Yeni dönemde ön plana çıkabilecek hisseler
Borsa geçen haftaya Amerika'nın, İran'a doğrudan askeri müdahalede bulunarak üç farklı nükleer tesisi vurduğu haberleri ile başladı. Haftanın ikinci gününde de İran – İsrail gerilimine ilişkin haber trafiği piyasalarda risk algısını düşürdü. Gece saatlerinde ise ABD Başkanı Trump tarafından İran – İsrail arasında "tam bir ateşkese" varıldığı bildirildi. İran'ın bu açıklamayı sabah saatlerinde teyit etmesi ile küresel piyasalar hafta ortasından itibaren ateşkesi fiyatlamaya başladı.
Borsa İstanbul ise haberin etkisi ile günü yüzde 3'ü aşan bir yükselişle 13 Haziran'dan sonraki en yüksek kapanış ile tamamladı. Hafta sonuna doğru Jeopolitik riskler; ateşkes sonrası sakinliğin devam etmesi nedeniyle geri planda kalmaya devam ederken küresel borsalarda da hafif pozitif eğilim etkili oldu. Küresel piyasalarda İran-İsrail geriliminin ana gündemden düşmesiyle birlikte, yatırımcıların yeniden temel başlıklara odaklandığı görüldü. Perşembe günü ABD'nin Çin ile ticaret anlaşması imzaladığı açıklanırken, ayrıca diğer ülkelerle de görüşmelerin sürdüğü bildirildi. Bu gelişmeler özellikle küresel piyasalarda risk iştahını destekledi. 30 Haziran'daki CHP Kurultayı davası ise içerideki en önemli gündem maddesi olarak yer almaya başladı.
Analistler, hafta içinde endeksin teknik açıdan önemli olan 9.400 puanın üzerinde tutunmasını kısa vadeli dinamiklerin bozulmaması adına son derece değerli buluyor. 9.400'ü destek olarak izleyen borsa uzmanları, 100 günlük hareketli ortalamanın geçtiği 9.620 puanın ilk önemli direnç olarak takip edileceğini söylüyor.
Geçen hafta gerçekleşen ateşkes ile İran ve İsrail arasındaki savaşın şimdilik bitti gibi gözüktüğünü ancak bunun ne kadar devam edebileceği konusunda endişeleri olan piyasa aktörleri, dolayısı ile jeopolitik riskler tamamen bitmese de önemli ölçüde Ortadoğu'da azaldığını düşünüyor. Borsa uzmanları, jeopolitik risklerin ortadan kalkması ile borsanın genelinin, özellikle de banka, holding ve ana sanayi hisselerinin yanı sıra havacılık ve ulaştırma sektörlerinin bundan olumlu etkilenmesini bekliyor.
Bu hafta Borsa İstanbul'un içerde enflasyon rakamı ve CHP kurultayına ilişkin davayı yakından takip edeceğini hatırlatan piyasa aktörleri, jeopolitik risklerin gündemden kalkmasına paralel orta ve uzun vadede portföylere dahil edilmek üzere takip edilebilecek 25 hisseye dikkat çekiyor.
"SAVAŞ ŞİMDİLİK BİTTİ GÖZÜKÜYOR"
Bu hafta (30 Haziran haftası) yurt içi enflasyon verileri ABD tarafında tarım dışı istihdam, işsizlik ve ücret verileri, euro bölgesi enflasyon, küresel bazda ise PMI verilerinin takip edileceğini belirten Ahlatcı Yatırım Hazine Müdürü Arda Coşar, ancak küresel bazda jeopolitik gündemin ekonomik gündemin önüne geçtiğinin altını çiziyor.
