Ofisten ya da uzaktan çalışmak maaşı etkiler mi? (1)

Tesla’nın CEO’su Elon Musk, “Uzaktan çalışma kabul edilemez” başlıklı e-posta ile ofise dönüşü zorunlu tutsa da, çalışanları ofise dönmek istemeyen bazı şirketler, teşvik amacıyla maaş zammını gündeme aldı. Tam tersine uzaktan çalışanına zam yapan şirket de var. Peki, aynı işi yapan çalışanlara, mekân farkından dolayı farklı maaş uygulamak mümkün mü? (Birinci Bölüm)
22.06.2022 23:01 GÜNCELLEME : 23.06.2022 00:01

PARA ARAŞTIRMA/ ÜRÜN DİRİER Pandemi boyunca uzaktan çalışmayı deneyimleyen çalışanlar, artık ofisin rolünü daha fazla sorguluyor. Ofislere dönmek bir yana, istifalar ve şehir değiştirme gibi yeni hayat denemeleri de gündeme geldi. Boston Consulting Group (BCG) ve The Network'ün, 'Küresel Yeteneklerin Şifresini Çözmek' başlıklı global araştırma sonuçlarına göre Türkiye'de her beş çalışandan biri, mümkün olsa tamamen uzaktan bir çalışma modeline geçmek istiyor. (Birinci Bölüm)

Bu konuda hem Türkiye'de hem de dünyada, birbirinden farklı uygulamalar var. Örneğin evde çalışanların bir kısmı, kendilerine daha yüksek maaş verilmesini talep ediyor. Gerekçeleri ise şirketlerine olan maliyetlerinin azalması ve bu durumun maaşlarına yansıtılması gerektiği. Bu talebin tersine bazı şirketler; iki ödemeli sisteme geçip, uzaktan çalışanların maaşları aynı kalırken ofise dönenlere yüzde 5-10 arasında ücret artışı sağlıyor. Ancak bunu uygun bulmayanlar, maaşta değil yan haklarda farklılık olması gerektiğini belirtiyor. Bu arada işlevini yitiren ulaşım ve şekil değiştiren yemek hakkının yerini; internet paketi, ev için ofis tipi mobilya ve teknolojik donanım sağlanması, yemek-enerji tüketimi ve benzeri genel giderler için katkı payı gibi yeni menfaatlerin aldığı gözleniyor. Bazı şirketler maaşa ek olarak ofis çalışanlarını ödüllendirmek için kahvaltı, ücretsiz spor salonu üyelikleri, gezi çekilişleri gibi ofise dönüş avantajları sunuyor.

İspanya, İzlanda, İngiltere gibi Batı Avrupa ülkelerinin yanı sıra Japonya, Yeni Zelanda gibi ülkelerde ise haftada dört gün çalışma sistemi hayata geçirilmeye başlandı. Google, Twitter, Goldman Sachs, JPMorgan, American Express, Meta, Microsoft, Ford Motor ve Citigroup ise çalışanlarının ofislere dönmesini istedi. Elon Musk'ın "Uzaktan çalışma kabul edilemez" başlıklı bir e-posta ile ofise dönüşü zorunlu tutmasıyla bu şirketlere son olarak Tesla da eklendi.

Gelinen noktada, çalışma hayatında yeni bir tartışma ortaya çıktı. Evden çalışanlar ile ofisten çalışanlar arasında maaş farkı olmalı mı, olmamalı mı? İK uzmanları, bu konuda farklı görüşlere sahip. Kimi uzmanlar, farklı maaş uygulamasının sürdürülebilir olmadığını düşünüyor. Kimileri ise evden çalışmanın getirdiği ek masraflardan dolayı uzaktan çalışanlara daha fazla maaş veya yan hak verilmesi gerektiğini belirtiyor.

Aynı işi yapan çalışanlara, mekân farkından dolayı farklı maaş uygulamanın mümkün olup olmadığını her yönüyle araştırdık.

