı ülkelerde kendi koleksiyonlarımızı satıyoruz. Özellikle İngiltere pazarında büyüyoruz. İngiltere'de kendi tasarım ofisimiz var. Tasarımcılarımızın ürettiği koleksiyonları gerek kendi etiketimizle gerekse müşterilerimizin etiketiyle pazarlıyoruz. İngiltere pazarına yedi yıl önce girdik. Orası bizim girmek istediğimiz bir pazardı. Toplam ciromuzun içinde İngiltere pazarının payı yüzde 30'a ulaştı. İleride İngiltere'de depolama yapıp tüm Avrupa ülkelerine online satış gerçekleştirmeyi planlıyoruz.

Yeni yatırım planınız var mı?

Evet, var. Bunu mevcut tesislerimiz bünyesinde değil de yeni bir lokasyonda gerçekleştirmek istiyoruz. Bunun için şu anda yer araştırması yapıyoruz. Eskişehir'deki fabrika boyutunda yani yaklaşık 15 milyon dolarlık bir yatırımımız olacak. Çorap üretiminde en önemli faktörlerden biri elektrik kalitesi. Bizim makinelerimiz enerji dalgalanmalarına karşı çok hassas. Ayrıca üç vardiya çalışan, 24 saat devam eden bir üretim yapımız var. Bu yüzden bu kriterlere uygun bir yer bulmamız gerekiyor. Yatırım yapacağımız yerin sosyolojisi, elektrik kalitesi ve iklim şartlarının uygunluğu çok önemli. Şu anda alternatiflere bakıyoruz. Bu fabrikayı online satış kanallarına hizmet vermek için kuracağız. Bu tesis, daha az adette ama daha hızlı üretim yapacak.

Pandemide Avrupa'daki mağazalar kapandı, bu sizin gibi tedarikçileri nasıl etkiledi?

Herkesin imrenerek baktığı, satış yapmak istediği ünlü markaların pandemi performansları çok kötü oldu. Satışları geriledi, mağazaları kapandı. Online satış kanalında olmayanlar bu durumdan çok kötü etkilendiler. Örneğin bizden çok büyük adette alım yapan bir İngiliz perakendeciyi biz bıraktık. Çünkü online satışı hiç yoktu. Mağazaların kapanmasıyla sıkıntıya girdi, bu sıkıntıyı bizim gibi üreticilerine de yansıttı. Vermiş oldukları siparişleri iptal ettiler. Üretilmiş ürünleri beklettiler ve daha sonra da bunları almayacaklarını söylediler. Pandemi döneminde pazarın çeşitlendirilmesinin çok önemli olduğunu gördük. Süpermarketlerin satışları arttığı için bu, bize de olumlu yansıdı. Online kanallar daha önce önemsenmezken bir anda altın değerine geldiler. Çorap ihracatı 2020 yılında bir önceki yıla göre küçük bir oranda geriledi, ama biz o yıl da yaklaşık yüzde 10 oranında ciro artışı sağladık. Son iki yıl içinde dört yeni müşteri edindik. Bunların üçü İngiliz, diğeri yaklaşık 800 mağazası olan bir Finlandiyalı firma.

ABD'ye hazır giyim ihracatı artmaya başladı. Sizin hedefinizde de ABD pazarı var mı?

Bizim firma olarak ABD'ye ihracatımız henüz yok, ama bu ülkeye çorap ihracatı artmaya başladı. Hem çorap özelinde hem de hazır giyim özelinde içinde bulunduğumuz yeri kırıp, bir üst vitese geçmek için ABD pazarına girmemiz şart. Türk hazır giyimcilerin ABD pazarına hizmet vermesi için hiçbir eksiği yok. En büyük dezavantajımız yol ve navlun. Türkiye'nin ABD pazarını özel olarak ele alıp, gerekiyorsa bu ülkeye ihracatı artırmak için özel teşvikler uygulayıp ihracatı kuvvetlendirmesi lazım.

Türkiye çorap üretiminde dünyada nerede?

Türkiye'nin çorap ihracatı yıllık 1.5 milyar dolar civarında. Dünya çorap pazarından Türkiye'nin aldığı pay yüzde 8 civarında. Bu oranla Çin'den sonra ikinci sıradayız. Yani halen gidebileceğimiz çok yol var. Ama bunun gerekli şartlarını yerine getirmemiz lazım. Bunu mantıklı, ölçek ekonomisine ve müşteri talebine uygun yeni üretim şekilleriyle gerçekleştirebiliriz. Türkiye'de çorap üretimi 70'li yıllarda sanayileşmeye başladı. Ağırlıklı olarak İstanbul'da üretim yapılıyor. İstanbul'da da Bayrampaşa merkezli büyüdü. Avrupa'daki her hangi bir çorap üreticisi bile Bayrampaşa'yı bilir. Ama bunun artık değişmesi lazım. Değişik kümelenme modelleriyle farklı şehirlerde de yatırımların yapılması gerekiyor.