, ancak bunun ne kadar devam edebileceğinin belirsiz olduğunu düşünüyor. Dolayısı ile jeopolitik riskler tamamen bitmese de önemli ölçüde Ortadoğu'da azaldığını ifade eden Coşar, "Öte yandan bu hafta ABD ve özellikle Çin arasındaki gelişmeler, NATO toplantısı ve buradan çıkan ya da çıkması beklenen kararlar özellikle üye ülkelerin savunma harcamalarını arttırma yönündeki kararları piyasaların gündeminde olacaktır. Yurt içinde ise en önemli gündem maddesi enflasyon!. Enflasyon verileri merkez bankasına dair beklentileri şekillendirdiği için oldukça önemli. Bu arada ateşkes ile birlikte petrolde sert gerileme, altında gevşeme ile borsalarda da bir miktar olumlu hava oluştu ve Borsa İstanbul'a yansıdı. 9.000 seviyesine yaklaşan endeks 9.400'e doğru toparlandı. Ancak endeks uzun süredir sıkışıp kaldığı 9.000-9.800 bandından çıkamadı. Bu nedenle temel bir görünüm farkı oluşmadı, sadece aşağı doğru baskı azaldı. Endeksin 9.800 seviyesini geçmesi için de senaryolara ihtiyacı var" yorumunu yapıyor., önümüzdeki dönemde enflasyon, merkez bankası faiz indirim süreci ve bundan etkilenecek sektörlerin yanı sıra yılın ikinci yarısında bilançolarda olası toparlanmanın görülmesinin borsanın trendinin belirlenmesinde etkili olacağını düşünüyor.
"12 BİNLER KONUŞULABİLİR"
Endeks için kısa vade 9.000-9.800 arası uzun vade de 9.800 üzerine çıkılırsa 12.000 binlerin konuşulabileceğini de kaydeden ancak bunun için olumlu birtakım senaryoların devreye girmesi gerektiğini belirtiyor. Bu kapsamda enflasyonun gerilemesi ile beraber merkez bankası faiz indirim sürecinin başlaması, yılın ikinci yarısında sanayi sektörü bilançolarında nispeten de olsa toparlanma, jeopolitik risklerde ya da iç politik risklerde azalma gibi olası senaryoların endeksi destekleyebileceğini öngören Coşar, kısa vadede bunların mümkün olmadığını belirtiyor. Coşar, "Uzun vade olasılıklara bakıyoruz. Ancak şunu söyleyebiliriz endeks 9.800'ü hacimli kırarsa yukarı yönlü trend ihtimali artar bu nedenle bahsettiğimiz seviyeler izlenmeli" diyor.
Jeopolitik risklerin artığı dönemlerde genel olarak borsaların oluşan riskin içeriği, ekonomiye olan etkisi, Türkiye'ye olan yakınlığı ve etkisi aynı zamanda borsanın ne kadar ucuz ve pahalı olduğuna göre bir trend izlediğini de hatırlatan , şu değerlemeyi yapıyor: "Eğer zaten borsa düşük değerlerdeyken şu an olduğu gibi jeopolitik risklere karşı tepkisi daha düşük oluyor ancak primli yükselmiş seviyelerdeyse o zaman verdiği tepki daha sert olabilir. Nitekim
İsrail İran savaşı başlamadan BİST- 100 endeksi yaklaşık 9.700 seviyesindeydi. Daha sonra 9.100 seviyesine kadar geriledi, ateşkes yapıldığı gün itibari ile 9.400 yani burada 9.700 den 9.100 e yaklaşık yüzde 6'lık bir salınım yaşanmış. Daha sonra kısmen toparlamış durumda. Aynı şekilde 7 Ekim İsrail'e yapılan saldırı ve Ortadoğu'da talihsiz bir dizi savaşın yaşanmaya başladığı dönemde BİST- 100 endeksi 8.465 seviyesinden 7.300 seviyesine kadar dalgalı olarak salınım yapmıştı. Burada da yüzde 13.75'lik bir gerileme görüyoruz.
22 Şubat 2022'de Rusya'nın Ukrayna'ya bir gece ani bir saldırısı ile başlayan ve 3.5 yıldır devam eden Ukrayna savaşında BİST-100 endeksi 2.017 puandan 1.826 puana kadar gerilemiş ve yüzde 9.5'luk bir gerileme kaydetmişti. Daha sonra tekrar toparlandı. Jeopolitik bir şok olduğunda başta borsalar bu duruma negatif tepki veriyor ama daha sonra uyum sağlayıp fiyatlıyor ve normal seyrine dönüyor. Vereceği tepki tamamı ile jeopolitik şokun etkisi ve piyasaların genel düzeyi ile alakalı. Bu nedenle geçtiğimiz jeopolitik şoklardaki fiyat hareketlerine bakarak geleceği tahmin etmek pek mümkün değil. Jeopolitik şoklar nadir olan, frekansı düşük ve etkisi belirsiz olaylardır bu sebeple pek öngörülemezler. Ancak en çok altın ve petrol gibi emtiaları ve kısmen borsaları ve tahvilleri etkilediğini söyleyebiliriz."