TAM ZAMANLIYA GEÇİLİRSE İSTİFA EDECEK ÇOK KİŞİ VAR

Grafton Kıdemli Müdürü Sancar Tok'a göre, müthiş bir değişim ve dönüşüm sürecindeyiz. Geçmiş dönemin anormali günümüzün normali haline gelmişken, alınan birçok kararın son kullanım tarihi bu süreçte çok kısa. ABD'de tetiklenen ve tüm dünyayı saran büyük istifa dalgası hala devam ediyor. Tüm sektörlerde müthiş bir yetenek açığının yaşandığı bu dönem; beraberinde şirketleri, çalışanlarını tutundurma yönünde projeleri ardı ardına hayata geçirmeye zorluyor. Fakat ne yazık ki ellerindeki araçlar oldukça kısıtlı. Çalışanları tutundurma ile ilgili rekabette ön plana çıkan konulardan birinin de çalışma modelleri olduğunu ifade eden Tok, "Özellikle 2022 ile beraber, uzaktan çalışma modeliyle çalışan şirketler, ofislere dönüşle ilgili alternatif senaryolar üzerinde çalışmaya başladılar. En popüler senaryo ise haftanın belli günlerinde ofise gelinmesi beklenen hibrit çalışma modeli. Özellikle Ramazan Bayramı sonrası hibrit modele geçme kararı alan birçok şirket var. Hem çalışanlar arasında yapılan anketler hem de bizlerin mülakatlarda adaylardan aldığımız geri bildirimler gösteriyor ki; uzaktan çalışma modelinde devam edenlerin büyük bir çoğunluğu, tam zamanlı ofis çalışması söz konusu olduğu takdirde işlerinden ayrılmayı düşünüyor. Hibrit modele daha sıcak yaklaşıyorlar" diyor.

EVDEN ÇALIŞANLARIN GİDERİ DAHA FAZLA

Geçen iki yılda bazı şirketlerde sektörel dinamikler gereği merkez ofis çalışanları uzaktan çalışıyorken, üretim ve saha satış ekiplerinin böyle bir şansı yoktu. Bu da söz konusu şirket İK'larının üzerinde ofis çalışanları tarafından kurulan adaletsizlik baskısını beraberinde getiriyordu. Şu anda İK profesyonellerinin gündem maddelerinden biri de ofis çalışmasını teşvik edebilmek adına maaş farklılıkları olup olamayacağı. Bunun uygulanmasının pek mümkün olmayacağını, sürdürülebilir olmadığını düşünen Tok, "Tartışılan modellerden biri, ofiste çalışanlara evde çalışanlardan daha yüksek maaş verilmesi. Evde çalışanların bir kısmı ise tam tersi şekilde kendilerine daha yüksek maaş verilmesini talep ediyor. Gerekçeleri, evde çalışarak genel giderler anlamında (kira, elektrik, su, doğal gaz, ofis araç gereçleri vb.) şirketlerine olan maliyetlerinin çok daha azaldığı ve bu maliyet azalışının maaşlarına yansıtılması gerektiği. Aynı zamanda evde çalışanların ofiste çalışanlara göre gün içerisindeki çalışma saatinin ve veriminin ofiste çalışanlara göre hem fazla hem de yüksek olması da diğer argümanları" diye konuşuyor.

ALIŞKANLIKTAN VAZGEÇİRMENİN MALİYETİ YÜKSEK OLACAK

Diğer taraftan tam zamanlı ofis çalışmasına veya hibrit modele dönmeyi hedefleyen şirketler; hem kendi çalışanlarını teşvik edebilmek hem de açık pozisyonlarında potansiyel adaylara şirketlerini tercih edilebilir hale getirmek istiyor. Bu nedenle şirket içi çalışanlarda, evde çalışanlara göre daha yüksek maaş artışını gündemlerine alıyor. Potansiyel adaylar için ise sektördeki maaşların üzerinde teklifler sunmak durumunda kalıyorlar. Çalışanları iki yıldır alıştıkları bir düzenden vazgeçirmenin maliyetinin şirketler için biraz yüksek olacağını belirten Tok, şunları paylaşıyor: "Ülkemizde enflasyon oranlarındaki dalgalanmaların devam ettiği mevcut süreçte herhangi bir şirketin teşvik olarak ofis çalışanlarına sağlayacağı maaş artışı karşısında; uzaktan çalışanları, hemen iş arayış sürecini aktif hale getirip mevcut maaşının ve şirketindeki ofisten çalışan arkadaşlarının maaşının da üzerinde başka bir şirketteki pozisyona geçişi çok kolay. Dolayısıyla bu durum, İK departmanlarının işini daha da zorlaştırıyor. ABD ve Avrupa ülkelerinde de enflasyonda yükselmeler mevcut, fakat daha öngörülebilir seviyelerde olduğu için uzaktan ve ofisten çalışanlar arasında maaş farklılıklarının uygulanması ve aldığınız finansal kararın geçerlilik süresi, bize göre daha uzun."

