Yapay Zekâ ve Gençlik: Birlikte Yaşam

Bu cümle, iki hafta önce gerçekleşen bir Birleşmiş Milletler panelinin başlığıydı. Yapay zeka yazarımız Şule Güner ve Avrupa Komisyonu adına katılan Vasiliki Charisi’nin görüş bildirdiği bu panelin başlığı, insan-yapay zeka ilişkisinin önemini iyi bir şekilde yansıtıyor.
01.12.2022 16:12 GÜNCELLEME : 02.12.2022 00:01

PARA YAPAY ZEKA/ ŞULE GÜNER Yapay Zekâ ve Gençlik: Birlikte Yaşam... Bu cümle, iki hafta önce benim de katıldığım bir Birleşmiş Milletler panelinin başlığıydı. Ben ve Avrupa Komisyonu adına katılan Vasiliki Charisi'nin görüş bildirdiği bu panelin başlığı, insan-yapay zeka ilişkisinin önemini iyi bir şekilde yansıtıyor.

Yapay zeka teknolojileri, herkes için elbette. Ancak daha çok bugünün çocukları ve gençleri için. Genel yapay zekaya 2030 yılından sonra, kimilerine göre 2047-2060 yılları arasında ulaşılacak ve yapay zekadaki ilerlemenin hızlanarak arttığını düşünecek olursak bugünün çocukları tamamen yapay zeka teknolojileriyle büyüyecek. Yapay zeka 2050'de onların hayatının merkezinde yer alacak.

Yapay zeka kavramının ve teknolojilerini anlaması da anlatması da zor. Bu zorluk, teknolojinin gelişimi ve hayatımıza dahil olma hızı nedeniyle beni etkinliğe davet eden BM Veri, Analitik ve Gelişen Teknolojiler ile ilgili Politika, Strateji ve Yönetişim Bölümü Başkanı Lambert Hogenhout ve ekibi tarafından "uluslararası diyalog çerçevesinde" gündeme getiriliyor.

Yapay zekanın da dahil olduğu bu bölüm, genç neslin yapay zeka ile ilişkinin doğru gelişmesi için uluslararası diyalogla ve yönetişim başlığı altında hükümetler, akademiler, özel sektörle ilgili görüşmelerde bulunuyor. Bulunmaya da devam edecek.

ARKADAŞ DEĞİL, ARKADAŞÇA

Gerek panelde konuşulanlar, gerekse Hogenhout'un şimdiye kadarki çabalarıyla ilgili bana iletimlerinde, yapay zekanın "tasarlanması" konusunda çok kayda değer tavsiyeler yer alıyor.

Bu tavsiyelerin "yapay zekanın tasarımıyla ilgili" kısımları şöyle:

*Yapay zeka sistemleri, kültürler ve kullanıcıların kişilikleri gözönünde bulundurularak geliştirilmeli.

*Yapay zeka arkadaşınız değil belki, ama arkadaşça olmalı.

*Robot-insan etkileşiminde empati olmalı. İnsanlara mümkün olduğu koşullarda yapay zekalı bir sistemi seçmeme şansı tanınmalı.

*Yapay zekanın nasıl kullanılacağı, kişi kullanmadan anlatılmalı. *Yapay zekanın tasarlanmasında insan merkezli olarak risk seviyesi dikkate alınmalı. Yapay zekanın tasarlanmasında animistik (canlandırmacı) ve role play (kişinin bir oyun veya sanal ortamda bir karaktere bürünmesi) gibi güvenilir yaklaşımlar uygulanmalı.

Diğer yandan uluslararası diyalog ve yönetişim alanında ise "yapay zekayla ilgili regülasyonları, teknolojinin hızla ilerlediğini göz önünde bulundurarak esnek, şirketlerin rahat bir rehberlikle adapte olabilecekleri şekilde risk temelli bir yaklaşımla hazırlanması; gelişmekte olan ve yapay zekayla ilişkileri olmayan ülkeler dahil tüm ülkelerin dinlenmesi ve dikkate alınması; yasa koyucularla endüstri arasında etkileşimin güçlendirilmesi; gençlerin uluslararası şirketlerin yapay zeka uygulamalarının şekillendirilmesinde yardımcı olması için yollar geliştirilmesi" gibi, gençleri de gözeterek ekosistemi geliştirmenin yolları aranıyor.

ÖNCELİKLER ÜLKEDEN ÜLKEYE FARKLILAŞIYOR

BM'nin düzenlediği Yapay Zeka ve Gençlik: Birlikte Yaşam isimli panelde konuşan AB Komisyonu Temsilcisi Vasiliki Charisi, gençlerin yapay zekayı öğrenmeleri ve birlikte bir gelecek sürmeleri konusuyla ilgili şunları şöyledi: "Avrupa Komisyonu yüksek riskli yapay zeka uygulamalarını ele alan bir yasal düzenleme üzerine çalışıyor. Yüksek risk taşıyan uygulamaların düzenlenmeye tabi tutulmasını istiyor. Yapay zeka okur yazarlığı çok da gelişmiş değil. Çoğu insan yapay zekanın getirdiği sınırlamalar ve zorluklardan haberdar değil. Bu nedenle yapay zekadan haberdar olmayan kişilerin de korunması bakımından yüksek risk taşıyan yapay zeka sistemlerini ilgilendiren yasalar olmalı. Bu konuyla ilgili dünyanın en büyük mühendis grubu olan IEEE, teknik bakış açısıyla yapay zeka eğitimiyle ilgili standartlar oluşturmaya çalışıyor. Bu bir yasal düzenleme değil, ama pek çok ülke bu yönergeleri takip etmeye başladı… Geçen yıl yasa koyucularla araştırmacıları biraraya getiren bir çalışma yaptık. Aynı konularda konuştuklarını ancak konuların her iki tarafta aynı öneme sahip olmadığını gördük. Farklı ülkelerden insanların veya kurumların farklı öncelikleri var.

DÜNYA GENÇLİĞİNİN YÜZDE 93.2'Sİ OLUMLU

BM Veri, Analitik ve Gelişen Teknolojiler Bölümü'nün Ocak-Mart 2022 tarihlerinde 36 ülkeden 10-24 yaşları arasındaki 254 kişiyle yaptığı "Yapay Zekayla Gelecek: Dünya Gençlerinin Sesi" isimli anketin bulguları şöyle:

*Yapay zeka ve robotlarla ilgi algı yüzde 93.2 oranında olumlu. Bunlardan yüzde 68'si, yapay zekaya güvendiklerini söylüyor.

*Yüzde 80'i, yapay zekayla günde birkaç kez etkileşim içinde.

* Yüzde 76.3'ü yapay zeka risklerinin ciddi olduğunu, ancak bunların kontrol edilebileceğini düşünüyor.

* Yapay zekayla ilgili temel sorun, yüzde 75 oranla yapay zekanın neden olacağı işsizlik olarak görülüyor. Yüzde 74.3'ü ise yapay zekanın askeri alanda kullanımını tehlikeli buluyor.

* Yüzde 93'ü yapay zeka kullanımı ve yasal düzenleme konusuyla ilgilendiğini, yüzde 86 yapay zekayla işbirliği içinde çalışmayı istiyor.

BİZE ULAŞIN