"ÖNCELİKLE ŞİRKETE BAKILMALI"
Jeopolitik şoklarda genel olarak hisse fiyatlarının olumsuz etkilendiğini bu kapsamda savunma sanayi başta olmak üzere savunma sanayine donanım ve yazılım, elektronik ve mekanik malzeme üreten şirketlerin ön plana çıkarak olumlu olarak etkilendiğini de dile getiren Coşar, "Yine altın ve emtia üreticileri dağıtıcılar. Petrol ve doğalgaz üreticileri ve dağıtıcılar, rafinaj sektörü ile demir çelik sektörü de olumlu etkilenebilir. Buna karşın özellikle havacılık, ulaştırma, turizm sektörleri olumsuz etkilenir. Gıda, perakende gibi sektörler ise nispeten daha korunaklı tarafta kalır.
Tüm bu veriler ışığında söz konusu sektör hisselerinden seçim yaparken öncelikle şirkete dair beklentiler gelecek yıl satışları, FAVÖK, kar, mali ve likit durum daha sonra ise hisse fiyatına bakılmasını öneren Coşar, "Ancak şirkete bakmadan sadece jeopolitik risklere odaklı olarak hisse alınırsa yanılma ve zarar ihtimali yükselebilir." diyor.
orta ve uzun vadede portföylere dahil edilmek üzere BİM, Migros, Enka İnşaat, Çimsa, THY, Tav Havalimanları, Yapı Kredi, TSKB, Mavi Giyim, Vakko, Çimsa, Turkcell, Türk Telekom, Torunlar GYO, Emlak Konut GYO, Ford Otosan, Türk Traktör, Tofaş Oto Fabrikaları, Alarko Holding, Koç Holding, Logo Yazılım, Aksa Akrilik, Şişe Cam, Anadolu Efes ve Coca Cola İçecek hisselerinin takip edilebileceğini söylüyor.
"FAİZ İNİDİRİMLERİ İLE HAREKETLİLİK ARTABİLİR"
Orta Doğu kaynaklı bölgesel risk primi daha fazla artmadığı takdirde, önümüzdeki dönemde beklenen faiz indirimleriyle birlikte piyasalarda hareketliliğin artabileceğini öngören Gedik Yatırım Araştırma Direktörü Ali Akkoyunlu ise, "1 Ocak 2025 tarihinden bu yana pozitif reel faiz ortamında yatırımcı ilgisinin zayıf kaldığı hisse senetleri piyasasında, önümüzdeki dönemde beklenen faiz indirimleriyle ilginin artabileceğini düşünüyoruz. Pozitif getiri sağlayan şirket sayısının artmasını beklerken, bankacılık, gayrimenkul yatırım ortaklıkları ve aracı kurumlar gibi faiz indiriminden pozitif etkilenebilecek sektörlerin bu dönemde öne çıkabileceğini öngörüyoruz. Ayrıca faiz duyarlılığı daha az olsa da güçlü faaliyetleri olan ve halen makul değerlemeye sahip havacılık, perakende, gıda ve içecek ile telekomünikasyon gibi sektörlere de yatırımcı ilgisinin artabileceğine inanıyoruz" açıklamasını yapıyor.
"HALKBANK'TA TAVSİMİZ 'AL'
ICBC Yatırım, Halkbank hissesi için teknik analiz bazlı değerlendirmesinde kısa vadeli 'al' tavsiyesi verdi. Kurum, hisse için potansiyel kar alma seviyelerini 24.64 – 29.73 TL aralığında belirledi
ICBC Yatırım, 22.80–22.88 TL bandı üzerinde kalındığı sürece yeni zirve arayışının teknik olarak mümkün olabileceğini ifade ederek, teknik olarak öne çıkan seviyeleri şöyle sıraladı: "Destekler; 21.70 – 21.40 – 21.20 TL, dirençler; 22.50 – 22.88 – 23.40 – 24.63 – 24.89 – 29.73 TL, kar alma seviyeleri; 24.64 – 29.73 TL, stop-loss seviyesi: 20.40 TL. Öte yandan özellikle 23.39 – 24.63 – 29.73 TL seviyelerine kadar teknik yükseliş potansiyeli bulunuyor. Geri çekilmelerde yatırımcılar 21.70 – 21.20 TL aralığını takip etmesi gerekir."