YAN HAKLAR DESTEKLENMELİ

ABD'de farklı şirket çalışanlarına yönelik yapılan bir araştırmada; maaşlarında '30 bin dolarlık bir artışı mı yoksa uzaktan çalışma seçeneğinin kalıcı olarak devam etmesini mi tercih edersiniz' sorusuna katılımcıların yüzde 64'ünün uzaktan çalışmanın kalıcı olması yönünde cevap verdi. Bu noktaya işaret eden Tok, "Ben de kişisel olarak uzaktan çalışanları ofise çekmenin sadece maaştaki artışla gerçekleştirilebileceğini düşünmüyorum. Bunun ancak günümüzde birçok şirketin zaten uyguladığı esnek yan haklar paketlerinde yer alacak farklı teşviklerle mümkün ve sürdürülebilir olabileceğini düşünüyorum. Örnek olarak, küçük çocuğu olan çalışanlar için kreş desteği sağlanıyor olması (fiziki veya maddi), o şirketteki çalışanlar açısından hem önemli bir tercih sebebi hem de ofis çalışmasına teşvik olabilir. Aksi durumda özellikle kadın çalışanlarını kaybetme riski gündeme gelecektir. Aynı zamanda ofis ortamlarının da çalışanlar için gerçekten keyifli bir çalışma ortamı haline getirilmesi, çalışanların bir zorunluluk olduğu için değil de orada bulunmaktan ve zaman geçirmekten mutlu oldukları ortamlar haline getirilmesi, ofise dönmeyi teşvik konusunda şirketlerin elini güçlendirecektir" şeklinde konuşuyor.

OFİSE DÖNENE ZAM

Oxygen Consultancy CEO'su Zeynep Doğrul Aşar, dünyanın önde gelen şirketlerinin çalışanlarını geri çağırdığını duyurmasıyla birçok soru işaretinin ortaya çıktığını söylüyor. Yapılan araştırmaların çalışanların uzaktan çalışmadan ziyade esnek çalışma saatlerini tercih ettiğini gösterdiğini belirten Aşar, "Türkiye'de özellikle enflasyon oranlarının hızla artıyor olması sebebiyle çalışanların beklentisi öncelikli olarak haklarının korunması ve ücret politikalarının bu çerçevede revize edilmesini kapsıyor. Yeteneğine sahip çıkma telaşında olan şirketler de ara dönem zamları ve primlerle motivasyonu sağlamaya çalışmaktalar. Dünyaya baktığımızda ise ABD, Yeni Zelanda, Hong Kong gibi ülkelerde esnek çalışma kültürüyle gelişen ve yeni bir akım olan 'haftalık maaş ödemesi uygulaması' veya birçok kurumla çalışabilme kolaylığı sağlayan 'proje bazlı' çalışma gibi farklı alternatifler olduğunu görüyoruz" diyor.

Uzaktan çalışmaya devam etmeyi tercih eden çalışanlarının maaşlarını aynı tutan çoğu şirketin, ofise dönenlerin maaşlarında yüzde 10'luk bir artış yaptığını gözlemlediklerine işaret eden Aşar, şu bilgileri aktarıyor: "Maaşın yanı sıra ofise dönen çalışanlar için ücretsiz spor, meditasyon, elektrikli scooter gibi avantajlı paketler sunan şirketler de var. Bazı şirketler, çalışanlarını ofise döndürmek için iki ödemeli bir sisteme geçiriyor. Tamamen uzaktan çalışanların maaşları aynı kalırken, ofise geri dönenler yüzde 5 ila yüzde 10 arasında bir ücret artışı alıyor. Diğer yandan bu bir ücret artışından ziyade enflasyon nedeniyle piyasa normlarında yapılan bir düzenleme olarak da açıklanabilmekte. Şirketler, maaşın yanı sıra ofis çalışanlarını ödüllendirmek için kahvaltı, ücretsiz spor salonu üyelikleri, gezi çekilişleri gibi ofise dönüş avantajları sunuyor. Ancak bu avantajların kalıcı olduğunu düşünmüyorum. Tekrar eski normlara dönebilmek için bir geçiş dönemi olarak adlandırmak çok da yanlış olmayacaktır."