Piyasada durum nasıl?

Biz sanayici ve hazır giyimciler çok uzun yıllardan beri birçok krizden geçtik. Aslında krizlere karşı şerbetliyiz. Ama bu kez komplike bir sıkıntıyla karşı karşıyayız. Hem iç, hem de dış piyasa sıkıntılı. Arzda, talepte, tedarikte sorunlar var. Bunun yanında lojistikte ve enerjide sorunlar yaşanıyor. Emtia fiyatları çok dengesiz. Tüm bunların hepsinin bir arada yaşandığı ilk kez oluyor. Tabii bu sadece bizim için değil, tüm dünya için geçerli. Bu sorunların ortadan kalkması zaman alacak. Ama kriz yönetimi de bir sanat. Hazır giyim sektörünün tüm bu sorunları diğer sektörlere göre daha kolay atlatacağını düşünüyorum.

BİRÇOK KURUMDA YÖNETİCİ

Çorap Sanayicileri Derneği'nde sekiz yıl yönetim kurulu başkan yardımcılığı yapan Ümit Özüren, 2004-2012 yılları arasında Süleyman Orakçıoğlu ve Hikmet Tanrıverdi'nin başkanlığı dönemlerinde İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği'nde (İHKİB) dokuz yıl yönetim kurulu üyesi olarak çalıştı. İHKİB'in Eğitim Vakfı'nda halen Yönetim Kurulu Üyesi. Özüren, hazır giyim sektörünün çatı kuruluşu Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği'nin (TGSD) de en tecrübeli yöneticilerinden. Sekiz yıldır bu kuruluşun yönetim kurulunda yer alan Özüren, bu dönem TGSD'nin dört başkan yardımcısından biri. Teamüller gereği başkan yardımcılarının daha sonra başkan olduğu TGSD'de, Özüren'in de başkanlık koltuğuna oturması muhtemel. İstanbul Sanayi Odası'nda ise Çorap Meslek Komitesi Başkanı olan Özüren, aynı zamanda Yanındayız Derneği'nin de üyesi.

"HAYALİM, BEŞİKTAŞ'A BAŞKAN OLMAK"

İş dünyasının onca sivil toplum kuruluşuna ve kendi işine mesai harcayan Ümit Özüren, spora da vakit ayırmayı ihmal etmiyor. Hem de öyle böyle değil. Koyu bir Beşiktaşlı olan Özüren, Kara Kartal'ın İstanbul'daki hiçbir maçını kaçırmadığını söylüyor. BJK Kongre Üyesi olan Özüren, iş dünyası kuruluşlarında başkan olmayı düşünmese de konu Beşiktaş olunca hedefini açıkça ortaya koyuyor. Spor kulüplerinin iyi yönetilmediğini ifade eden Özüren, hedefinin bir gün Beşiktaş'a başkan olmak olduğunu söylüyor. Özüren, "Daha önce yönetim kurulu üyeliği teklifi aldım ama o dönemlerde yönetime girmek istemedim. Türkiye'de futbol son 10 yılda çok geriledi. Eğer yönetimi eleştiriyorsak, oraya talip olmamız gerekiyor" diyor.

O DA İNEGAZİLİLİ

Türkiye'de bazı iş kolları bir şehirle özdeştir. Örneğin saat sektöründe faaliyet gösteren çoğu firmanın sahibi Antalya'nın Akseki ilçesindendir. Yine kumaş firmalarının çoğu Malatya Yeşilyurt, iplik üreticileri ise daha çok Kahramanmaraş ve Kayseri kökenlidir. Çorap sektöründe de böyle bir durum var. Üstelik bu sektördeki firmaların sahiplerinin çoğu aynı köyden. Çorum'un Sungurlu ilçesine bağlı İnegazili Köyü, çorapçılarıyla meşhur. Murat Çorap gibi sektörün en büyükleri arasında yer alan Öztaş, Gelal, Beks, Azim, Alpin, Atlas, Doğan, Çelik ve Örmeci, İnegazilili ailelere ait.

BİZE ULAŞIN