"LOGO YAZILIM OLUMLU BİR DÖNEMDEN GEÇİYOR"
LOGO YAZILIM: Şirket borsada ki diğer sektör ve şirketlerin geneline göre kıyaslandığında oldukça olumlu bir dönemden geçiyor. İlk çeyrek şirketin gelirleri yüzde 13 artarak 1 milyar 46 milyon TL'ye ulaştı. Tek seferlik gelirin etkisi ile kar 730 milyon TL oldu. Müşteri sayısı yüzde 24 artarak 220 bine yükseldi. Müşteri sayısındaki artış yıllık ortalama yüzde 40'ın üzerinde bileşik büyüme göstermekte, bu açıdan şirketi hem ürün sayısını hem müşteri sayısı arttırması nedeni ile büyüme şirketi olarak konumlandırmak mümkün.
Dijitalleşme eğilimi, yeni ürünler, büyüme potansiyeli son dönemde kar marjlarının tekrar yükselişe geçmesi, tekrar eden gelirlerin oranının yüzde 80 üzerinde olup gelirlere istikrar sağlaması, net nakdi bulunması gibi sebepler ile hissesinin portföylere eklenmesi veya ağırlık arttırılması için göz önünde bulundurulabileceğini düşünüyoruz.
TÜRK TRAKTÖR: Yurt içinde uygulanan dezenflasyon politikaları kapsamında faizlerin yüksek olması 2024 ve 2025 ilk yarıda yurt içi traktör ve aynı zamanda iş makinası pazarını baskılarken, yurt dışında da pazar şartları olumlu seyir etmedi. Bu kapsamda nitekim yurt içi traktör pazarı yılın ilk çeyreğinde yüzde 38 azalarak 10 bin 447 adet, Türk Traktör satış adetleri ise yüzde 42 azalarak 4 bin 883 adet olarak belirlendi. Zayıf geçen 2024 yılının ardından 2025 yılında da iç pazarın zayıf geçtiğini görüyoruz. Tabi burada en önemli etkenin yüksek faiz oranları olduğu söylenebilir. Diğer yandan şirketin ihracat sayısı da yüzde 45 azalarak 2.446 adet olarak açıklandı. Bu durumda şirketin finansallarına da yansımış satış geliri ilk çeyrekte geçen sene aynı döneme göre yüzde 44 azalarak 12 milyar 723 milyon TL, FAVÖK yüzde 73 azalarak 990 milyon TL, net kar ise yüzde 90 azalarak 236 milyon TL olarak bildirildi.
Yılın ikinci yarısında mevcut beklentilere uygun şekilde enflasyonla beraber faiz oranlarının da gerilemesi durumunda traktör ve iş makinelerine olan talebin kısmen canlanması ancak bunun özellikle 2026 yılına yansıması beklenebilir. Uzun vade de ise şirketin ihracat performansını arttırması, yurt içinde yenilenmesi gereken traktör stoğu, tarım destekleri ve gıda fiyatlarında ki canlı seyir, finansman tarafında devletin sağladığı teşvikler ve sübvansiyonlar şirketin uzun vade de satışlarını desteklemesi öngörülüyor. Yani önümüzde ki yıllar 2024 ve 2025'e göre daha olumlu geçebilir.
Ayrıca bu olumsuz süreçlerin şirketin hisse değerine de yansıdığını görüyoruz. Türk Traktör hisseleri halen çarpan bakımından makul olmakla beraber, yaklaşık 2 yıl önceki fiyatından işlem görmekte. Yani satış adetlerinin düşmesi hisse fiyatına yansımıştır. Gelecek dönemlerde satış ve karlılıkta hafif bir toparlanma olsa bile hisse fiyatına yansıyabilir. Türk Traktör hisselerinin portföylere eklenmesi veya ağırlık arttırılması için göz önünde bulundurulabileceğini düşünüyoruz.