Türkiye'de ve dünyada büyük bir istifa dönemi başladığını da hatırlatan Aşar, "Bunun başlıca sebeplerini maaşlar ve tükenmişlik olarak sayabiliriz. Değişim ve dönüşüm sürecinde bu yetenekleri kaybetme riskini alamayan şirketler ise bu ihtiyaçları göz ardı etmemeye karar verdiler. Özellikle yeteneklerin bu dönemde daha ön plana çıkmasıyla çalışanını rakibe kaptırmak istemeyen şirketler, yüzde 20 ve yüzde 40 maaş artışlarıyla çalışanın şirkette kalmasını sağlayabiliyor. Diğer yandan organizasyonda sadeleşmeye giderek de bütçelerini koruma altına almaya çalıştıklarını söyleyebilirim. Pandemi sonrasında İspanya, İzlanda, ülkelerinin yanı İngiltere gibi Batı Avrupa sıra Japonya, Yeni Zelanda gibi ülkelerde haftada dört gün çalışma sistemi hayata geçirilmeye başlandı. Bu pilot çalışmaya katılan şirketler, çalışanlarının maaşlarında da azaltma yapmayacaklar. İş tatmini, iş yaşam dengesinin kurulması ve üretkenlik arasındaki ilişkinin sağlamlaşmasıyla verimliliğin ve üretkenliğin artacağını düşünen işverenler, bu vesileyle bu modelin topluma ve şirkete pozitif etkisi olacağı görüşündeler. Bu çalışma modeli Türkiye'ye gelir mi bilemeyiz, ancak çalışanların büyük bir çoğunluğunun asgari ücret aldığı ülkelerde, çalışanlar için haftada üç gün çalışmak yeterli olmayacağı için tatil edilen üç günü ek işler yaparak geçirmeyi tercih edecektir. Bu durumda bu modelin uygulanma amacı da geçerliliğini yitirmiş olacaktır" diye konuşuyor.

FARKLILAŞMA ÜCRETLE DEĞİL, YAN HAKLA OLMALI

Deloitte Türkiye İnsan Yönetimi Hizmetleri Lideri Cem Sezgin; ister evden ister ofisten çalışılsın, aynı işi yapan ve aynı konumda olan çalışanların baz maaş olarak aynı ücreti almasının daha uygun olacağını düşünenlerden. Farklılaşmanın olabileceği kısımların baz ücretten ziyade yan haklar olduğunu vurgulayan Sezgin, "Örneğin geleneksel olarak işyerlerine giderek çalışanların çoğuna ülkemizde ulaşım ve yemek, yan hak olarak sağlanmakta. Söz konusu ulaşım desteği servis hizmeti, şirket aracı, benzin, ulaşım için ödenek, otopark-vale hizmeti gibi farklı şekillerde sunuluyor. Bazı şirketler kendi yemekhanelerinde yemek sağladıkları gibi, bazıları da bunun için ek ödenek veriyor. En sık uygulanan bu iki yan hak dışında; özel sağlık sigortası, cep telefonu ve hattı gibi uygulamalar da oldukça yaygın. Evden çalışmanın pandemide yaygınlaşmasıyla söz konusu yan haklar, ulaşımda olduğu gibi ya işlevselliklerini yitirdi ya da yemekte olduğu gibi şekil değiştirdi. Bu yan hakların yerini internet paketi, ev için ofis tipi mobilya ve teknolojik donanım sağlanması, yemek – enerji tüketimi vb. genel giderler için katkı payı gibi yeni menfaatler aldı" diyor.

BİZE ULAŞIN