COCA COLA İÇECEK: Şirketin satış hacmi 2025 ilk çeyrekte yüzde 13.4 artarak 387 milyon ünite kasaya yükseldi. Hem yurt içi hem de Pakistan, Kazakistan, Irak ve Azerbaycan gibi şirketin faaliyet gösterdiği ülkelerde ürün çeşidi ve fiyatlama ayarlanarak satış hacimlerinde büyüme gerçekleşti. Bununla beraber şirketin satış gelirleri aynı dönemde yüzde 3.8 azalarak 36 milyar 158 milyon TL, FAVÖK yüzde 24.1 azalarak 4 milyar 676 milyon TL, net kar ise yüzde 66 azalarak 1 milyar 275 milyon TL olarak gerçekleşti. Kar ve kar marjlarının düşmesinde makro ekonomik ortamdan dolayı rekabetçi fiyatlar uygulanması ve yüksek seyir eden finansal giderler etkili oldu. Bununla beraber karlılıktaki gerilemenin hisse fiyatına yansıdığını ve fiyatın şu anda uygun seviyelerde olduğunu düşünüyoruz. Karlılık rakamlarında gelecek dönemde bir iyileşme hisse fiyatına pozitif olarak yansıyacaktır. Ancak şirket için en büyük risk faaliyet gösterdiği coğrafyalarda jeopolitik ve makro ekonomik riskler olduğunu da belirtmek lazım. Portföylere eklenmesi veya ağırlık arttırılması için göz önünde bulundurulabileceğini düşünüyoruz.
Garanti BBVA'dan 3.5 trilyon TL'lik sürdürülebilir finansman hedefi
Garanti BBVA, Türkiye'nin sürdürülebilir kalkınmasına verdiği desteği büyütüyor. 2018 yılında duyurduğu 400 milyar TL'lik sürdürülebilir finansman hedefini 2025'in ilk 5 ayında tamamlayan banka, 2018–2029 yıllarını kapsayan yeni hedefini 3.5 trilyon TL olarak açıkladı.
2025'in ikinci yarısından 2029'a kadar olan yeni dönemde, yaklaşık 3.1 trilyon TL'lik ek kaynak; iklim değişikliğiyle mücadele, doğal sermayenin korunması, döngüsel ekonomi, sürdürülebilir tarım ve su verimliliği yatırımları ile sosyal altyapıların geliştirilmesi, toplumsal eşitliğin ve finansal kapsayıcılığın artırılması alanındaki projelere aktarılacak.
Garanti BBVA Genel Müdürü Mahmut Akten, 2025'in ilk 5 ayında yıl sonu hedefine ulaşıldığını belirtti. Bu performansta, sürdürülebilirliği stratejik öncelik haline getirmelerinin önemli bir rol oynadığını vurguladı. Akten, yeşil/sosyal kredilerden çevreci taşıt kredilerine, sürdürülebilir tahvillerden, çevresel ve sosyal yatırımlarda aktif danışmanlık hizmetlerine ve su verimliliğiyle ilgili projelere yönelik "mavi finans" araçlarına kadar pek çok sürdürülebilir finansman ürününü müşterilere sunduklarının altını çizdi.
Öte yandan Garanti BBVA'nın ana hissedarı BBVA Grubu, 2018-2025 yılları için ilk etapta 100 milyar euro sürdürülebilir finansman hedefi koymuştu. Hedef önce 300 milyar euroya çıkarıldı ve 2024 yılı sonunda tamamlandı. Grup şimdi, 2025–2029 dönemi için 700 milyar euroluk yeni taahhütle toplam hedefini 1 trilyon euroya yükseltti.
2025'in ilk dört ayında BBVA Grubu'nun sağladığı toplam sürdürülebilir finansmanın yaklaşık 140 milyar TL'si Garanti BBVA tarafından sağlandı. Bu rakamla Türkiye'nin BBVA Grubu içindeki payı sürdürülebilir finansman rakamların raporlanmaya başlandığı 2018 yıllarındaki yüzde 3 seviyesinden bugün yüzde 9'a yükselmiş durumda.
HSBC otomotiv sektörüne ilişkin beklentilerini güncelledi
Türkiye otomotiv sektörüne ilişkin beklentilerini güncelleyen HSBC, Türk Traktör, Doğuş Otomotiv ve Ford Otosan için hedef fiyatlarını düşürdü. Satış hacimlerinde direnç olsa da marj ve kârlılığın baskı altında kalmaya devam ettiğini belirten HSBC; Türk Traktör'de (hissede tavsiyesi 'tut' ) hedef fiyatı 700 TL'den 650 TL'ye, Doğuş Otomotiv'de (hissede tavsiyesi 'tut' ) hedef fiyatı 240 TL'den 200 TL'ye, Ford Otosan'da (hissede tavsiyesi 'al' ) hedef fiyatı 137 TL'den 120 TL'ye düşürdü.
HSBC, 2025 yılına ilişkin Türkiye hafif araç (LV) satış tahminini yıllık yüzde 15 daralmadan yüzde 5 daralmaya revize etti. Banka, yılın ilk 5 ayında LV satışlarının yüzde 4 artış gösterdiğini, ancak marjlar ve fiyatlamada baskının sürdüğünü vurguladı.
Türkiye'de araç satışları beklentilerimizin üzerinde gerçekleşti; ancak fiyatlama, marjlar ve kârlılık baskı altında kalmaya devam ediyor diyen HSBC "2026'da düşük faizlerin etkisiyle yüzde 8 büyüme bekliyoruz. Ancak marj ve fiyatlamada iyileşmenin sınırlı olacağını öngörüyoruz." yorumunu yaptı.
HSBC şirket bazında ise şu değerlemeyi yaptı "Ford Otosan; güçlü ihracat yapısı ve Avrupa pazarındaki performansıyla öne çıkıyor. Euro bazlı gelir avantajı ve yeni model katkısıyla pozitif görünüm korunuyor.
Tofaş Otomobil; 1Ç25'te zayıf performans gösterdi ancak ihracat odaklı toparlanma bekleniyor. Yeni modeller ve artan kapasite kullanımı 2026 sonrası için umut vadediyor.
Doğuş Otomotiv; Satış hacminde büyüme olsa da kârlılık ve fiyatlama açısından baskı altında. Temettü verimi güçlü, ancak sürdürülebilir kârlılık için yüksek talep gerekli.
TürkTraktör; Hem iç hem dış pazarda daralma yaşarken, marjlarda erime söz konusu."
Ucuz kredi imkânlarının 2026'dan önce canlanmasını beklemeyen HSBC analistleri, kısa vadede hacimlerin dirençli kalabileceğini, ancak kârlılıkta toparlanmanın zaman alacağını belirtiyor.
BORSA ŞİRKETLERİNDE NELER OLDU?
İŞ BANKASI: İş Bankası Grubu iştiraklerinden İş Enerji'nin öncülüğünde gerçekleştirilen iş birliğiyle İş Enerji ve Maxis Girişim Sermayesi yönetimindeki Temiz Enerji Fonu ve Atlas Fonu ile TSKB'nin ana yatırımcı olduğu Türkiye Yeşil Fonu Ateş Çelik'e ortak oluyor.
DOĞAN BURDA: Doğan Burda, dijitalleşme ve medya teknolojilerine odaklanan dönüşüm süreci kapsamında unvanını 'Big Media & Technology' olarak değiştirdi. Yeni dönem, yapay zekâ destekli medya çözümleri ve çok kanallı yayıncılıkla sürdürülebilir büyümeyi hedefliyor. Şirketin yeni unvanı, 25 Haziran 2025 tarihinde Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda yapılan açıklamayla duyuruldu. Aynı gün, esas sözleşme değişikliğine yönelik başvurular Sermaye Piyasası Kurulu'na iletildi. SPK nezdinde sürecin yasal onay aşaması devam ediyor.
DOĞAN HOLDİNG: Doğan Holding, Ditaş sermayesinde Doğan Holding'in sahip olduğu yüzde 68.24 oranındaki payın BDY Group İnşaat'a 14.5 milyon dolar karşılığında satılması amacıyla 'Pay Devir Sözleşmesi' akdedildiğini açıkladı.
EMLAK KONUT GYO: Muğla Bodrum Ortakent 1. Etap Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İşi ihalesinin Açık Artırma bölümünü içeren 2. oturumun 2 Temmuz'da yapılacağını bildirdi.
GEN İLAÇ: Gen İlaç Kırklareli/Babaeski'deki 2,475 MWe kurulu güce sahip GES projesi için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) sürecini tamamlandı.
KOÇ HOLDİNG: Koç Holding, Family Danışmanlık Gayrimenkul'ün sahibi olduğu MAALT sermayesinin yaklaşık yüzde 0.52'sine denk gelen payların 23.5 milyon TL bedel karşılığında satın alındığını açıkladı.
ÖZATA DENİZCİLİK: Özata Denizcilik, 6.75 milyon dolar tutarında iki adet gemi tamir-bakım ve onarım sözleşmesi imzaladığını duyurdu. İşlerin 2025 yılı cirosu ve kârlılığına olumlu katkı sağlaması bekleniyor.
TURCAS PETROL: Turcas Petrol, yüzde 30 iştiraki Shell&Turcas Petrol tarafından şirkete 8 milyon dolar imtiyazlı temettünün 30 Haziran'da ödeneceğini açıkladı.
AHLATCI DOĞALGAZ: Ahlatcı Doğal Gaz, Balıkesir ili Kepsut ve Sındırgı bölgelerindeki altın arama ve rödövans ihalelerine katıldığını, ancak açık artırma turunda en yüksek teklifin başka bir şirket tarafından verilmesi nedeniyle ihalenin kazanılamadığını duyurdu.
CVK MADEN: CVK Maden, pay geri alım kapsamında alınan toplam 3.15 milyar TL nominal değerli pay 25.06.2025 tarihinde Borsa İstanbul A.Ş. (Borsa İstanbul) nezdinde 1 TL nominal değerli pay başına ortalama 12.82 TL fiyatla satıldı.
DOĞUŞ OTOMOTİV: Doğuş Otomotiv, Avustralya merkezli Riviera Australia Pty Limited ile distribütörlük sözleşmesi imzaladığını duyurdu. Anlaşma kapsamında "Riviera" marka motoryatların Türkiye'deki satış ve servis hizmetleri şirket tarafından yürütülecek.
KRON TEKNOLOJİ: Kron Teknoloji ile Türkiye'nin büyük bankalarından birisi arasında Ayrıcalıklı Erişim Yönetimi Ürünü Lisans Üyeliği Hizmeti ile ilgili 3 yıllık sözleşme imzalandığı bildirildi. İlgili ürünün siber güvenlik alanında olması ve gizlilik talebi nedeniyle bilgilerin sınırlı şekilde paylaşıldığı açıklandı.
TURKCELL: Turkcell, yüzde 100 bağlı ortaklığı olan Artel Bilişim Servisleri A.Ş'yi devralma yoluyla bünyesine katma kararı aldığını açıkladı.
YEO TEKNOLOJİ: Yeo Teknoloji, yurt dışında bulunan müşteri ile trafo merkezinin kurulması, ürün tedariği, elektrik montaj işleri, mühendislik ve tüm devreye alım süreçleri dahil olmak üzere 10.7 milyon dolar bedelle sözleşme imzaladığını açıkladı.
AKSA ENERJİ: Aksa Enerji, Afrika bölgesindeki doğalgaz kaynaklı santral projelerinde kullanılmak üzere Africa Finance Corporation ile 7 yıl vadeli 150 milyon dolar tutarında kredi sözleşmesi imzaladığını bildirdi.
BÜLBÜLOĞLU VİNÇ SANAYİ: Bülbüloğlu Vinç Sanayi, yurt içinde faaliyet gösteren bir firma ile dört adet çift kiriş gezer köprülü vinç üretimi için KDV hariç 300 bin euro tutarında sözleşme imzaladığını açıkladı.
LDR TURİZM: LDR Turizm, yüzde 400 oranında bedelsiz sermaye artırımı kararı aldı.
MANAS ENERJİ: Manas Enerji, yüzde 300 oranında bedelli sermaye artırımı kararı aldı.
MEGA POLİETİLEN: Mega Polietilen, finansal yükümlülüklerini kendi öz kaynakları ve kurumsal kaynak planlaması çerçevesinde karşılayabilecek duruma geldiğini açıkladı. Konkordato sürecinden feragat etme yönünde mahkemeye başvuru yapıldığını bildirdi.
GİRİŞİM ELEKTRİK: Girişim Elektrik, Kayseri GES Projesi Tasarımı, Tedariki ve Kurulumu İşi' konulu ihale kapsamında sözleşme imzaladığını açıkladı. Sözleşme baz bedelinin vergiler hariç 3.3 milyon dolar olduğu bildirldi.
ALKİM KAĞIT: Devlet Kitapları Müdürlüğü tarafından düzenlenen 1. Hamur Bobin Kağıt ihalesinin Alkim Kağıt uhdesinde kaldığı bildirildi. İhale bedeli 151.5 milyon lira.
FORTE BİLGİ İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİ: Forte Bilgi İletişim Teknolojileri, Milli Eğitim Bakanlığı Fatih Projesi FAZ-4 kapsamında Innova Bilişim ile alt yüklenici sözleşmesi imzaladığını açıkladı. Sözleşme bedeli KDV hariç 2.2 milyar lira.
NİĞDE BETON SANAYİ: Niğde Beton Sanayii, yüzde 600 oranında bedelsiz sermaye artırımı kararı aldı.
ALVES KABLO: Alves Kablo, Slovenya merkezli kablo üreticisiyle 150 ton bakır filmaşin satışı kapsamında 65.5 milyon lira+KDV tutarında sözleşme imzaladı.
ALARKO HOLDİNG: Alarko Holding, bağlı ortaklıklar Jedi Tarım, Mekredi Tarım ve Samdi Tarım'ın, kolaylaştırılmış şekilde birleştirilme yoluyla tüm aktif ve pasifleriyle bir kül halinde diğer bağlı ortaklık Nata Tarım'a devredildiğini açıkladı.
KAREL ELEKTRONİK: Karel Elektronik, Bangladeş Milli Savunma Bakanlığı ile Bangladeş Silahlı Kuvvetlerinin kullanımı maksadıyla Askeri Santral teslimatına ilişkin sözleşme imzalandığını açıkladı.
MEGA METAL: Mega Metal, Bilecik GES'in devreye alındığını ve elektrik tüketimiyle mahsuplaşma sürecinin başladığını bildirdi. Bilecik GES'in yıllık 18-20 milyon kWh üretimle toplam tüketimin yüzde 28-31'ini karşılaması bekleniyor. Kütahya GES ile birlikte bu oran yüzde 56'ya ulaşıyor. Tunceli GES'in ise 2025'in 3. çeyrek sonu veya 4. çeyrek başında devreye alınması planlanıyor.
KONTROLMATİK: Kontrolmatik, yüzde 300 oranında bedelli sermaye artırım kararı aldı. Bu kapsamda, mevcut 650 milyon TL olan sermayesini 1.950 milyon TL artırarak 2.600 milyon TL'ye çıkaracak. Yeni paylar 1 TL fiyattan rüçhan hakkı kullanılarak alınabilecek, kalan paylar ise Borsa İstanbul'da satılacak.
HEDEF HOLDİNG: Hedef Holding, PSDTC'nin sermayesinin yüzde 25.03'üne denk gelen payları toplam 93.9 milyon TL bedelle satın aldığını duyurdu. İşlem sonrası Pergamon'un yönetim kontrolü de Holding'e geçti. Söz konusu edinimin şirketin son açıklanan finansal tablolarındaki aktif toplamına oranı yüzde 0.03 düzeyinde gerçekleşti. Ayrıca, Sermaye Piyasası Kurulu'na zorunlu pay alım teklifi başvurusunda bulunulacağı bildirildi.
PANELSAN: Panelsan, Kazakistan Astana'daki fabrikası için Almanya merkezli Hennecke Group ile yaklaşık 4.9 milyon euro tutarında panel üretim hattı siparişi konusunda sözlü anlaşma sağlandığını duyurdu. Resmî sözleşmenin önümüzdeki günlerde imzalanması planlanırken, hattın devreye alınma süresinin imza tarihinden itibaren 13 ay olduğu belirtildi.